BIST 9.080
DOLAR 32,37
EURO 34,95
ALTIN 2.325,60

İmamoğlu aday , Göksu başkan olur mu?

Ekrem İmamoğlu ne dedi?

“Ben şu anda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’yım. Bu durumda bana düşen belediye başkanlığını en iyi şekilde yapmak. Şu an benim aklımdan geçen ve amacım, İstanbul’da görevini en iyi yapan bir belediye başkanı olmaktır. Dahası hedefim, İstanbul’da tarihin en başarılı belediye başkanı olmaktır, daha ötesi yok.”
 
Derim ki ...

Siz , siz olun bu sözleri  unutun!..

Rahmetli Demirel'in o meşhur " Dün dündür bugün bugündür" sözünü hiç unutmayın..
 
Yani o sözleri sadece taktik sözler olarak değerlendirin...
 
Ötesine geçmeyin...

Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı  düşüncesinden vazgeçtiğini düşünmeyin derim...

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı kim olacak sorusu, aslında sessiz bir tartışmaya hızla  dönüşme eğilimine girmeye başlayacağını hesap edin...

Ekrem İmamoğlu bu süreci  ajansı ile çok başarılı geçiyor...

                                                     ***

Peki neler oluyor?

Bir tarafta Kemal Kılıçdaroğlu-Mansur Yavaş -Tunç Soyer (CHP Genel Merkezi) …

Diğer  tarafta Meral Akşener-Ekrem İmamoğlu-Canan Kaftancıoğlu….          (CHP’nin kara kutusu Erdoğan Toprak'ta İmamoğlu'nu destekliyor)

Bu arada sürekli  Fehmi Koru tarafından " Neden aday olmasın" diye seslendirilen Abdullah Gül' ünde  kafasında "Ben olamasam Ekrem İmamoğlu olsun " görüşü tıpkı İBB adaylığı gibi şekillenmiş...

Tabi Meral hanımında Gül'in eşi Hayrünnisa Gül'ü partiye almak istemisininde nedeninin Abdullah Beye mesaj olduğunu unutmayın.

Öteki tarafta ise  HDP (Selahattin Demirtaş) var...

Her bir taraf bir oyun peşinde!..

Her bir açıklamada  bu oyunun bir parçası..

Yani  artık çok sesli  tartışmalara dönüşmeye başlayan ittifak  adeta canlı bomba gibi hal almaya başladı..

Seçim ve adaylık kararı yaklaştıkça canlı bombaların patlaması hiç sürpriz olmayacaktır diye düşünüyorum..

                                                     ***

Peki ne oluyor?

Bir kere İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve kurmayları CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığına karşı…

"Kemal Bey aday olmalı" diyen tek İYİ Partili yok!..

Bunu da zaman zaman “Kızım sana diyorum gelinim sen işit” misali gönderme yaparak seslendiriyorlar…

Yani Tayyip Erdoğan karşısında kesin kaybedeceğini düşünüyorlar...

Adaylık hesabı yapan Meral Akşener’in, kendisinin olmaması halinde  Ekrem İmamoğlu’nu destekleyecektir!..

Fakat…

Meral hanımın  kurgulanan oyunla MHP'yi ele geçirmeye çalışma  kurnazlığını hatırlarsanız yanında Koray Aydın gibi bir isim varken "Bu aradan ben aday çıkabilirim" hesabı yapmaması mümkün mü?

İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu’nun karşı karşıya gelmesini hesap ederek  ortaya çıkacak krizle birlikte kendi adaylığını ön plana çıkarması hiçte sürpriz olmayacaktır. Koray Aydın’ın bütün planını Meral Akşener’in adaylığı üzerine yaptığını söyleyelim!

Dedim ya herkesin bir hesabı var...

                                                      ***

Peki HDP ne yapacak?

Kendi kartlarını sahaya sürecek...

HDP'in ittifakı desteklemek için sahaya süreceği kartları yerine getirmeye en elverişli ismin Ekrem İmamoğlu olacağını söylemek hiç zor değil...

Çünkü hem  İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak HDP oylarına karşı HDP’nin talepleri karşısında yok demeyen Ekrem Başkanın  “Cumhurbaşkanlığı adaylığı hesabıda yaparak”  yine o isteklere yok demeyecek  bir başkan olduğu gerçeğini kim inkar edebilir ki..

Bu noktada Canan Kaftancıoğlu’nu HDP ile arada köprü görevi gibi kullandığını söylemek mümkün...

İstanbul CHP İl Başkanı Kaftancıoğlu, hiç tartışmasız Kılıçdaroğlu'nun değil çok sağlam ikili olduğu İmamoğlu’nun adaylığını destekler!..

Kılıçdaroğlu'nun Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu ile ilgili “Bir dönem daha belediye başkanlığı yapmalılar” seslendirmesinin arka planı kendi adaylığıdır ki, Özgür Özel’den Faik Öztrak'a, Engin Özkoç’tan Engin Altay’a kadar Genel Merkez tam kadro Kemal Bey’den yana...

Çünkü Ekrem İmamoğlu’nun kazanması veya kaybetmesinin CHP Genel Başkanlığı anlamına geleceğini, bunun da Genel Merkez kadrosunun topyekûn değişimi anlamı taşıdığını çok iyi biliyorlar…

                                                      ***

Peki ne olur?

Buraya yazıyorum…

Millet İttifakı’nda kriz çıkar…

Sonuç itibarıyla  CHP tabanının kendisinden yana olacağını düşünen  o Ekrem İmamoğlu, “Taban beni istiyor” diyerek Cumhurbaşkanlığına adaylığını açıklar…

Çünkü CHP’nin üst yönetimi Kemal Beyden yana olsa da CHP’nin gerçek sahibi tabanı Kemal Bey ile seçim kazanılamayacağını düşünerek Ekrem İmamoğlu’na  çok sıcak…

İmamoğlu’nun her kesimden o alabileceğini düşünüyor.

Yani…

Yerel seçimlere 1,5 yıl kala İstanbul Büyükşehir Belediyesini AK Parti’ye teslim eder…

Ve 2023 yılı Cumhurbaşkanlığı ile Milletvekilliği seçimlerine  Esenler Belediye Başkanı, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Tevfik Göksu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlık koltuğuna oturarak girer...

Çünkü  kendini kanıtlayan İstanbul teşkilatlarında karşılığı olan Göksu 2024 içinde en güçlü aday konumunda...

Yazın bir kenara…

Kemal Kılıçdaroğlu  Ekrem İmamoğlu'na bu yolun açılmasını hazmetmez ama Ekrem İmamoğlu’nun gemileri yakarak kendine bu yolu açması hiç sürpriz olmaz…

Yani Kılıçdaroğlu-İmamoğlu krizini bekleyin...

Çünkü Ekrem İmamoğlu'nun bu süreci tarihi bir fırsat olarak gördüğünü ve ona göre hazırlık yaptığını söylemek zor değil. Bugün  aralarında AK Partiye yakın görünen bazı iş adamlarıda bulunan bazı isimlerle  de görüş alış verişi yaptığını biliyoruz!..

Hemde sarman dolaş!..

Ah Reis ah!..

Dikkat edin İstanbul’a hizmet noktasında çalışmaları rafa kaldırmış, bu konuya yönelik eleştirileri duymayan, görmeyen bir başkan profili var…

Onun konsantrasyonu Cumhurbaşkanlığı adaylığı üzerine…

İmamoğlu 2024 yılında yapılacak olan  yerel seçimlerde yeniden seçilmesinin risk olacağını  hesap ederek Cumhurbaşkanlığı adaylığını ayağına kadar gelmiş  fırsat olarak  değerlendirdiğini yakın çevresi ile yaptığı istişarelerde dile getirdiği konuşuluyor...

Bu yolda karşısına çıkacak CHP Genel Merkezi dahil bütün engelleri aşmaya kararlı olduğu dile getiriliyor…

Ekrem İmamoğlu'nu iyi  tanırız...

Böyle bir hırsın kendisinde olmaması mümkün değil...

Birçok ilde çok gizli anketler yaptırdığını bu  anketlerde kendisinin adaylığının açık farkla öne çıktığı, tabanın kendisini istediği yönünde bir yaklaşım ile kırmadan, dökmeden hareket ediyor…

Ya Türkiye’nin bir çok ilinde  kendine danışmanlık yapacak isimleri görevlendirmesinin anlamı nedir..

Yani...

Millet İttifakı’nın adaylığı konusunda en şanslı isim olarak Ekrem İmamoğlu’nu görüyorum…

İlginç olan Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı noktasında karşısındaki en büyük engel, “Belediye başkanlarımız görevlerine devam etmeli, bir dönem daha  görev yapmalı” diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Genel Merkez yönetimi…

Şöyle bir bakın Ekrem İmamoğlu’nun bu söylemlere karşı “Evet Genel Başkanımız doğru söylüyor” dediğini duydunuz mu?

                                                        ***

Peki ne olur?

Diyorum ki 2023’e İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu adaylık için görevinden istifa ederek Cumhurbaşkanı adayı olarak…

Esenler Belediye Başkanı, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Tevfik Göksu da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak…

GİRER!..

CHP'de fırtına kopar!...

Peki...

İmamoğlu'nu  ister gibi görünmesine bakmayın eğer kendisi aday olamazsa Meral Akşener son düzlükte “Ben yokum” der mi?

Gerekçe hazır; HDP’nin istekleri olur..

Devlet-i Aliye sorar;

Meral hanım!..

CHP, HDP, PKK, FETÖ ile mi yürüyüp bir kaç koltuk için devlet yönetimini  bu bloğa mı teslim edeceksin yoksa her şeye rağmen dünya görüşün örtüştüğü yönetimde söz sahibi de olacağın  yerli ve milli  Tayyip Erdoğan ve  Devlet Bahçeli ile mi yürümeyimi tercih edeceksin!..

Cevabını siz verin!..

Bu soruyu sorarken Meral Akşener'in  ittifakın ortak adayı olamaması halinde İYİ Parti'de Koray Aydın, Cihan Paçacı, Müsavat Dervişoğlu, Yavuz Ağıralioğlu gibi  ömürlerini ülkücü davaya adamış isimlerin son kertede  HDP'in icraatın içinde yer alacağı bir ittifakın ortaklığını kabul edip böyle bir tarihi sorumluluğun altına gireceklerini kesinlikle düşünmüyorum!..

Yani;

Millet ittifakında her bir cephenin kafasında kırk tilki dolaşıyor, kırkının da kuyruğu birbirine değmiyor!...

Ama değmeye ramak kaldı!..