14 Ağustos Basın Özeti
Abone olSuriye'de radikal İslamcılar'dan kaygılanan Batı'nın yeni politika arayışı, Suriye'de rehin tutulan İranlılar'ın kimliği, Mısır Cumhurbaşkanı Mursi'nin Ordu hamlesi ve Fukuşima faciasından sonra mutasyona uğrayan kelebekler.
Guardian'da Batılı güçlerin, radikal İslamcı gruplardan
duydukları kaygı nedeniyle Suriye konusundaki tutumlarını gözden
geçirdiğini belirten bir haber dikkat çekiyor.
Gazetenin Diplomasi Editörü Julian Borger imzalı haberde, Körfez
ülkelerinden gelen desteğin, büyük ölçüde aşırılık yanlısı İslamcı
gruplara yönlendirilmesinden endişelenen Amerika Birleşik
Devletleri, İngiltere ve Fransa'nın, Suriyeli muhalifler üzerindeki
nüfuzlarını kaybetmemeye çabaladığı belirtiliyor.
Haber şöyle devam ediyor;
"Giderek mezhepler arası çatışmaya dönüşen iç savaşın kolayca
tüm bölgeye yayılma ihtimalinden duyulan endişe, bazı muhalif
grupların barbarlıklarına ilişkin haberler ve en örgütlü, en iyi
desteklenen grupların Selefiler olduğu yönündeki kanıtlarla
birleşmesi, Batılı başkentlerde acil bir politika değişikliğini
tetikledi."
'Muhaliflerle doğrudan ilişki'
Haberde ayrıca, Washington, Londra ve Paris'in, rejim
karşıtlarını, sürgündeki muhaliflerin liderliğindeki Suriye Ulusal
Konseyi etrafında toplama girişimlerinin başarısız olduğu konusunda
uzlaştığı belirtiliyor. Bu nedenle, Suriye içindeki gruplarla
doğrudan ilişki kurmaya çalışılacağı kaydediliyor.
Times'ta ise, muhalif Özgür Suriye Ordusu'nun
geçen hafta rehin aldığı 48 İranlı'dan bazılarının Devrim
Muhafızları mensubu generaller olduğu iddiası yer alıyor.
Rehin tutulan İranlılar
Gazete, İran'ın kuzeybatısındaki Batı Azerbaycan bölgesindeki
ayrılıkçıların gündeme getirdiği iddianın, İran'ın rehinelerin
salıverilmesi için neden büyük bir diplomatik çaba harcadığını da
açıkladığını söylüyor.
Haberde İran yönetiminin hala, rehin tutulanların Suriye'deki bir
türbeyi ziyaret eden hacılar olduğu konusunda ısrar ettiği
belirtiliyor. Özgür Suriye Ordusu ise, rehinelerin Beşar Esad
rejimine destek vermek için yollanan bir grubun parçası olduğunu
savunuyor.
Haberde görüşlerine yer verilen eski İranlı diplomat Hüzeyin
Alizade, "Aralarında üst düzey yetkililer varsa ve hassas bilgilere
sahiplerse, İran rejimi bu kişileri geri almak için elinden geleni
yapar. Sadece sıradan askerlerse Tahran aldırmayacaktır" diyor.
Times, rehine kirizinin İran'ın Suriye'deki çatışmalara
müdahalesini açığa çıkardığını da vurguluyor.
Haberde, İran'ın Beşar Esad yönetimine askeri yardımda bulunduğunu
reddettiği, ancak üst düzey İranlı bir generalin geçen Mayıs ayında
Devrim Muhafızları'nın Esad rejimini desteklemek için Suriye'ye
özel güçler gönderdiğini kabul ettiği hatırlatılıyor.
Mursi'nin hamlesi
İngiltere basını, Mısır'daki gelişmelere, özellikle de Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin ülkenin en üst düzey iki askerini emekliye sevk etme kararına geniş yer ayırıyor.
Financial Times'ın haberinde Mursi'nin
hamlesini, Mısır'da 60 yıldır devam eden ordunun siyaset üzerindeki
egemenliğinin sona ermesi olarak gören büyük bir kesimin kararı
memnuniyetle karşıladığı belirtiliyor.
Ancak haberde, Mursi'nin çok fazla yetkiye sahip olmasından
kaygılananların da bulunduğu söyleniyor.
Financial Times'ın görüşlerine yer verdiği Eski Uluslararası Atom
Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed El Baradey, "Bu doğru yönde
atılmış bir adım" derken, Mursi'nin şu an elinde tuttuğu yetkilerin
"demokrasinin doğasına aykırı olduğunu da" vurguluyor.
Bazılarının da, Mursi ve Müslüman Kardeşler karşıtı gazetecilere
karşı açılan davalara dikkat çektiği kaydediliyor.
'Derhal seçim yapılmalı'
Konuya başyazılarından birini de ayıran Financial
Times, Mursi'ye derhal bir genel seçim yapılması
tavsiyesinde bulunuyor.
Dikkat çeken satırlar şöyle;
"Mısır'ın açık bir yetkiye sahip ve tüm Mısırlılar'ın yaşamını
geliştirmeye odaklanan bir hükümete ihtiyacı var. Mursi, ordu
üzerindeki otorite sağlamak yolunda ilk adımı attı. Şimdi mümkün
olan en kısa sürede bir parlamento seçimi yaparak demokratik
ehliyetini göstermeli. Aynı zamanda bu seçimle, mevcut komite
hakkında soru işaretleri varken, halka ülkenin yeni anayasasını
yazacak temsilciler komitesi konusunda da söz hakkı verilebilir.
Gelecekteki düzen konusunda ülkeye söz hakkı vermek, Mısır'ın yeni
hükümeti için ülkenin güvenini kazanmanın en iyi yöntemi
olur"
Times'ta Japonya'daki Fukuşima nükleer santralinde
meydana gelen facianın doğal yaşam üzerindeki etkilerine dair
yapılan bir araştırmaya yer veriliyor.
Mutasyona uğrayan kelebekler
Japon biliminsanlarının bölgeye has bir kelebek türü üzerinde
yaptığı araştırmada, kelebeklerin gözlerinde garip çukurlar
görüldüğü, bacaklarının küçüldüğü ve kanatlarında da garip desenler
tespit edildiği belirtiliyor.
Ayrıca kelebeklerin pek çoğunun üreme kabiliyetini kaybettiği,
üreyebilenlerin yavrularının da bir önceki kuşağa kıyasla daha
büyük bir mutasyona uğramış halde dünyaya geldikleri saptandı.
Faciaya tırtıl halindeyken maruz kalan kelebeklerin yüzde 12'si,
bir sonraki kuşağın yüzde 18'i, üçüncü kuşağınsa yüzde 34'ünde
mutasyon görüldüğü kaydedildi.
Daily Telegraph'ta yer bulan bir başka araştırma
haberinde çok eski bir soruya yanıt aranıyor.
İngiliz biliminsanlarının çalışmasında, futbol tutkunu
erkeklerin takımları ve eşleri arasında nasıl bir tercih yaptıkları
araştırılıyor.
Bristol Üniversitesi'nde yapılan araştırmaya göre erkekler,
tuttukları takıma kıyasla beş kat daha fazla eşlerini tercih
ediyor.
Futbol tutkunlarının tercihi
Araştırmada, Newcastle United taraftarlarının, eşlerinin ve
takımlarının resimlerini keserken stres düzeyleri ölçüldü.
Bazı denekler, eşlerinden çok takımlarını daha çok sevdiklerini
söylese de, eşlerinin resimlerini parçalarken stres düzeyleri çok
daha yüksek çıktı.
Deneklerden ayrıca, en çok sevdikleri futbolcunun voodoo bebeği ile
eşlerininin voodoo bebeğine iğne saplamaları, iğneleri
sapladıklarında futbolcunun bir sonraki maçta forma giyemeyeceği,
eşlerininse bir hafta hasta yatacağı söylendi.
Habere göre denekler çoğunlukla sevdikleri futbolcunun
sakatlanmasını seçti. Ancak, en sevdikleri futbolcunun önemli bir
maça çıkamamasındansa, eşlerinin bir hafta hasta yatmasına razı
olan denekler de oldu.