BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  GÜNCEL

AK Parti'de kadrolaşma rezaleti

Kanal D Haber ekibi, AKP Kadın Kolları Başkanı Selma Kavaf’ın peşine düşünce bakın nelerle karşılaştı.

Abone ol

AKP hakkında taraflı yazırlar yazmakla suçlanan Hürriyet yazarı ve Kanal D Haber Genel Yönetmeni Fatih Altaylı, bu suçlamalarda bulunanların yüzünü kızartacak bir yazı yazmış köşesinde. Altaylı'nın başında bulunduğu Kanal D bir ihbarla yola çıkarak AKP'de dönen dolapları günyüzüne çıkarıyor. Gelişmeleri Altaylı şöyle yazmış... AKP’de bal tutanlar AKP Kadın Kolları Yürütme Kurulu üyesi olan ve birdenbire ihale zengini haline gelen Emine Alioğlu’nun haberi bomba gibi patlamıştı. ‘Gariban’ olduğu için eşiyle birlikte yeşil kart alan Emine Alioğlu, TCDD’den peş peşe ihaleler almıştı ve Kanal D Haber ‘yeşil kartlı’ Emine Hanım’ı Mercedes otomobiliyle görüntülemişti. Bu olayla ilgili olarak Kanal D muhabirleri, Emine Alioğlu’ndan randevu aldılar. Bu randevuda Alioğlu müthiş bir ‘ihbarda’ bulunarak, ‘Benimle uğraşacağınıza gidin Kadın Kolları Başkanı Selma Kavaf’la uğraşın. Bakın bakalım onun kocası, AKP iktidar olunca hangi görevlere atanmış’ dedi. Bu ihbar üzerine Kanal D Haber ekibi, AKP Kadın Kolları Başkanı Selma Kavaf’ın eşini araştırmaya başladı. Kadın Kolları Başkanı Selma Kavaf’ın eşi Alaattin Oktay Kavaf, AKP iktidarından önce Türkiye Elektrik İletim A.Ş.’ye bağlı Orta Anadolu Şebeke İşletmeleri Grup Müdürlüğü’nde ‘Başuzman’ olarak görev yapıyordu. AKP iktidar olduktan kısa bir süre sonra Kadın Kolları Başkanı’nın eşi Alaattin Kavaf, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı Eti Zeolit Anonim Şirketi’ne vekáleten genel müdür olarak atandı. 2003 Nisan ayında da aynı göreve asaleten getirildi. Bu habere ulaşan Kanal D Haber ekibi, ilkeli gazetecilik gereği konuyla ilgili olarak Selma Kavaf’a ulaştı ve bu konu hakkında görüşlerini sordu. Ekibimiz yanıt yerine tehdit aldı. Selma Kavaf, arkadaşlarımızın kamerayı kapatmalarını ‘emretti’ ve ‘Bu binadan çıkamazsınız’ demeye başladı. AKP bir yandan farklı bir iktidar havası verirken, diğer yandan hızla ‘bildik’ iktidarlardan biri haline geliyor. Başbakan Erdoğan acaba bu durumun farkında mı?