BIST 9.689
DOLAR 32,49
EURO 34,77
ALTIN 2.423,54
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan'dan PKK ve Cemaat açıklaması

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fethullah Gülen'e isim vermeden zehir zemberek sözlerle yüklendi.

Abone ol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Türkiye Tarım ve Kırsal Kalkınma Hamlesi Proje' uygulamaları tanıtım programına konuştu.

Erdoğan, "Bölücü terörden paralel ihanet çetesine, tehditlerle karşı karşıyayız" dedi.

Erdoğan isim vermeden Fethullah Gülen'e çok sert sözlerle yüklendi: "Bu vatanın ekmeğini yiyip, suyunu içip, bu ülkenin imkanlarıyla okuyup bir yere gelenlerin, milletten topladıklarıyla semirenlerin, yurtdışındaki sırça köşklerinde ihanet çeteleri kurup, Türkiye'yi sırtından hançerlemesine asla göz yummayacağız."

CEK, CAK İLE KONUŞMAYI SEVMEM

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ben pek cek, cak ile konuşmayı sevmem. Yaptıklarımızla konuşmayı severim. Hiç bir zaman temel atma törenlerine fevkalade projeler dışında gitmemişimdir. Sadece açılışlara giderim. İş bitecek buyurun diyeceğiz orada olacağız" dedi.

3 MİLYAR 700 MİLYON TL KIRSAL KALKINMA DESTEĞİ

3 milyar 700 milyon TL kırsal kalkınma desteği yapıldığına dikkat çeken Erdoğan, "Kırsal kalkınma ve desteği kapsamında bugüne kadar üreticilerimize aktarılan kaynak bugünkü rakam ile söylüyorum. 3 milyar 700 milyon lirayı buluyor. Bu kaynak ile tam 13 bin 308 projeye destek sağlandı. Bu destek ile hayata geçirilen yatırım tutarı ise 7 buçuk milyar lira. Bunlar hayali değil uygulanan rakamlar" diye konuştu.

TOPLULAŞTIRMAYI NE KADAR BAŞARABİLİRSEK VERİMİ O KADAR ARTIRIRIZ

2005 yılında çıkardıkları kanunla tarım topraklarının korunmasının ve amaç dışı kullanılmasının önlenmesini sağladıklarını dile getiren Erdoğan, 2014 yılında çıkarılan kanunla da tarım sektörünün kanayan yarası olan arazilerin miras yoluyla bölünerek verimsiz hale getirilmesinin önüne geçtiklerini ifade etti.

Erdoğan, geçmişte bu şekilde bölünmüş arazileri üretime kazandırmak için de önemli bir adım atıldığını, arazi toplulaştırılması çalışmasıyla 12 yılda 4,5 milyon hektar arazinin tarımın hizmetine sunulduğunu kaydederek, "Hedefimiz 2023 yılına kadar 14 milyon hektar arazide toplulaştırma işlemini tamamlamak. Çünkü bizim bu noktada verime, verimliliğe ihtiyacımız var. Toplulaştırmayı ne kadar başarabilirsek verimi de o kadar artırırız. Bizim verim ekonomisine ihtiyacımız var. Böylece bilhassa sulanabilir nitelikteki 8,5 milyon hektar araziyi tamamen modern tarım teknikleriyle işlenir hale getirip ekonomimize kazandırmak istiyoruz" diye konuştu.

Tarım envanterini çıkararak havzalara göre üretim ve destekleme modeli oluşturduklarını anlatan Erdoğan, sahada görev yapan 10 bin ziraat mühendisi ve veteriner hekimle Türkiye'nin her yerinden tarım bilgilerinin toplandığını, istatistik tutulduğunu söyledi.

Bununla birlikte uydu görüntüleri aracılığıyla 32,5 milyon tarım arazisinin tamamına parsel bazında kimlik numarası verildiğini belirten Erdoğan, böylece ne yapılacağının bilinerek tarım politikalarının yönlendirildiğini vurguladı.

TÜRKİYE TOHUM İHRAÇATÇISI OLDU

Tohumculuk alanında 12 yılda gelinen yerin dahi başlı başına bir başarı hikayesi olduğunun altını çizen Erdoğan, "Bu alanda yürütülen çalışmalar sayesinde ülkemizin yıllık tohumu 145 bin tondan 776 bin tona çıkarıldı. Tohum ithal eden Türkiye, bugün artık önemli tohum ihracatçılarından biri haline geldi. Kurduğumuz Tohum Gen Bankasıyla bu konudaki varlığımızı koruma altına aldık. Daha yapacağımız çok şeyler var" ifadesini kullandı.

Hayvancılık alanında da ciddi reformlar gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, 2002 yılında sadece 83 milyon lira olan hayvancılık desteğinin her yıl artarak 2015 yılı için 3 milyar liraya kadar yükseldiğini söyledi.

Erdoğan, 12 yıl önce işbaşına geldiklerinde küçükbaş ve büyükbaş hayvan ithal edildiğini hatırlatarak, bunu bir destekleme kapsamı alanı içine aldıklarını, alanı genişleterek süt, kırmızı et, tavuk eti ve yumurta üretiminde çok büyük artışlar sağladıklarını dile getirdi.

"Çabalar neticesinde bugün Türkiye tarımsal üretimde Avrupa'da ilk sırada, dünyada da 7'nci sırada yer alıyor" diyen Erdoğan, bu istatistikleri bütün dünyanın kabul ettiğini aktardı.

2002'de 23,7 milyar dolar olan tarımsal milli gelirin 2014 yılı itibarıyla 61 milyar dolara ulaştığı bilgisini veren Erdoğan, "Bakın nereden nereye. Bu rakamla Fransa, İtalya, İspanya gibi tarım alanında iddialı olduğunu söyleyen Avrupa ülkelerinin tamamını geride bıraktık'' dedi.

BU TOPRAKLARI HİÇBİR HAİNİN KİRLETMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ

Bunun bir aşk, sevda, dert meselesi olduğunu ifade eden Erdoğan, "Sizler gibi toprağa sevdası olan, toprağa aşkı olan, dertlisi olan kardeşlerimizle hamdolsun buralara geldik. Yeter mi, yetmez. Daha çok yapacağız. Tarımsal ihracatımız 12 yıllık dönemde yaklaşık 4 milyar dolardan 18 milyar dolara yükseldi. 2023 yılında tarımsal milli gelirimizi 150 milyar dolara, ihracatımızı da 40 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. İnşallah sizlerle birlikte bu hedeflere ulaşacağız" diye konuştu.

Konu tarım, toprak olunca rahmeti Aşık Veysel'i anmadan geçmenin olmayacağını belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ne diyor Aşık Veysel; 'Dost dost diye nicesine sarıldım. Benim sadık yarim kara topraktır. Beyhude dolandım, boşa yoruldum. Benim sadık yarim kara topraktır. Nice güzellere bağlandım kaldım. Ne bir vefa gördüm, ne fayda buldum. Her tür isteğim topraktan aldım. Benim sadık yarim kara topraktır'. Evet, gerçekten sadık yarimiz toprağa iyi sahip çıkmalıyız. Topraktan geldik, toprağa döneceğiz. Bu kadar bir sadık yar. Bu topraklar sadece buğday, sebze, meyve vermekle, hayvanlarımızın yemini sağlamakla kalmıyor. Aynı zamanda bize yurt oluyor, aynı zamanda bize vatan oluyor."

Vatansız insanın köksüz insan olduğunu ifade eden Erdoğan, "Köksüz insan da rüzgarın önünde savrulan yaprak misali nereye gideceği, nereye varacağı, nerede çürüyeceği belli olmayan varlığa dönüşür. Türkiye bizim vatanımız. Taşıyla, toprağıyla, kurduyla, kuşuyla, baharıyla, kışıyla yani her şeyiyle bu topraklar bizim ezeli ve ebedi toprağımız, vatanımız. Vatanımıza sahip çıkacağız. Bu toprakların hiçbir örgüt tarafından, hiçbir hain tarafından kirletilmesine izin vermeyeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ne diyor Mehmet Akif; 'Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı! Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı. Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı'. Bastığımız yer evet, topraktır ama her karışı aziz şehitlerimizin kanlarıyla sulanmış mübarek bir topraktır. Bu cennet vatanı, bu mübarek toprakların üzerinde bin yıldır kardeşçe yaşayan vatandaşlarımızı bölmek isteyenlere asla izin vermeyeceğiz" ifadesini kullandı.

1915 OLAYLARIYLA İLGİLİ KARARLAR

Türkiye'yi Avrupa Birliği'nin meclislerinde Amerika'daki senatoda, parlamentolarda arkasından vurma gayreti içerisinde olanlara göz yummayacaklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu millet kendi kaderini, kendi parlamentosunda milli iradesiyle belirleyen bir millettir. Bizim kaderimize farklı parlamentolardan hükmetmek isteyenlere evelallah bu parlamento, bugüne kadar cevap vermediği gibi bundan sonra da onların beklediği istikamette hiçbir zaman beklentilerine aynı şekilde cevap vermeyecek, tam aksi cevabı verecektir. Bin yıldır bu coğrafyayı bize vatan yapmamak için başvurmadık yol, gerçekleştirmedik zulüm bırakmayanların dümen suyuna girmiş olanları, bu topraklar kabul etmez. Yaşarken de kabul etmez, öldükten sonra da kabul etmez. Onun için toprakları nasıl bütünleştiriyorsak, toplulaştırıyorsak bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, hep beraber Türkiye olacağız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toprağın, coğrafyanın hafızasının insanınkinden daha güçlü olduğuna işaret ederek, kendisini seven, kendisine hizmet edeni ödüllendiren bu toprakların, kendisini satanın cezasını da mutlaka vereceğini kaydetti.

PKK VE CEMAAT TEHDİT

"Siz dere yatağına ev yaparsanız, tabiat gelir sizden hakkını alır" sözünü anımsatan Erdoğan, "Çünkü siz oraya ev yapmakla tabiatın hakkını gasp ediyorsunuz. Bu ülkenin geleceğinin önüne set çekmek isteyenden, bu millete tuzak kurandan da bu coğrafya hakkını söke söke alır" dedi.

Erdoğan, "Beni en iyi toprağın evladı olan sizlerin anlayacağını bildiğim için burada sizlerle dertleştim, dertleşiyorum" diyerek, şunları kaydetti:

"Biz bu ülkeye insanıyla ve toprağıyla sevdalıyız. İşte bu sevdayla yaklaşık 13 yıldır gece gündüz milletimize hizmet ettik. Türkiye'yi bölgesinde ve dünyada güçlü, itibarlı, kalkınmış, refah içinde bir ülke haline getirmek için içeride ve dışarıda herkesle mücadele ettik. Milletimiz, bu mücadelemizde hep yanımızda oldu. Bugün Türkiye, kritik bir dönemin eşiğinde bulunuyor. Bölücü terörden, paralel ihanet çetesine kadar pek çok tehditle karşı karşıyayız. Türkiye'nin bölgesindeki kardeşleriyle kucaklaşmasından rahatsız olanlar, bunu hazmedemeyenler çevremizi adeta bir ateş çemberiyle kuşattı. Biz neyin, niçin olduğunu gayet iyi biliyoruz. Bunların arkasında kimlerin olduğunu, hangi hesapları güttüklerini de çok iyi biliyoruz. La galibe illallah, nedir anlamı? Allah'tan başka galip yoktur. Bütün hesapların üzerinde bir hesap vardır, onu da ancak Allah bilir."

Çalışıp, mücadele edeceklerini ve durmadan, duraksamadan doğru bildikleri yolda ilerleyeceklerini dile getiren Erdoğan, üzerilerine düşenleri yapıp, sonra da tevekkül edeceklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını ''İnandığım için, üstün olduğumuz için müjdesinin gerçekleşeceği günün yakın olduğunu biliyorum. 78 milyon insanımızın her biriyle birlikte en çok da sizlerle birlikte bize müjdelenen zafere yürümeyi sürdüreceğiz" diyerek tamamladı.