Times gazetesi, yeni bulunan 107 yıllık bir mektuba dayanarak yakın çevresinin, İslam ve Doğu kültürüne olan ilgisinden dolayı eski İngiltere Başbakanı Winston Churchill'in Müslümanlığa geçmesinden korktuğunu yazıyor.
Abone olTimes gazetesi, yeni bulunan 107 yıllık bir mektuba dayanarak yakın çevresinin, İslam ve Doğu kültürüne olan ilgisinden dolayı eski İngiltere Başbakanı Winston Churchill'in Müslümanlığa geçmesinden korktuğunu yazıyor.
Haberde ayrıca, Churchill'in Osmanlı İmparatorluğu'na hayranlık duyduğu ve "Keşke paşa olsaydım" dediği belirtiliyor.
Habere göre, daha sonradan Churchill'in kardeşi Jack Churcill ile evlenen Gwendoline Bertie'nin Ağustos 1907'de Churchill'e yazdığı mektup, Cambridge Üniversitesi'nde tarih araştırmaları yapan Dr. Warren Dockter tarafından bulundu.
'Keşke paşa olsam'
Bertie mektubunda Churchill'e "Lütfen İslam dinine geçme. Sende bir doğululaşma eğilimi, paşa-vari bir eğilim dikkatimi çekti. İslam'la temas edersen, düşündüğünden çok daha kolay din değiştirebilirsin" diyor.
Churcill aynı yıl Lady Lytoon olarak bilinen Constance Bulwer-Lytton'a mektubunda, "Beni paşa olarak düşünün. Keşke olsaydım" diye yazıyor.
Gazete, o dönem Churchill'in sömürgelerden sorumlu müsteşar olduğunu ve Müslüman aşiretlere karşı sert tavrı nedeniyle Kuzey Nijerya'daki İngiliz Büyükelçisi Frederick Lugard ile gerginlik yaşadığını aktarıyor.
Haberde Churchill'in 1940'da Londra'daki Regent's Park'ta bir cami inşa edilmesine izin verdiği belirtiliyor.
Bununla birlikte Dr. Warren Dockter, Churchill'in yengesinin endişelerinin yersiz olduğunu belirterek "Churchill'in Müslümanlığa geçme ihtimali yoktu. Zira bu zamana kadar hemen hemen ateistti." diyor.
Dockter Churchill'in İslam'la Hristiyanlığı eşit gördüğünü ve Osmanlı İmparatorluğu'nun genişlemesine ve askeri kabiliyetine hayranlık duyduğunu vurguluyor.
Times, Churchill'in 1899'da yazdığı ve Sudan ve Hindistan izlenimlerini anlattığı "The River War" adlı kitabında Kuzey Afrika'daki aşırı muhafazakar Mehdilik Hareketi'ni eleştirirken 'dinin sosyal gelişmeyi felç ettiğini' söylediğine dikkat çekiyor.
NATO sorumluluğu Afganlara devretti
Guardian gazetesi, NATO'nun 13 yıllık savaşın ardından dün Afganistan'daki muharip rolünü resmen sona erdirdiğini belirtiyor. Gazete bundan böyle Uluslararası Güvenlik Destek Gücü ISAF'ın rolünün yerel Afgan polisi ve askerlerini eğitmek ve danışmanlık yapmakla sınırlı olacağını belirtiyor.
Guardian, NATO'nun Afganistan'da Taliban'ın güçlendiği, saldırıların ve kayıpların arttığı bir dönemde geri planı çekildiğini vurguluyor.
Haberde şöyle deniyor:
"2014'te ülkenin birçok yerinde isyancılar saldırılarını yoğunlaştırdı. Komuta son aylarda zaten Afgan güçlerindeydi ve ağır bir bedel ödediler. Sadece bu yıl 5,000'den fazla Afgan güvenlik görevlisi öldürüldü. Bu savaşın başlamasından bu yana bir yılda verilen en büyük kayıp. 2001'den bu yana, uluslararası güçte görevli 3485 asker öldü.
Gazetenin haberinde 2014'ten sonra Afganistan'da 17,000-18,000 bin askerin kalacağını, bu askerlerden 12,000'inin "Resolute Support" (Kararlı Destek) görev gücünü oluşturacağını belirtiyor.
Yunanistan'da kritik gün
Times gazetesi Yunan Parlamentosu'nda yeni cumhurbaşkanını belirlemek için bugün yapılacak üçüncü ve son tur oylamada sonuç alınmaması halinde ülkenin yeni bir bir mali krize sürüklenebileceğine dikkat çekiyor.
Gazete özetle şöyle diyor:
"Yunanistan Parlamentosu'nda bugün yapılacak bıçak sırtındaki oylama, bu ülkeye yönelik uluslararası kurtarma programını tehlikeye atabilecek ve Euro bölgesi krizini alevlendirebilecek bir erken genel seçim getirebilir."
"Başbakan Antonis Samaras, milletvekillerine üçüncü turda adayı Stavros Dimas'ı desteklemeleri çağrısı yaptı, 'Halk erken seçim istemiyor. Yunanistan'ı ayağa kaldırabilmek için varımızı yoğumuzu ortaya koyduk. Cumhurbaşkanını seçemezsek, sorumluluk oy vermeyenlere ait olacaktır. Onları kimse unutmayacak, özellikle de tarih' dedi."
"Yeni Demokrasi Partisi Lideri Samaras, Aleksis Çipras liderliğindeki Siriza Partisi'nin kazanması olası bir erken genel seçimden kaçınmak için kumar oynayarak cumhurbaşkanlığı oylamasını erkene almıştı.
Kamuoyu yoklamalarında, partisi Mayıs'taki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde birinci parti olan Çipras'ı önde gösteriyor. Çipras Yunanistan'ın milyarlarca Euro karşılığında kabul ettiği kemer sıkma önlemlerine son vereceği vaadinde bulundu. Çipras dediğini yaparsa, beş yıllık bunalımdan daha çıkamayan ülke Avrupa Birliği Birliği ve IMF'nin desteğini kaybedebilir."
ÖNCEKİ HABERLER
