BIST 8.887
DOLAR 32,34
EURO 35,11
ALTIN 2.239,15
HABER /  MEDYA

Taraf'tan bu kadar kemalistlik beklemezdik

Selam kampanyası başlatan Diyanet'e tepki gösteren Taraf gazetesine, Yeni Şafak yazarı Yasin Aktay'dan eleştiri geldi.

Abone ol

Diyanet dergisinin kapağında 44 dilde “Selam” verip Kürtçe, Ermenice ve İbranice’yi es geçtiği iddiasını ortaya atan Taraf'a itiraz var.

Diyanet'i ırk ayrımcılığı yapmakla suçlayan Taraf'ın "Diyanet sen sus: Slav, parev, şalom" manşetine yazar Yasin Aktay, köşesinden "Taraf'tan bu kadar Kemalistlik beklemezdik" diye karşılık verdi.

Aktay, selam kelimesini etimolojisi üzerinden yüklendiği gazeteyi ayrımcılık yapmakla eleştiriyor. Selamın Arapça olduğunu ve Türkler ve Kürtlerin ortak kullandığına dikkat çeken yazar, sözlerine şöyle devam ediyor:

(...)Kemalistlerin Türkleri İslam'dan ve diğer Müslüman halklardan ayrıştırmak üzere ilk müdahalelerinden biri de yine "selam"a olmuştu. Onun için "selam"ın yerine başka sözcükler ikame etmeye az çalışmadılar, ama ne yaptılarsa başaramadılar. Selam kelimesinin mucizevi özelliği nüfuz ettiği alanı tam bir "selam" diyarı, bir tanışıklık alanı, bir kaynaşma ve güven alanı haline getirmesidir. Selama kastedenler bunun yerine "günaydın"ı, "tünaydın"ı, "iyi akşamlar"ı, "iyi günler"i "iyi geceler"i ikame etmeye çalıştılar.

Bununla Türklüğü yüceltmiş olmadılar, aslında Türklüğü tahrif ettiler. Çünkü Türkü Kürt'ten ve Arap'tan ayrıştıran herşey aynı zamanda, Türk'ü kendine de yabancılaştırmış oldu. Sonuçta hiç bir gerçeklikle alakası olmayan bir Türklük yaratarak herşeyden önce Türk'ü asimile etmiş oldular. Türk'ü Kürtlerle, Araplarla, bu toprakların öz evlatlarıyla kurulmuş "selam" alanından çıkararak onu alabildiğine sığ, yüzeysel bir kimliğe mahkum ettiler. Bu bölgenin bütün ortak dil ve geleneklerinden sözümona ulusçu veya batılı değerler adına uzaklaştırıp yeni bir ucube dille, hiç kimsenin ne bildiği ne anladığı bir ucube dile kavuşturdular. Onu başta kendisine, sonra bütün bu bölgenin alemlerine yabancılaştırıp yapayalnız ortada bıraktılar. Bugün o Türk'ün evladı, o unuttuğu dilleri hatırlıyor, yeniden kendine dönüyor, bunu yaparken de hem kendilerine hem yakınlarına neler ettiğini de acıyla görüyor.

Kürt kemalistlerin de yaptığı şey bundan farklı olmadı. Onlar da kendi kimliklerini yaratmak için aynı yoldan gitmeye çalıştılar. Kürtlerin maruz kaldığı asimilasyonla mücadele etmek adına Kürtlüğün tarihsel gelişimiyle alakası olmayan yeni bir kimlik ve kültür ihdas ettiler ve Türk Kemalistler Türkleri yabancılaştırmak için ne yaptılarsa Kürt kemalistler aynısını yapmaya kalkıştı. "Öz-Kürtçe" arayışlarına bir bakın, Türkçe için Kemalistlerin yaptıklarından hiç bir farkı yok. Kürtçeyi Arapça'dan soyutlama gayretkeşlikleri bu bölgenin insanları arasındaki ortak alanları yok etmek, Kürtleri Türklerin 80 sene önce giriştikleri yolun aynısına sokmaktan farksız.

İşin Selam'dan başlaması anlaşılmaz değil. Çünkü arada bir "selam" varken Kürd'ü nihai olarak ayrıştırmak, onu dünyaya kapalı bir halka dönüştürmek mümkün olmaz.

Kemalistlerin "selam"la dertlerini zaten biliyorduk da, Taraf'a ne oluyor? Anlamakta gerçekten zorlanıyoruz. Açıkçası bu kadar kemalistliği Taraf'tan hiç bir zaman beklemezdik.