MHP'den hükümete sert eleştiri

MHP'ye göre AK Parti demokrasi sınavından yine kaldı. Nedeni ise seçim kanunda yapılacak değişiklikler;

MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal, ''Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun'' ile ''Milletvekili Seçimi Kanunu''nda değişiklik yapılmasını öngören kanun teklifinin teklifinin komisyondaki görüşmelerinde, ilgili kurum ve kuruluşların görüşlerinin dikkate alınmadığını savundu. Bal, değişiklikle mülki idare amirlerinin parti memurları haline geldiğini iddia etti.

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal'dan hükümete demokrasi eleştirisi. AK Parti'nin komisyon görüşmelerinde MHP'nin demokratik tekliflerine sırt çevirdiğini iddia eden Bal, yaptığı açıklamasında yürütmenin yetkilerinin kötüye kullanılabilecek biçimde düzenlendiğini söyleyerek, kanunun aceleye getirildiğini iddia etti. Kanun teklifinde, seçmen iradesini ayna gibi yansıtacak sandığa giren oyun aynen iradeye dönüşeceğini sağlayacak önlemler dikkate alınmadığını söyleyen Bal,"Bu tedbirlerin başında yürütme gücünün, seçim iş ve işlemlerinde etkisinin daraltılması ve yürütme gücünün seçim iş ve işlemlerinde kullandığı yetkinin denetlensesidir. Eğer yürütmenin yani iktidardır seçim süreci içerisinde çok geniş bir yetki ile seçimlere müdahale etmeye başlarsa ve müdahalesi denetlenemez bir boyuta ulaşır ise o takdirde o ülkede seçim demokratik bir seçim değildir. O ülkedeki rejimde dolasıylma demokratik bir rejim değildir." dedi.

Yeni düzenlemede mülki idare amirlerinin parti memurları haline geldiğini de söyleyen Bal, şunları söyledi;

"Mülki idare amirlerinin bizim seçim yasamızda belirli görevleri vardır bu seçim yasasında da çıkaran 1960'lı yıllarda Meclis zannetmiş ki mülki amirler kamu yararına çalışan ve eşitliği adeleti ön plana çıkaran bir iradeye sahip. Gelin görünki 2010 Türkiyesi'nde Tunceli'de AKP seçim kazansın diye beyaz eşya dağıtan bir Vali ile karşı karşıyadır. Bu Vali bu suçdan dolayı Yargıtay'da mahkum olmuştur, bu Vali hala Vali'dir ve bu Vali'nin seçimlerde yetkisini nasıl kullanacağından benim gibi herkesin şüphesi vardır. 2010 yılının Türkiyesi'nde bir Vali çıkmıştır rahmetli bir Başbakan'ın bir yabancı ülkeyi ziyaretiyle Sayın Başbakan'ın Davos olayını karşılaştırarak ben böyle bir Başbakan istemiyorum böyle bir Başbakan istiyorum diyerek particilik yapmıştır ve bu vali hala görevinin başındadın. Başbakan'ın valilerde kömür dağıtacak sözünü duyan bir Vali binmiş bir kamyona muavin olarak vatandaşa kömür dağıtmış ve kömürle birlikte AKP'ye oy devşirmiştir. Bu vali seçim iş ve işlemlerinde nasıl adaletli olacaktır o valinin kullandığı yetkiler nasıl adil bir şekilde seçmenin iradesini sandığa yansıtacaktır.

ATALAY'A SERT ELEŞTİRİ

Sayın İçişleri Bakanı haklarında onlarca yolsuzluk iddiası Danıştay tarafından yargılanmasına izin verilmiş karar bulunan İstanbul Belediye Başkanı, Çorum Belediye Başkanı, Malatya Belediye Başkanı, Ankara Belediye Başkanı bölücülük suçundan hakkında tahkikat bulunan Diyarbakır Belediye Başkanı dururken Adana Belediye Başkanını Belediyeler Birliği ilgili açtığı davayı kazanması üzerine görevden almıştır. Bu İçişleri Bakanı'nın yetkisindeki idare amirleri nasıl adil olacaktır. Fak Fuk Fon olarak bilinen vatandaşa, yoksula devletin imkanlarını eşit ve adil biçimde sunmakla görevli bazı mülki idare amirlerini bunları muhtarları toplayarak AKP'ye oy vermemeniz halinde bunları keserim diyerem tehditle oy devşirmeciliğinde bulunması ile değerlendirdiğimizde mülki idare amirlerinin büyük bir kısmının parti memurları halinde geldiğini görüyoruz. Onların denetiminde yapılacak bir seçimin eşit ve adil bir seçim olmayacağını anlıyoruz.

Seçim Kanunu'nda sandık başkanları kura ile belirlenir diye bir hüküm bulunmaktadır. Uygulamada hiçbir zaman kura çekilmez mülki idare amirlerine bir yazı yazılır. Sandıklarda görevlendirilecek memurların isimlerini bize bildirin diye. İşte one minut Valisi, beyaz eşya dağıtan Vali, kömürcü Vali, Fak Fuk Fon'dan AKP'ye oy toplayan Kaymakam bu listelere nasıl doldurulacaktır. Dolayısıyla sandık kurulu başkanının AKP tarafından doğrudan atanmış olması ihtimali karşımızdadır. Biz komisyon çalışmaları sırasında böyle bir yazının yazılmaması gerektiğini ilçede görevli tüm kamu görevlilerinin listesinin alınması ve bu kamu görevlilerinin bulundukları sandıklarda görevlendirilmesi ve bu görevlendirilmenin de kur'a çekilmesi yöntemiyle gerçekleştirilmesini talep ettik. Eğer AKP'nin demokrasiye inancı olsaydı bu temel demokratik talebi kabul ederlerdi.