BIST 9.722
DOLAR 32,57
EURO 34,98
ALTIN 2.422,96
HABER /  EKONOMİ

AB çökmüş bir projedir

PETKİM Yönetim Kurulu üyesi Kenan Yavuz, Avrupa Birliği'nin çökmüş bir proje olduğunu dile getirdi.

Abone ol

Petkim PetroKimya Holding (PETKİM) Yönetim Kurulu Üyesi ve Azerbaycan Devleti Petrol Şirketi (SOCAR) Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Kenan Yavuz, AB paradigmasının açık yüreklilikle tartışılması gerektiğini belirterek, ''AB ekonomik, her anlamda çökmüş bir projedir'' dedi.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Merkezi'nde düzenlenen, MÜSİAD Dayanıklı Tüketim ve Mobilya Sektör Kurulu ile Kimya, Metal ve Maden Sektör Kurulu'nun birlikte düzenlediği ''Güçlü Tedarik, Güçlü Rekabet'' konulu panelde konuşan Yavuz, ''Ülkemizin rekabet gücü kaynaklarını sorgulamamız ve nerede açık ve zayıflıklarımız olduğunu hep beraber iyi analiz etmemiz gerekiyor. İki girdimize çok dikkat etmeliyiz. Birincisi enerjinin girdi maliyeti, ikincisi iş gücünün rekabetçi niteliği çok önemli'' dedi.

ÜRETİCİYE KÜLFET

Türkiye'nin yüksek teknoloji ve bilgi üretemediğini, uluslararası pazarlarda ürün gamının daha çok emek yoğun ve harcıalem ürünlerle rekabet şeklinde olduğunu savunan Yavuz, ''Karşımıza önemli bir sorun çıkıyor; Çin. Bu tarz ülkelerle rekabet etmek çok büyük bir marifet gerektiriyor. Devletin üretici ve ihracatçısını uluslararası rekabet şartlarında koruması lazım. Üreticiler için oluşturulan külfetler kendi ayağına kurşun sıkmak anlamına geliyor'' diye konuştu.

Devletin haksız rekabet oluşturmaması gerektiğini ifade eden Yavuz, Türkiye'de birçok KOBİ'nin nitelikli işçi bulmakta zorluk çektiğini dile getirdi. Yavuz, ''Çünkü herkes devlet kapısına yatmış durumda. İyi imkanlar var. Devlet özel sektörün üzerinde, iyi ücretler verirse bu haksız rekabettir'' görüşünü ileri sürdü.

ALMANYA ÖRNEK ALINMALI

AB'nin iflas etmiş bir ekonomi olduğunu iddia eden Yavuz, şunları söyledi:

''Bürokrasimizin AB ilkelerini bu ülkenin önüne ideal ilkeler olarak koymaktan vazgeçmesi lazım. AB bir şeyi yanlış yaptı, yapmasaydı bu durumda olmazdı. Avrupa'da Almanya hariç tüm ülkeler duvara toslamış vaziyette. Bir örnek almak gerekirse, bu Almanya olmalı. Çünkü Almanya dışında diğerleri tosladı.

Biz onların yanlışlarını yapmaya aday veya mükellef miyiz? Bu yanlışları tespit edip, doğru düsturlarını almamız lazım. AB'ye bir medeniyet projesi olarak evet, ama tüm unsurları ile ekonomik kanunlarda model almak son derece yanlıştır. AB paradigmamızı açık yüreklikle tartışmamız gerekmektedir. AB ekonomik her anlamda çökmüş bir projedir.''

Önümüzdeki dönemde Avrupa'nın tıpkı ikinci dünya savaşından sonra olduğu gibi ABD yardımlarına ihtiyaç hissedeceğini savunan Yavuz, ''Eğer ABD yardım elini uzatmazsa çok büyük güçlüklerle karşı karşıya kalacaktır. ABD nasıl yardım elini uzatacak? Şöyle ki, ABD 250 yıl boyunca kendine yetecek enerji kaynağını buldu. ABD bu enerjisinin bir kısmını Avrupa'ya ihraç etmeye hazırlanıyor. Çünkü Avrupa'nın enerjide özellikle Rusya'ya bu kadar bağımlı olmasından rahatsız oluyor. Çin ve Rusya'nın bir ortak platformda hareket etmesinin Avrupa'yı çok zora sokacağını biliyor'' yorumunu yaptı.

Yavuz, teknoloji, bilgi satma ve 20. yüzyıldan gelen bir kısım transferleri hala yapabiliyor olmasının Avrupa'yı ayakta tutan tek şey olduğunu belirtti.

BÜROKRASİYİ TAŞIYACAK GÜCÜMÜZ YOK

Samsung 'un toplam yıllık cirosunun 270 milyar dolar olduğunu anlatan Yavuz, ''Bizim 500 sanayi firmasını toplayın, alt alta yazın, yetmez. Başarı hikayelerimiz var, ama yetersiz. Yeni başarı hikayeleri yazmamız lazım. Daha çok çalışmamız ve daha çok üretmemiz lazım. Devletteki bürokrasiyi taşıyacak gücümüz yok. Maliyeti belirleyen devlettir. Dolayısıyla devletin verimsizlikleri ortadan kaldırması ve dolaylı vergileri almaması lazım. Çalışmak ve üretmek zorundayız'' şeklinde konuştu.

2023 YILI İHRACAT HEDEFİNE 5 MİLYAR DOLARLA DESTEK VERECEĞİZ

Rekabet entegrasyonun önemini ortaya koymak istediklerinin altını çizen Yavuz, Ali Ağa PETKİM Yarımadası'nda sadece ham petrol ithal edeceklerini söyledi.

Yavuz, SOCAR ve Türkiye ortaklığında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın izlemesinde ve korumasında önce rafineri, sonra enerji ve lojistik entegrasyonuna yönelik 9 milyar dolar yatırım yaptıklarını vurguladı.

Yatırımlarını tamamladıklarında Türkiye'nin petro kimyadaki ve rafinerideki dışa bağımlılığını büyük ölçüde azaltacaklarına dikkati çeken Yavuz, ''Yeni çıkan stratejik yatırım kanunu ile bu kapsamda ilk teşvik belgesi bize verildi. 2016 yılına kadar bu yatırımları tamamlamayı umuyoruz. 2023 yılı ihracat hedefine biz de grup olarak 5 milyar dolar ile destek olmayı hedefliyoruz'' şeklinde konuştu.

2013 YILINDAN BEKLENTİLERİMİZ BÜYÜK

MÜSİAD Dayanıklı Tüketim ve Mobilya Sektör Kurulu Başkanı Mustafa Aktaş da, güçlü rekabet için güçlü bir tedarik gerektiğine işaret ederek, ''İhracat, girdi maliyetlerinden bağımsız olarak düşünülemez. Bu yüzden girdi maliyetlerinin düşürülmesi, ihracatçıların desteklenmesi gerek ve yeni pazarlar bulmalarına yardımcı olunmalı'' dedi.

MÜSİAD Kimya, Metal ve Maden Sektör Kurulu Başkanı Cevat Kır , MÜSİAD'ın kuruluşundan beri ortak akıl için çaba sarf ettiklerini dile getirdi. Kır, ''2013 yılından çok büyük beklentilerimiz var. Kalkınma 2012 yılında yüzde 3 seviyesinin biraz daha altında gerçekleşecek. 2013 yılında ise büyümenin yüzde 4 ila 4,5 seviyelerinde olacağı aşikar'' dedi.

Metal sektörünün bu yılı 36 milyon ton üretimle kapattığını anlatan Kır, ''20 milyon ton ihracat, 16 milyon ton da iç piyasaya olmak üzere katma değeri yüksek bir çalışma yapıyoruz. Kişi başına 385 kilogram üretim yapıldı. Bu da şu anda Avrupa Birliğinde yapılan üretimle eşdeğer'' bilgisini verdi.

AB MÜKTESABATI METAL, MADEN VE KÖMÜR SEKTÖRÜNE ENGEL OLUYOR

Demir çelik sektöründeki gelişmelerin iyi noktalara taşınacağını söyleyen Kır, ama Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT) ile ilgili yapılan AB müktesebatına uygun anlaşma neticesinde metal, maden ve kömür sektörünün istenilen gelişmeyi sağlayamadığını iddia etti.

''AKÇT ile metal, maden ve kömüre pranga vurulmuştur'' diyen Kır, AB müktesebatının her konuda önlerine engel çıkarttığını söyledi.

''AB'ye girmeyelim'' demediğini vurgulayan Kır, ''Ama AB'nin bize verdiği zararı AB Bakanlığımızın AB'dekilere iletmesini rica ediyorum'' talebinde bulundu.

Demir çelik sektörünün önünde yüzde 2 TRT Vergisi, yüzde 1 Belediye Tüketim Vergisi, yüzde 1 Enerji Tüketim Vergisi olduğunu anlatan Kır, sözlerini şöyle tamamladı:

''Bunlar varken siz nasıl rekabet edersiniz? Umarım AB Bakanlığımız ve Teknoloji Bakanlığımız bir an önce ülkemizin ve sektörümüzün geleceğini engelleyen bu anlaşmadan, AKÇT'den vazgeçer. AB'ye bu anlaşmanın bizim lehimize olmadığını anlatmak lazım.

Rekabetin olmadığı yerde başarı olmaz. Bir farkındalık oluşturmak ve bunu ön planda tutmak lazım. Dünya yeniden şekilleniyor ve Türkiye'de burada kendine yer arıyor. Yatırımcıların önünün açılması gerekiyor. Rekabet çok zor. Burada Ar-Ge ve inovasyon ön plana çıkıyor. Yoksa rekabette geri kalırız. Bu yüzden dünden daha çok bugün bilgiye para vermemiz lazım.''