Başbakan dershaneleri zaten kapatmış!
Başbakan Erdoğan, dün akşam camianın içinde kendini samimiyetle seven binlerce gönül erini bir çırpıda "karşı taraf" ilan ederken, onların gönüllerinde açtığı yarayı hiç mi hesap etmedi?
Hükümet dershanelerin
"dönüştürülmesiyle" eğitimde bir sıçrama yapacağına inanıyor. En
azında Başbakan'ın dünkü söylemleri bu
yönde.
Eğitim gibi sorunlu bir alanda meseleyi
sebeplerle değil de sonuçlarla çözmeye çalışmak bizi nerelere
sıçratacak hep beraber göreceğiz.
Hükümetin dershaneleri dönüştürme
kararı, Başbakan'ın son açıklamalarıyla muhtevayı aşan bir dönüşüme
neden olacak.
Dershaneler meselesinin, dershanenin ötesinde
bir anlamı olduğu aşikar.
Başbakan da konuyla ilgili ikna edici bir açıklama yapmadı. Eğitim sistemiyle ilgili köklü bir reform yapmadıkça ve dönüşüme dershanelerden başladıkça da bu çaba ikna edici olmayacak.
Başbakan da konuyla ilgili ikna edici bir açıklama yapmadı. Eğitim sistemiyle ilgili köklü bir reform yapmadıkça ve dönüşüme dershanelerden başladıkça da bu çaba ikna edici olmayacak.
Başbakan'dan ikna edici bir açıklama
gelmediği gibi yine kendinden hariç kim varsa açığa
düşürdü.
Oysa aynı gün "dershaneler konusu paydaşlarla konuşulup yeniden düzenlenecek" açıklamaları gelmişti.
Oysa aynı gün "dershaneler konusu paydaşlarla konuşulup yeniden düzenlenecek" açıklamaları gelmişti.
N'oldu? Hepsi yalan
oldu.
Zaten gönül kırgınlıkları olan cemaat
bir de "karşı taraf" ilan edilmesiyle tam anlamıyla bir
"gönül yarası" yaşıyor.
Başbakan'ın deyimiyle "karşı
taraf"ın eli kalem tutan yazarları, çizerleri konuyla
ilgili teknik, siyasi, toplumsal her türlü kelamı
ettiler.
Oysa bir de kelamını içinde saklayanlar var...
Ne geleneksel medyada ne de sosyal medyada görünürlüğü olmayan "hizmet erleri" var.
Oysa bir de kelamını içinde saklayanlar var...
Ne geleneksel medyada ne de sosyal medyada görünürlüğü olmayan "hizmet erleri" var.
Bu insanlar bütün rantlardan uzak,
samimiyetle inandıkları yolda koşturan insanlar. Hiç bir
şey yapamasalar ellerini semaya kaldırıp dualara
sığınıyorlar.
AK Parti- cemaat kavgası çok da umurlarında
değil. Onlar davalarıyla ilgileniyorlar.
Üstelik bir çoğu da Tayyip Erdoğan'ı seven
insanlar.
Eğitimdi, cemaatti, partiydi hepsini bir
tarafa bırakıyorum.
Başbakan Erdoğan, dün akşam camianın içinde kendini samimiyetle seven binlerce gönül erini bir çırpıda "karşı taraf" ilan ederken, onların gönüllerinde açtığı yarayı hiç mi hesap etmedi?
Yoksa umurunda mı değil?
Başbakan Erdoğan, dün akşam camianın içinde kendini samimiyetle seven binlerce gönül erini bir çırpıda "karşı taraf" ilan ederken, onların gönüllerinde açtığı yarayı hiç mi hesap etmedi?
Yoksa umurunda mı değil?
Referandum sürecinde bu insanlar kapı kapı
dolaşıp doğru bildiklerini anlattılar. Yurtdışından ülkeye adeta
akın ettiler. Adam sendecilik yapmadı hiçbirisi.
Şimdi hepsi şaşkın.
"Ne zaman doğrularımızın yönü ayrıştı, biz ne ara karşı taraf olduk?" diyorlar.
"Ne zaman doğrularımızın yönü ayrıştı, biz ne ara karşı taraf olduk?" diyorlar.
"Ama cemaat de ...." diye
başlayan cümleler kurmayın. Benim kastım cemaatin içinde
tüm hesaplardan uzak, samimiyet ve Allah rızası için çalışan
insanlar.
Erdoğan bu defa "son noktayı koyarken" sadece
hükümetten açıklama yapan diğer isimleri değil, bu
insanların kendisine olan inancını da açığa
düşürdü.
Dün akşamki konuşma gösterdi ki
"Başbakan dershaneleri çoktan kapatmış da haberimiz
yokmuş."
Dershaneler kapanabilir de, bu
saatten sonra "karşı tarafın" gönül yaraları o kadar kolay
kapanmaz...