Komünistler Moskova'ya
Bismillahirrahmanirrahim
Dünyanı en güzel yerinde yaşıyoruz!
Gerçi her tarafını gezmişliğim yok! Gördüğüm iki üç tane şehir!
Ama arası sekiz metre olan siperlerden neticesinde ölümün muhakkak olduğu emre tereddüt etmeden uyan askerlerin ekseriyeti en az iki dil bilen, şimdilerde kendilerine "aydın" diyen tayfadan üç kumaş daha kaliteli adamlardı.
Hassasiyet düzeyi bu kadar yüksek olan -Hepsine Allah rahmet etsin- dönemin en yetişmiş adamları gözlerini bile kırpmadan ölüme koştularsa bir bildikleri vardı demek!
Öyle ya!
Bu memleketin adamı olmak zor iş!
Dünyanın en merhametli en romantik milleti!
Son nesli saymazsak -onlar çok pragmatist adamlar- öyle bir romantik ki vatan millet lafı olunca en olmayacak bir savaş aletine karşı süngü hücumuna bile kalkabilir hem de elinde silah bile olmadan!
Bunun örneklerini 15 Temmuz’da gördük.
Bu merhameti nasıl kullanacağını çözen bir takım haydut kılıklı mendeburlar “damardan girmek” dedikleri bir deyim bile uydurdular!
Ama kendimizi beğenmeyiz nedense!
Dünyanın en olmadık milletleri çalışkan olur dürüst olur ama gelgelelim bizden adam olmaz.
Sosyal Deneyler
Şimdi aklıma ne geldi bak!
Sovyetlerin en hızlı zamanları!
Yoldaş Stalin önüne geleni ya Sibirya’ya sürüyor ya da idam ettiriyor.
Ama LGBT’ci tayfanın keyfi gıcır. Anadan üryan Moskova ırmağının kıyılarında hem de koskoca Kurtarıcı İsa Katedrali’ne nazır güneşleniyor, kafalarına göre takılıyorlar!
Komünist yoldaşlar “Madem Tanrı yoktur şu durumda onun kurallarına da uymaya gerek yoktur!” kafasında! (Haşa!)
Boşanmalar taraflardan birisinin gidip nüfus müdürlüğüne başvuru yapmasıyla dakikasında oldubittiye getiriliyor!
Yıl oluyor 1930!
Devlet organları toplumdaki çözülmeyle ilgili uyarılar vermeye başlıyor!
1933-34 yılları arasında yaşanan kıtlıkta yüz binlerce çocuk annesiz babasız kalıyor!
27 Haziran 1936’da bizzat Yoldaş Stalin’in imzasıyla boşanmaların zorlaştırılması ile ilgili bir yasa çıkarılıyor!
Gerisini yine kendi yazımdan olduğu gibi iktibas ediyorum.
27 Haziran 1936’da çıkarılan yasa ile boşanma zorlaştırıldı. Eşcinsellik cezai kovuşturma nedeni sayıldı ve kürtaj yasaklandı. Ancak aile bağlarında hızlı çözülmenin asıl korkutucu etkisi İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra görülmeye başladı. Savaşta milyonlarca vatandaşını yitiren Sovyetler Birliği için nüfus önemli hâle gelmişti. 1936 yılındaki yasa ile 100-200 ruble arasında olan boşanma davası harç ücretleri savaştan sonra 8 Temmuz 1944 yılında yayımlanan kararname ile 4 kat artırıldı. Boşanma mahkemelerinin hakimlerine keyfi istekleri görmezden gelmeleri ve tarafları mümkün olduğunca uzlaştırmaya çalışmaları talimatı verildi. Nitekim önce aile mahkemesine başvuran çiftler boşanmaya karar verme yetkisi bulunmayan bu mahkeme tarafından barıştırılamazsa ancak bir üst mahkemede boşanabiliyordu. Bu yasanın etkilerini şu şekilde izah etmek mümkündür. 8 Temmuz kararnamesinden sonra bir yıllık boşanma sayısı 3840 olarak kayıtlara geçmiştir. Bu sayının 3627’si şehirlerde 213’ü kırsal bölgelerde yaşayan çiftler arasında gerçekleşmiştir. (Göz, 2022: 27-28)
Rus devlet aklı bu sosyal deneylerin memleketi getireceği durumu görüp hemen reaksiyon göstermiş!
Jenotdel (Kadın Birimi)
Sovyet feminist kadınlarının kurdukları bu birim-biz buna dernek desek de olur- daha 1920’de kürtajın yasal hale gelmesinde aktif rol oynamış. Yukarıda Stalin’in imzalayıp yasak getirdiği işlerin içinde de yine bu birim var. Bunlar aileyi dönüştürmek için bir dönem devlet politikalarını etkilemeyi beceriyorlar.
Yoldaş Stalin bakıyor ki bunların gözü göz değil. “Kapatın evladım şunları!” diyor da Jenotdel (Kadın Birimi) 1930 yılında kapatılıyor.
Nereden nereye!
Besmele ile başladığımız yazıda iki sayfa Stalin güzellemesi yaptık iyi mi?
O döneme ait propaganda afişleri var!
Aha da aşağıdaki kürtaj karşıtı bir Sovyet propaganda afişi!
“Oysaki ben kürtaj yaptırmak istemiştim!” yazıyor.
Burada da aile ile ilgili bir propaganda afişi var!
“Komünizme fedakârca kendini adamış nesiller yetiştiriyoruz!” yazıyor.
Bakar mısın?
Tanrı yoktur diyen komünistler ne işler çevirmişler!
Bir de Tanrı vardır deseler ne yapmalıydı!
Son Söz
Kadınlar hakkında Allah’tan korkun. Çünkü siz, onları Allah’ın emaneti olarak aldınız ve Allah’ın adıyla (nikah kıyıp) onları kendinize helal kıldınız.” (Müslim, Hac, 147)