Tarihi ve doğal güzellikleriyle adeta cennetten bir köşe olan Türkiye'nin tatil merkezleri yerli ve yabancı turistleri ağırlıyor. ÇANAKKALE Tarihin kanla yazıldığı topraklar, aradan geçen 96 yıla rağmen Türkiye'nin tarihine ışık tutmaya devam ederken Gelibolu Yarımadası'nı ziyaret edenler, şehitlerin aziz hatırası önünde gözyaşlarını tutamıyor. Buram buram tarih kokan Gökçeada ise, Rum evleri, tarihi yapıları yerli ve yabancı turistlerin durağı oluyor. Özellikle Bulgar, alman ve Rus sörfçüler ise adanın sahillerini tercih ediyor. Mitolojik Troia Savaşları'nın yaşandığı Troia antik kenti, Çanakkale kent merkezine yaklaşık 30 kilometre uzaklıkta. Savaşta hile olarak kullanılan ''tahta at''ın maketi, Amfı tiyatro, antik kenti çevreleyen sur duvarları ile bölgedeki kazılardan çıkan bazı malzemeler ziyaretler sırasında görülebilir. Asya ve Avrupa kıtalarını birbirinden ayıran Çanakkale Boğazı’nın her iki yanına kurulan Çanakkale ve yöresi, yakın ve uzak tarihe tanıklık ediyor. antik dönemde, ''Dardanelles'' olarak anılan ve 671 kilometrelik kıyı şeridiyle yerli ve yabancı turistlerin her dönem ilgi gösterdiği Çanakkale, çevresinde barındırdığı güzelliklerin yanı sıra kent merkezinin hareketliliğiyle de dikkati çekiyor. NEVŞEHİR Türkiye’nin peribacaları ve kayadan oyma butik otelleri ile ünlü önemli turizm merkezlerinden olan Kapadokya, her mevsim tatil yapmak isteyenler için ideal bir merkez konumunda Türkiye’de sadece Kapadokya bölgesinde yapılan balon turları ile vadi yürüyüşleri de alternatif bir tatil keyfi sunuyor. KAYSERİ Kayseri’nin Yahyalı ilçesinde yer alan dünyanın en yüksek ikinci şelalesi olarak bilinen Kapuzbaşı Şelalesi, görenleri adeta büyülüyor. Bölgede bulunan otel ve pansiyonlar bu eşsiz güzelliğe birkaç gün ayırmak isteyenlere dört mevsim tatil yapma imkanı sunuyor. Erciyes dağının eteklerinde yer alan Sultan Sazlığı Milli Parkı, kuş sesleri içerisinde piknik yapmak isteyenleri bekliyor. BURSA “Evliyalar Şehri” Bursa, tarih kokan mekanları ve tabiatın tüm renkleriyle “tüm zamanların en güzel şehri” unvanı ile gözde illerin başında yer alıyor. Tarihi Kozahan Ulu Camii Tophane Meydanı Emir Sultan Camii Yeşil türbe ADANA Kebabıyla ünlü Adana'yı tatil rotasına eklemek isteyenler için Adana Merkez Sabancı Camisi ile bitişiğindeki Merkez Park ve Seyhan Baraj Gölü'nün izlenebildiği Adnan Menderes Bulvarı, görülmesi gereken mekanlar arasında yer alıyor. Anavarza Antik Kenti, Adana’nın Kozan ilçesine bağlı Dilekkaya Köyü ile iç içe. Antik kentin millattan önce 1. yüzyılda bir Roma kentleşme merkezi olarak kurulduğu sanılıyor. Anavarza Kalesi ise oldukça dik ve taşlı çıkılabilen 200 metre yüksekliğindeki bir tepede bulunuyor. TAŞ KÖPRÜ ZONGULDAK 32 Maden ocaklarıyla ünlü Zonguldak'ta kömür üretimi nedeniyle ''kara şehir'' imajını, kente yaklaşmaya başladığınız anda silen sık ormanları, büyük şehirlerin gürültüsünden, bina kalabalığından yorulmuş insanlara huzur veriyor. Sık ağaçların arasında akan derelerin akısı ve kuş seslerinin yankılandığı ormanlar, ilgi görüyor. Zonguldak, mağara oluşumu bakımından Türkiye’nin en zengin yörelerinden biri olarak çok sayıda yerli ve yabancı turistin ilgisini çekiyor. Zonguldak-Ankara karayolundaki doğa harikası Gökgöl Mağarası ise akarsuyu, gölü, galerileri, sarkıt ve dikitleri, travertenleri ve milyonlarca yıllık mercan fosilleriyle her yıl çok sayıda turistin ilgisini çekiyor. Damlaların yarattığı mucize ziyaretçileri büyülüyor. BARTIN Bartın yeşilin zümrüt gibi örttüğü dağların denize, denizin de karaya sığındığı koylar ve kumsalların yanı sıra Bartın’ın Amasra ilçesi, sağladığı huzurlu ve doğayla uyumlu ortamla, yakın kentlerden ziyaretçilerin günübirlik ve hafta sonu turlarla ziyaret ettiği yerler arasında ilk sıralarda geliyor. ÇORUM Orta Karadeniz’de bulanan ve önemli geçiş yollarının üzerinde yer alan corum, Hitit devletinin başkenti olan ve bin tanrılı kent olarak bilinen ''Hattusa''yı topraklarında barındırıyor. Hattusa'nın misafirlerini etkileyen ve Hititlerin sanatsal yoğunu gözler onunu seren Yazılıkaya Açık Hava Tapınağı yüksek kayalar arasına gizlenmiş haliyle ziyaretçilerin dikkatini çekiyor. KOCAELİ İstanbul’a yakınlığı, ''doğal liman'' özelliğiyle İzmit Körfezi, orman varlığı, kara, deniz ve demiryolu ulaşımında sağladığı ciddi avantajlar nedeniyle 3 bin yıllık tarihi boyunca önemli cazibe merkezlerinden biri olan Kocaeli, tarihi ve kültürel mekanlarıyla kültür, Karadeniz ve Marmara’ya açılan sahilleriyle yaz, samanlı dağlarının zirvesi Karatepe ile kış, kanyonlar ve doğal parkurlarıyla doğa turizmi açısından önemli merkezler arasında yer alıyor. Başiskele ilçesindeki Aytepe Tabiat Parkı Türkiye’nin en iyi 10 yürüyüş parkuru arasında gösteriliyor. MERSİN Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Mersin, zengin tarihi ve kültürel mirası ile doğal güzellikleri ile de tatilcilere kucak acıyor. Tarsus ilçesindeki şelale de görülmesi gereken yerler arasında yer alıyor. KARABÜK Karabük’ün Safranbolu ilçesi, 18, 19. ve 20. yüzyılda inşa edilmiş yaklaşık 2 bin tarihi evle Türk kent kültürünü günümüze taşıyor. Herhangi bir mimarı plana bağlı kalmaksızın yapılan tarihi Safranbolu evleri, birbirinin önünü kesmeyen yerleşim biçimleriyle ilgi çekiyor. Tropik bölgeler dışında dünyada çok az ormanda görülebilecek kadar çok sayıda ağaç turunu barındıran Karabük’ün Yenice ilçesinin ormanları, ''ağaç müzesi'' görümüyle görenleri cezbediyor. MERSİN Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Mersin, zengin tarihi ve kültürel mirası ile doğal güzelliklerinin yanı sıra tertemiz deniziyle de tatilcilere kucak açıyor. Yaklaşık 9 bin yıllık geçmişe tanıklık eden Mersin, 321 kilometrelik sahil şeridiyle tatilcilere çeşitli güzellikleri de tattırma imkanına sahip. Camiler ve kiliselerin bir arada bulunduğu, farklı dinlerden insanların cenazelerinin yan yana defnedildiği şehir mezarlığıyla Mersin, “Hoşgörü Kenti” unvanını hak ediyor. Zengin içeriği bulunan, hatta birçok eserin yer sıkıntısı dolayısıyla sergilenemediği Kent Müzesi, tarihe tanıklık etmek isteyenler için önemli bir gezi noktası. Tarihi dokuları yerinde görmek isteyenler için de Mezitli ilçesindeki çok sayıda sütunun yüzlerce yıl ayakta kaldığı Soloi Pompeiopolis antik kenti gidilmesi gereken yerlerden. Yazın sıcak merkeze 44 kilometre uzaklıktaki Çağlarca köyü, şelalesi ve alabalık tesisleri serinlemek isteyenlerin gidebileceği mekanların başında geliyor. Özellikle Arap turistlerin tercih ettiği köye gelenler, yörede üretimi yaygınlaşan kiviyi de ağacından kopararak tatma imkanı buluyor. Doğusundan batısına kadar her yeri tarih kokan Mersin'in Tarsus ilçesi “inanç turizmi” açısından önemli bir potansiyeli de bünyesinde barındırıyor. TRABZON Karadeniz bölgesindeki Türkiye'nin cennet köşeleri, yeşilin binbir tonunu barındıran bozulmamış doğasının yanı sıra tarihi mekanları eşsiz güzellikteki yaylalarıyla tatilcileri bekliyor. Maviyle yeşilin mükemmel uyumunu yansıtan Trabzon'da ilk akla gelen mekan dünyaca ünlü Sümela Manastırı. Trabzon'un Maçka ilçesinin Altındere köyü sınırlarındaki Altındere Vadisi'ne hakim Karadağ'ın eteklerindeki sarp bir kayalık üzerinde kurulan Sümela Manastırı, halk arasında “Meryem Ana” olarak anılıyor. Varlığını 13. yüzyıldan itibaren sürdüren manastır, yerli ve yabancı turistlerin ilk ziyaret ettiği mekanların başında yer alıyor. Tarihi evlere sahip olan Trabzon'da Ortahisar Mahallesi, Akçaabat Orta Mahalle gibi mekanlarda, tarihi evlerin günümüze kadar bozulmadan gelen örnekleri ziyaret edilebilir. Tatilini Doğu Karadeniz'in eşsiz doğasında dinlenip aynı zamanda doğa sporlarıyla geçirmek isteyenler için ise dünyaca ünlü Uzungöl eşsiz olanaklar sunuyor. Doğanın tadına varılabilecek ender güzelliklerden Uzungöl, kentin turistlerce en fazla rağbet gören mekanı. Kent merkezine 99, Çaykara ilçesine 19 kilometre uzaklıktaki Uzungöl, heyelan sonucu dere yatağının doğal baraj şeklinde Haldizen Deresi'ni kapatmasıyla oluşmuş. Çevresindeki ladin ormanları ile çekici bir peyzaj sergileyen Uzungöl, yeşili, yöreye uygun tarzda yapılmış eski ahşap evleri, trekking, kuş gözlemciliği, botanik amaçlı turların yanı sıra Şekersu, Demirkapı, Yaylaönü gibi yaylalara geziler düzenleme fırsatı da sağlıyor. Trabzon'un batısındaki Sera Deresi üzerinde, kıyıdan 8 kilometre içeride yer alan Sera Gölü de görülmeye değer güzellikler sergiliyor. Göl üzerinde tekne turları da yapılabiliyor. Kentin tüm ilçelerine bağlı yaylalarda trekking ve cip safari için uygun alanlar bulunuyor. Çeşitli turizm şirketleri, tatilini bu yönde geçirmek isteyenler için tur programları düzenlerken, TEMA Vakfı Temsilciliği ile kentteki dağcılık kulüpleri de her hafta sonu gezi programları organize ediyor. RİZE Doğu Karadeniz'in önemli yayla şehirlerinden olan ve Türkiye'nin en çok yağmur alan ili olma özelliği taşıyan Rize'de rafting, yürüyüş ve dağcılıkla ilgilenenlerle kuş gözlemciliğine meraklı olanlar için birçok alternatif sunuluyor. Fırtına Vadisi, rafting için uygun mekan olarak gösterilirken, Kaçkar Dağları, dağcılıkla ilgilenenlerin tercihleri arasında yer alıyor. Kaçkar Dağlarının zirvesinde bulunan Yedi Göller bölgesindeki buzul gölleri ise tatilcilerin ayrı bir durağı oluyor. İkizdere ilçesine bağlı Anzer Yaylası, muhteşem doğası ve dünyaca ünlü Anzer balının yanı sıra çok sayıda endemik türde çiçeğe ev sahipliği yapıyor. Ayder Yaylası ve çevresindeki birçok yaylayı içine alan 550 hektarlık Kaçkar Milli Parkı ise sadece Doğu Karadeniz'de bulunan dağ horozu ve çengel boynuzlu dağ keçisinin yaşam alanı olma özelliğini taşıyor. Rize, son yıllarda termal turizmle de ön plana çıkıyor. İkizdere ilçesinde bulunan beş yıldızlı termal tesis ve Ayder Yaylasındaki kaplıca tesisleri sağlık turizminin önemli merkezleri arasında gösteriliyor.