BIST 9.645
DOLAR 32,55
EURO 34,88
ALTIN 2.430,76

THO alanı Doç.lik kriterlerinde eksiklik mi var?!...

İlgili birimler, yönetmeliklerdeki eksikleri üst makamlara bildirmeliler.

GÜNCEL/KÖŞE YAZARLARI: Cumhurbaşkanımız, “yuvama, aşkıma, sevdama geri döndüm” diyerek AK Parti’ye tekrar üye oldu, hayırlı olsun…Cumhurbaşkanını desteklediğini/sevdiğini, nerdeyse onun adına konuştuğunu  söyleyen köşe yazarları arasındaki savaş ise devam ediyor. Hem de daha kötü bir dille!...Mahallede çocuklar söylemez bu kelimeleri!…Biz, kullanılan kelimeleri yazmaktan “utanıyoruz”, ama koca koca insanlar utanmıyor!.. İlle birbirlerini yok edecekler!.. Aynı cephede görünüp, bu kadar “kin tutmak, hangi kitaba, kul hakkına” sığar bilemiyoruz… O nedenle, “iyiye gidiş ümidimiz kalmadığı” için,  köşe yazarlarının “dili” konusuna bir süre  karışmamaya, yazmamaya –gençleri kötü yayınlardan korumak adına- karar verdik….

Yenikapı Etkinlik Alanı'nda düzenlenen İstanbul Gençlik Festivali'nin açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konu ile ilgili son noktayı koydu (04.05.2017); “…Sosyal medyada zaman zaman gereksiz tartışmaların yaşandığına şahit oluyorum. Son günlerde şahsım ve partim üzerinden yine böyle malayani bir tartışma başlatıldı. Benim adıma, sevgili gençler Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü konuşur. Dolayısıyla başka kimse benim adıma söz sahibi değildir, konuşamaz.Kim konuşuyorsa, onlar fitne üretiyor. Bunlara fırsat vermeyeceğiz. Sosyal medyada sakın bu oyunlara gelmeyin. Çünkü biz 80 milyonun gönlünü kazanmanın gayreti içerisindeyiz. Bunu başaracağız. Bugün bizimle yürümeyenler, yarın bizimle beraber yürüyebilirler. Öyle mi? Onları da kazanmaya çalışacağız.Kimseyi dışlamadık, ötekileştirmedik, hor, hakir görmedik.Bizim iradesini, şu veya bu kişiye, şu veya bu örgüte teslim eden değil, kendi fikriyle, kendi düşüncesiyle, kendi hareketiyle ve kararıyla hareket eden gençlere ihtiyacımız var…”

GÜNCEL/D. BAYKAL: Maşallah; bu yaşta enerji dolu ve ama, yine  eski huyları depreşmiş durumda. Hatırlarsanız, referandum yazılarımızda boşuna ortaya çıkmadığını, kendisini adaylığa hazırladığını belirtmiştik. Yine doğru çıktık…D.Baykal aday yapılsa; AK Parti karşısında, sürekli hırpalanmaya mahkum durumunda…Nasıl görevi bıraktığı konusunda, iyi-kötü tek laf etmedi, hep sustu…Bu durum  kafalarda sorular yarattı, ama, daha önce denenmemiş, seçimleri kaybetmemiş gibi yine göreve talip gözüküyor…CHP; kurultaylar partisi olmaktan bir türlü kurtulamayacak, güvensizlik artınca eski oy oranlarına dönecek…Ancak, D.Baykal’ın,F.Sağlar’ın çıkışı ne kadar zamansız ve  yanlışsa; CHP yönetiminin, olağanüstü kurultay çağrısı  yapan CHP Mersin MV Fikri Sağlar hakkında, MYK'da alınan kararla disiplin süreci başlatması da o kadar yanlış!…

Gelelim konumuza…

1996 yılında İTÜ TMDK Müdür Yard. olarak atandığımda, ilk dikkatimi çeken yönetmeliklerin uyumlu olup olmadığı ve uygulanıp/uygulanmadığı olmuştu.  Zaten, 3 yıllık  yönetim kurulu üyeliğimde bir çok işi öğrenmiştim. Her görev, bir kazanım oluyor.

O sırada Doç.lik başvuru şartlarında Türk müziği, halk müziği v.b. bizim alanlarla ilgili kısmın açılmadığını gördüm. Henüz, 2809 say.kan.geçici 10.mad.5.fıkrasına göre sanatçı hocalara unvan verilmiş, yüksek lisans ve sanatta yeterlik programları açılmıştı.  Hemen müdür beye (Fikret Değerli) gittim, durumu anlattım, “mezun olan/başvurabilecek  kimse yok ki henüz (Y.L. ve San.Yeter.),ama bir çalışma yap, gönderelim” dedi. Hemen, kodlarını hazırladım, üniversiteye, oradan YÖK’e gitti ve 3-4 ay içinde  eklemeler yapıldı. İlk başvuran ve Doç. olan da, sonradan bana “mobbing uygulamaya” çalışan, “kul hakkımı helal etmediğim”  Ş.B. olmuştu. Heyhat!....

Artık, THO alanında Doç. ve Prof. olan arkadaşlarımız var…Geçen gün şartlara bakarken yine THO alanındaki, bir eksiklik dikkatimi çekti. Merak ediyorum, arkadaşlar bunlara neden önem vermezler!...

ÜAK’ın web sayfasında Doç.lik başvuru şartlarında şöyle yazıyor:

Güzel Sanatlar Temel Alanı

Sahne Tasarımı

Başvurulan  doçentlik  alanı  ile  ilgili  ve  lisansüstü  çalışma(lar)dan  üretilmemiş,  özgün   bir  eser  hazırlamak, Sahne  TV  oyunu,  gösteri  gibi  alanlarda  tasarım  çalışmaları   yapmak,  bu çalışmalardan  en  az  dördünün  belgelerini  hazırlayıp  sunmak, Bir  oyun,   film,  gösteri  ve  benzeri  çalışmalarda  araştırma,  yorum,  tasarım  v.b) üretken  görev   almak.

  1. Sahneye konulan oyun (reji) 30
  2. Sahne performansı (oyunculuk) 30
  • Makale (hakemli dergiler) 20
  1. Kitap 20
  2. Jüri üyeliği 20
  3. Seminer / Konferans 10

Sahneye oyun koymak  veya oyunculuk (30 puan)- makale (20 puan), seminer-konferans(10 puan)-jüri üyeliği (20 puan) etti 80 puan…

Halk Dansları (Neden halk oyunları değil?)

  1. Seçkin  kurumlarda  solist  olarak  en  az  üç  eserde  önemli  rol  almış   olmak  ve  bunları   ilgili  kurumlardan  alınmış  görsel  kayıtlarla   belgelendirmek, 30
  2. Koreografi  alanında  bir  eser  yayımlamak, 20
  • Koreografisini  yaptığı  en  az  üç  eseri  sahnelemek  ve  bunları  canlı   veya  stüdyo kayıtları  ile  belgelemek  (Eserlerin  her  biri  için  yaratı   içerikleri  hakkında  sunuş   raporu  jüri  üyelerine  sunulacak  dosyada  yer   alacaktır), 50
  1. Türk  Halk  Oyunları  alanında,  festival  vb.  etkinliklerde  yapımcı,   yorumcu,  eğitici,   koreografi  düzenleyici  olarak  yer  almak  ve  bunlardan   en  az  üç  eserin  görsel  kayıtlarını  belgelemek  (Eserlerin  her  biri  için   yaratı  içerikleri  hakkındaki  sunuş  raporu  jüri  üyelerine sunulacak   dosyada  yer  alacaktır).20 

Halk danslarında (ki bölümlerin resmi adı halk oyunlarıdır); birinci ve üçüncü  maddeden, bir halk oyuncunun puan alması çok zordur…(Yani 80 puan)

Soru: Sahne Tasarımı’nda makale, jüri üyeliği, seminer v.b. konularak puan alınmasına yardımcı olunmuş, neden Halk danslarında bunlar yok?

Unvan alan arkadaşlarımızın;

1/Seçkin  kurumlarda  solist  olarak  en  az  üç  eserde  önemli  rol  almış  olanları bilmiyoruz!..Doğal olarak bu rollerin görsel  kayıtlarla   belgelendirildiğini sanmıyoruz…

2/ Koreografi  alanında  bir  eser (gösteri) yayımlayanları biliyoruz…

3/Koreografisini  yaptığı  en  az  üç  eseri  sahneliyenleri bilmiyoruz!.. Doğal olarak; bu eserlerin canlı veya  stüdyo kayıtları  ile  belgelendiğini sanmıyoruz…

4/Türk  Halk  Oyunları  alanında,  festival  vb.  etkinliklerde  yapımcı,   yorumcu,  eğitici,koreografi  düzenleyici  olarak  yer  almak  ve bunlardan  en  az  üç  eserin  görsel  kayıtlarını  belgelendiğini  biliyoruz…

Ama; bunun karşılığı sadece 40 puan…

Diğer 60 puan nereden alın(mış)ıp, veril(miş)ecek acaba?

Doç.lik jüri üyeleri neye göre olur ver(miş)ecek?

Yönetmelikler; uyumlu ve uygulanabilir olmalı…

Eğer burada sorun varsa (ki var), gidermek, halk oyunları alanını rahatlatmak unvanlı arkadaşların görevi olmalı.

 “Ben aldım, gerisi ne yaparsa yapsın” demek, akademik olmuyor…

Bu sene ilkbaharın baharını yaşayamadık, hala poyraz esiyor. Yazımızı güzel bir şiirle noktalıyoruz.

“Bir Yaz Gecesi Hatırası

 İşveyle, fısıltıyla, gülüşle,

Olmuş şeb-i sevdâ (sevda gecesi)yine bî-hâb (uykusuz)

Oklar gibi saplanmada kalbe,

Düştükçe semâdan yere mehtâb… (ay ışığı)

Bûseyle kilitlenmiş ağızlar

Gözler neler eyler, neler işrâb (Şerbet. Dolaylı olarak anlatma. İma);

Uçmakta bu âteşli havâda

Vuslat (Kavuşma) demi (an, zaman) bir kuş gibi bî-tâb… (yorgun)”  (Ahmet Haşim/ Piyâle, 1926)


Kitap tanıtımı  var…

Geçen hafta tanıttığımız, Pan Yayıncılık tarafından  yayımlanan, “Macaristan’da Mehter Müziği” adlı kitabının yazarlarından biri olan “Balázs Sudár” ve çevirmen Erdal Şalikoğlu  kitap tanıtımında, Macar Kültür Merkezi,İmrahor cad.,23, B Blok,Kağıthane’de  olacaktır. Herkesi bekliyoruz. Tarih: 11 Mayıs 2017 Perşembe,saat: 19.00