Hükümet susmadı, askerin duyarlılığı deyip geçmedi. Hükümet bildiriye aynı sertlikte karşılık verdi.
Abone olGenelkurmay'ın sert bildirisine hükümet aynı sertlikte karşılık verdi.
İşte başlıklar:
-Bildirinin zamanlaması manidardır.
-Genelkurmay başkanı görev ve yetkilerinden dolayı Başbakan'a karşı sorumludur.
-Genelkurmay Başkanığı'nın bildirisi, hükümete karşı bir tutum olarak algılandı.
-Böyle bir metnin cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası gece yarısı ortaya çıkması manidardır.
-Açıklama yargıyı etkilemeye yönelik bir girişim olarak algılanacaktır.
-Son derece yanlış ifadeler yeralmıştır. Bütün kurumlar dikkatli olmalıdır.
Hükümet sözcüsü Cemil Çiçek basın toplantısında şunları söyledi:
"Genelkurmay Başkanığı'nın bildirisi, hükümete karşı bir tutum olarak algılandı. Demokratik bir süreçte bunun düşünülmesi bile yadırgatıcı.
Genelkurmay hükümetin emrinde görevleri anayasi ile tayin edilmiş bir kurumdur. Genelkurmay başkanı görev ve yetkilerinden dolayı Başbakan'a karşı sorumludur.
Bu metnin basın yayın organlarına verilmesi ve web sitesinde yayına verilme saati dikkat çekicidir. Böyle bir metnin cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası gece yarısı ortaya çıkması manidardır. Açıklama yargıyı etkilemeye yönelik bir girişim olarak algılanacaktır.
Hükümete karşı son derece yanlış ifadeler yeralmıştır. Bütün kurumlar dikkatli olmalıdır.
Hükümet temel değerlerle çelişen uygulamalara duyarsız değildir. Birinci görev hükümetindir. Devletimizin temel değerlerini koruma konusunda birinci görev hükümetindir. Hükümet bu konuda tavizsiz taraf olduğu için hükümete bağlı kurumların da taraf olmaları eşyanın tabiatıdır.
Bunun dışındaki arayışların ülkemize ve milletimize ne kadar zarar verdiği geçmişte acı bir şekilde tecrübe edilmiştir. Cumhuriyetimiz ve demokrasimiz hepimiz için geri döndürülemez bir kazanımdır.
Bugün devletimizin temel niteliklerini koruma konusunda hepimiz el ve
gönül birliği içinde geleceğe nasıl daha güçlü yürürüz bunun mücadelesini
vermeliyiz. Enerjimizi iç tartışmalarla tüketmek yerine, ülkemizi küresel
rekabete daha güçlü hale getirmeye ve milletimizin refah ve mutluluğunu artırmaya sarf etmeliyiz.
Bu bağlamda, bazı iyi niyetli olmayanların hükümetimiz ile Türk Silahlı
Kuvvetlerimizi karşı karşıya getirme çabalarını da boşa çıkarmalıyız. Türkiye'nin uluslararası toplumda itibarını zedeleyen, çağdaş dünyadaki konumuna zarar veren, Türk ekonomisinin istikrarını tehdit eden, demokrasiye aykırı, Türk Milleti'nin vicdanında yara açan davranışlardan tüm sorumluluk sahiplerinin kaçınması gereklidir. Güven ve istikrarı zedeleyenler, ülkemizin ve milletimizin ali menfaatleri bakımından doğuracağı olumsuz sonuçların sorumluluğunu da yükleneceklerini bilmelidirler.
Bazı çevrelerin, hükümetimizle silahlı kuvvetleri karşı karşıya getirme çabalarını boşa çıkartmalıyız. Başbakan ile Genelkurmay Başkanı faydalı ve yararlı bir telefon görüşmesi yapmışlardır."