BIST 9.080
DOLAR 32,37
EURO 34,95
ALTIN 2.325,24

Çok da tınnn..

“Sanki sokağa coplanmadan, küfür yemeden çıktık da, sanki grev vb. özlük haklarımızı dile getirdiğimizde işten atılmadık da,

“Sanki sokağa coplanmadan, küfür yemeden çıktık da, sanki grev vb. özlük haklarımızı dile getirdiğimizde işten atılmadık da,

Sanki dilimizi, cinsiyetimizi, düşüncemizi, dinimizi veya dinsizliğimizi yaşamaya çalıştığımızda katledilmedik de,

Sanki ‘parasız eğitim’ dediğimiz için onlarca yıl hapse atılmadık da, sanki doğru düzgün haber yaptığımız için işten atılmadık da,

Sanki halk için sanat yapıyorum dediğimizde linç edilmedik de,

Emperyalizm defolsun dediğimiz için işkencelerden geçirilmedik de ve sanki ‘Biz insan olmak istiyoruz’ dedik diye fişlenmedik de, bize ‘Neden hackliyorsunuz?’ diye soruyorlar.

Bize hack’ten başka yol mu bıraktılar?”

İşte Redhack’cilerin, neden hacklediklerinin cevabı.

Şöyle bir düşünelim:

Akademisyenler hapiste.

Sendika yöneticileri hapiste.

Gazeteciler hapiste.

Üniversiteliler hapiste.

Liseliler hapiste.

Ortaokullular bile hapiste.

İşten atılanlar, yerlerde sürülenler, biber gazı ölümleri, kayıplar, gözaltında ölümler.

Nedir suçları çoğunun?

Mutlak otoriteye karşı gelmek, terör eylemleri, ya yataklık ya yorganlık muhabbeti. İş istemek, aş istemek, sağlık istemek, eğitim istemek, hak, hukuk, insanca yaşam istemek. İnsanlık onuru istemek..

Türk Dil Kurumu’na göre terör ne demek?

Yıldırma, cana kıyma ve malı yakıp yıkma, korkutma, tedhiş.

Redhack ne yaptı? Silah alıp çocukları mı vurdu, veya sivilleri mi katletti? Kime işkence yaptı, yerlerde sürükledi, hangi astım hastasına biber gazı sıktı?

Mayın döşedi de biz mi duymadık?

Ya da roket atarla mı vurdu lojmanları?

Hayır bunların hiç birini yapmadı. Kimin malını yaktı, yıktı?

Kimin arabasını ateşe verdi?

Kimsenin.

Fakat, devlet kurumlarını hackledi ve şeffaf bir devletin, şeffaf olmayan bilgilerini ele geçirdi. Sanal bir gruptan, sanal bir örgüte dönüştü. Ve bu örgüt devlet otoritesini zaafa uğratacağı düşüncesi ile tehlikeli görülerek “terör örgütü” ilan edildi.

Cümleten hayırlı olsun.

Artık bizim de bir sanal bir terör örgütümüz var.

Hükümet Redhack’i bitirme konusunda kararlı, belli ki sırlar önemli.

Merak içinde olacakları izleyeceğiz hepimiz. Zira, bir zamanlar üç-beş çapulcu denilen PKK 30 yıldır yok edilemediği gibi, dağdaki teröristler etten, kemikten, açık seçik ortada olmalarına, katırlarla dağlarda dolaşmalarına rağmen, devlet, en gelişmiş teknoloji ve uluslar arası destekle terör örgütünü bir türlü bitiremedi. Şimdi Redhack içinde yine aynı lafları duyuyoruz. 3-5 çocuk denildi, çocuklar tutuklandı.

Ya gerçekler?

Belli ki, bu Redhack üyesi baylar, bayanlar çocuk değiller. Saldırıları ve elde ettikleri bilgiler sistemli. Nereye, ne zaman, ne için saldırdıkları planlı. Hedefleri net. Arkalarında çok ciddi bir destek var: Anonymous. Ve sırlarla dolu devlet bilgilerini adeta, kendi hard disklerine yedekliyorlar.

Bununla da bitmiyor, Redhack halk arasında ciddi bir sempati topluyor. Bir şekilde canı yanan insanlar, aileleri, bu “terörist”leri Robin Hood gibi görmeye başladılar. Redhack onlar için bir “öç alma hareketine” dönüşmüş durumda. Sloganlaşma başladı bile: “Klavyeni al gel!”

Devlet kurumları ve Ak Parti için belli ki, Redhack sorun olacak. Türkiye içindeki elemanlarını bulup tutuklasalar bile, yurt dışı bağlantılar saldırılara devam edecektir.

Nitekim, bu adamlar kendilerinden o kadar eminler ki, kendilerine karşı yaptırımlara cevapları “#coktatinn”.

 

twitter.com/brscck