BIST 9.530
DOLAR 32,47
EURO 34,83
ALTIN 2.480,07

“Yıkılsın minareler açılsın meyhaneler”**

Değerlerinize dikkat edin karakterinize dönüşür. Karakterinize dikkat edin kaderinize dönüşür…

Son dönemde artık teknolojik cihazların hayatımızı kapsadığı gibi bu cihazlar içerisindeki bazı uygulamalar sosyal yaşamımızın vazgeçilmezleri haline gelmiş durumda. Akıllı Telefon diye adlandırılan cihazların en popüler ve kullanışlı uygulaması ise malumunuz üzere Whatsapp.

Whatsapp pek çoğumuzun kullandığı pratik bir mesajlaşma uygulaması.

Uygulama içinde genellikle bir kişi ile mesajlaşma yapıyoruz ancak bunun yanında arkadaşlarımız veya iş yerinden çalışma ekibimizle, geniş aile bireyleri ile de mesajlaşma ihtiyacını karşılayabiliyoruz.

Ya da gruplarda bildiri mahiyetinde haberleşme de artık bu yolla hızlanmış durumda.

Aynı zamanda artık sosyalleşme aracı olarak da kullanılabiliyor. Özlü sözler, uyarı mahiyetinde bilgiler, nokta atışlı tespitler paylaşılarak; bazen "aaaa!" dedirtecek derecede günlük hayatımızın içerisinde yer bulmuş ama kanıksanmış olay ya da sözleri gözümüze gözümüze sokarcasına belki de gönlümüzü, yüreğimizi acıtırcasına paylaşımlarla da karşılaşabiliyoruz.

İşte bu gruplardan bir tanesinde yapılan bir mesaj paylaşımı öyle zannediyorum ki benim yüreğimde ve zihnimde oluşturduğu zelzeleyi sizlerde de oluşturacaktır.

Gandhi’nin meşhur bir sözü vardır: “Söylediklerinize dikkat edin, düşüncelere dönüşür. Düşüncelerinize dikkat edin duygularınıza dönüşür. Duygularınıza dikkat edin, davranışlarınıza dönüşür. Davranışlarınıza dikkat edin alışkanlıklarınıza dönüşür. Alışkanlıklarınıza dikkat edin, değerlerinize dönüşür. Değerlerinize dikkat edin karakterinize dönüşür. Karakterinize dikkat edin kaderinize dönüşür…”

Grup mesajlarında belki de sizin de karşınıza çıkmış olan aşağıdaki mesajı millet olarak son yıllarımızda; “neler söylüyoruz, neler dinliyoruz, neler terennüm ediyoruz” minvalinden bir bakış açısıyla sizlerle paylaşayım.

İşte söylediklerimiz, dinlediklerimiz, terennüm ettiklerimiz…

Kubat: “Seni Allah kadar sevdim.”

Nükhet Duru: “Sen gördüğüm en son ilahsın.”

Edip Akbayram: “Dertlerin kalkınca şaha, bir sitem yolla Allah’a.”

Mahsun Kırmızıgül: “Sevdim seni Rabbim kadar.”

Orhan Gencebay: “Kaderin böylesine yazıklar olsun.”

Yıldız Tilbe: “Sensiz ölürüm cennette.”

Grup AF: “Yaradan’ın boş vaktine gelmiş.”

Muazzez Abacı: “Seninle cehennem ödüldür bana, sensiz cennet bile sürgün sayılır.”

Duman: “Aldanma öbür dünyaya, hayatı yaşa.”

Cem Adrian: “Beni Tanrı’ya tekrar inandırabilir misin?”

Erol Evgin: “Seni sevmek ibadetim.”

Orhan Gencebay: “Batsın bu dünya.”

Hakkı Bulut: “Sana taptım be yahu!”

İbrahim Tatlıses: “Ben insan değil miyim? Ben kulun değil miyim? Tanrım, dünyaya beni sen attın, çile çektirdin, derman arattın. Madem unutacaktın, beni neden yarattın?” / “Bir Allah'a taptım bir sana taptım!”

Hande Yener: “Of güzel Allah’ım, içimi ısıtan adam sanki senin aynandı.”

Ebru Gündeş: “Benim sana yaptığım canım, aşk tadında ibadet.”

Ferdi Tayfur: “Kızdım getirene beni dünyaya, anama babama günahkâr oldum.”

Ahmet Kaya: “Allah’ına kitabına sövüp saydım.”

Murat Göğebakan: “Kara gözlüm, sen de yalancı çıktın. Seni kendime ilah yapmıştım.”

Müslüm Gürses: “Yıkılsın minareler açılsın meyhaneler.**” / “İsyanım var benim kadere.” / "Rest çektim kadere."

Oğuz Yılmaz: “Bas bas paraları Leyla’ya, bir daha mı geleceğiz dünyaya?”

Ferhat Göçer: “Cenneti değişmem saçının teline.”

Selami Şahin: “Tapılacak kadınsın.”

Latif Doğan: “Kur’an’ıma kitabıma küstüm.”

Mahsuni Şerif: “Yaradan bir can vermiş, boşu boşuna.” 

Hepsi şirk koşan sözler…

Mesajın sonuna ise Nisa Suresi’nin 116. Ayeti iliştirilmiş:

“Şüphesiz Allah, kendisine ortak koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışındaki günahları, dilediği kimseler için bağışlar. Allah’a ortak koşan, kuşkusuz, derin bir sapıklığa düşmüştür.”

Bu terennümler (şarkı sözleri) bir algı olarak bilinçaltımıza yerleşir mi?

Yerleşen bu algı inancımızın sınırlarına değer mi?

Acaba diyorum devlet ve millet olarak geçirdiğimiz sıkıntılı dönemin söylediklerimiz, dinlediklerimiz ve terennüm ettiklerimizle bir bağlantısı olabilir mi?

 Ne dersiniz?