29 Şubat'ın gizemi!
Abone olDört yılda bir gelen 29 Şubat'ın gizemine çok şaşıracaksınız...
Türkiye’de 28 bin kişi, yarın doğum gününü kutlayacak.
İstatistiklere göre Türkiye’de 29 Şubat’ta doğan yaklaşık 28 bin
kişi bulunuyor.
Doğum gününü 4 yılda bir kutlayan bu kişilerin arasında Nejat İşler
ve Erol Büyükburç gibi tanınmış isimler de var.
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel müdürlüğü’nün verilerine göre, 29
Şubat doğumlu ve sağ olan 13 bin 962 erkek ve 13 bin 457 kadın
olmak üzere toplam 27 bin 419 kişi var. Balık burcunun bu nadide
üyeleri, şubat ayının dört yılda bir 29 çekmesi nedeniyle, dört yıl
aradan sonra doğum günlerini kutlayabiliyorlar.
Dört yılda bir gelen 29 Şubat’ta doğanlar arasında, Türkiye ve
dünyada tanınmış isimler de var. ünlü ressam Balthus 29 Şubat
1908’de, Türk popunun ünlü ismi Erol Büyükburç 29 Şubat 1936’da,
oyuncu Nejat İşler 29 Şubat 1972’de doğdu. Fransız besteci Daniel
François Auber, oscarlı yönetmen Victor Fleming, ünlü şarkıcı
Khaled ve Fener Rum Patriği Bartholomeos da 29 Şubat’ta doğanlar
arasında. Çağdaş Türk tiyatro ve sinemasının kurucularından muhsin
Ertuğrul da 29 Şubat doğumlu...
Facebook’ta 29 Şubat
Doğum günlerini heyecanla bekleyenlerden bazıları, Facebook’ta
duygularını şöyle aktardı: Tülay Göksu: 3 yıl boyunca 28 Şubat
gecesinde başlayıp 1 mart sabahında sona eren doğum günümü bu yıl
doya doya kutlayacağım. Mervenur Ülkü: Kim ne derse desin 29
Şubat’ta doğmak ayrıcalıktır.
29 Şubat’ın gizemi
BİR yıl (örneğin 1956) eğer dörde bölünüyorsa o yıl şubat 29 çeker.
Ama bu bölünen yıl aynı zamanda 100’e de bölünüyorsa o zaman şubat
29 çekmez. Ancak bu 100’e bölünen yıl, 400’e de bölünüyorsa şubat
29 çeker. Örneğin 2000 yılı. Hem 100’e hem de 400’e bölünür. 29
Şubat, 28 yılda bir pazar gününe denk gelir ve bu pazar da şubat
ayının 5’inci pazarı olur. 29 Şubat’ta doğanlar, doğum günlerini
ancak dört yılda bir doğru zamanda kutlayabilir.
29 Şubat nereden geliyor?
DüNYANıN değişik coğrafyalarında zamanı belirleyip ölçmek için
kullanılan “ay” ve “güneş”
takvimleri, kusursuz değil. Çok eski çağlardan beri uygulanan güneş
takviminde, güneş yılını aylara bölerken ortaya çıkan sorunları
çözmek için, Roma İmparatoru Julius Sezar, MÖ 46 yılında bir
arayışa girdi. Sezar, Yunan astronomu Sosigenes’in önerisi üzerine
bir yılın 365 gün 6 saat olduğuna karar verdi. Buna göre, bir yıl
365 gün üzerinden hesaplanacak, kalan 6 saat de toplanarak her
dördüncü yıla 1 gün eklenecekti. “Jülyen takvimi”
denen bu takvimin de bir sorunu olduğu zamanla ortaya
çıktı.
Bu, söz konusu 1 yılın gerçek uzunluğunun 365 gün 6 saat değil,
bundan yaklaşık 11 dakika daha kısa olmasından kaynaklanıyordu.
“Unutulan” bu 11 dakikalar, yıllar içinde önemli
kaymalara yol açtı. 1500’lü yıllara gelindiğinde kayma 14 güne
çıktı. 1582 yılında Papa 13’üncü Gregorius, o yıldan 10 gün
düşürülmesini emretti ve ortaya çıkan “Gregoryen
takvimi”, bu tarihten sonra zamanla çeşitli ülkelerde
benimsendi. Bugün en yaygın takvim, Gregoryen takvimidir.