Türkiye’nin ilk yerli denizaltısı mavi sulara indi
Abone olBursa’da bir iş adamı tarafından üretilen Türkiye’nin ilk yerli denizaltısı mavi sulara indi. <br/>Bursa’da Türk Denizaltı Sanayi (TURKSUB) ...
Bursa’da bir iş adamı tarafından üretilen Türkiye’nin ilk yerli
denizaltısı mavi sulara indi.
Bursa’da Türk Denizaltı Sanayi (TURKSUB) tarafından üretilen ilk
yerli denizaltının tanıtımı Mudanya’da yapıldı. 10 kişilik bir
ekibin, 2 seneye boyunca üzerinde çalıştığı yüzde yüz yerli
denizaltısını Adrenalin Scuba Doo, mavi sulara indi. Yaklaşık 1
buçuk saat şarjı giden Scuba Doo, denizin 25 metre derinliğine
inebiliyor. 5 ileri ve 2 geri vitese sahip motor olmasına rağmen
firma yetkilileri Scuba Doo’nun hızını gezi maksatlı olduğu için
suyun altında bir dalgıcın hızına göre sabitledi. Yaklaşık 2.5
deniz mili hızla gidebilen Scuba Doo’dan firma günde 3 tane
üretebiliyor. Yurt dışından 20 bin dolara getirilen denizaltının
fiyatı 5 bin dolar olacak. Yurt dışında 20 dakikalık kiralık
ücretinin 79 Euro olduğu öğrenilirken, Türkiye’de ise 30-45 dakika
arasının 100 dolara kiralanması bekleniyor.
"DALIŞ KORKUSUNU GİDERMEK İÇİN BU ÜRÜNÜ GETİRDİK"
Denizaltı ile ilgili bilgiler veren firma sahibi Burçin Doğan, “Bu
dünyada var olan bir cihazdı. Biz bu cihazın Türkiye’de olmadığını
fark ettik, 94 yılında Amerika’da bu cihaz üretilmiş. Fakat Türkiye
pazarına hiç girmemiş. Biz bunu alıp, Türkiye’ye getirmek
istediğimizde çok büyük maliyeti olduğunu hissettik. Biz bunu
kendimiz üretebilir miyiz diye düşündük. Bu cihazı fikir sayesinde
ürettik. Üzerinde 2 yıldır ar-ge çalışmalarımızla birlikte bu
aşamaya kadar geldik. Şuan günde 3 tane üretebilecek kapasitedeyiz.
Dalış turizmine bir alternatif getiririz diye umuyoruz.
Görüştüğümüz yerler var. Bunlar olumlu yaklaşıyor. Biz bu ürünü
dalış korkusunu gidermek için getirdik. Yüzme bilmeyen veya az
yüzebilen insan suyun altına girmekten ürkebiliyor” dedi.
"İKİ PARMAĞI ÇALIŞAN HERKES BU ALETE BİNEBİLİR"
Denizaltının teknik özelliklerinden bahseden Doğan, “Alette omuza
kuru ortam var. Öndeki oksijen tüpünden serbest bir hava akışı
sağlıyor. Sonra bir atmosfer basıncı oluşuyor. İçinde bir elektrik
motorumuz var. Elektrik motorunun çevreye hiçbir zararı yok.
Tamamen kapalıdır. Dümen kanatlarımız ve palamız var. Suyun altında
yatay hareket ettiğimiz gibi yukarı-aşağı hareket edebiliyoruz.
Dalışlarda 5 metre uygun görülüyor. Yoldan geçen adamın deneme
dalışı için 5 metre uygun görülüyor. Bunda da bir denge şamandırası
kullanıyoruz ve alet 5 metrede asılı kalıyor. Suyun üzerine
yükselirken, altına inmesini kesiyoruz. Altında ağırlık merkezi
var. Ağırlık merkezi aşağıya kaçmaya çalışırken, kafanın üzerindeki
oksijen yukarıya çıkmaya çalışıyor. Bu yüzden alet dengede kalıyor.
Serbest hava akışı da var. İçindeki kullanıcı ağzında cihaz olmadan
serbest şekilde nefesini alabiliyor. İki parmağı çalışan herkes bu
alete binebilir” dedi.
(İHA)