Terör, uyuşturucuyla ayakta
Abone olEn büyük sorunlardan biri hızla yayılan "Uyuşturucu bağımlılığı". Oysa uyuşturuya verilen paralar, terör örgütlerine kaynak oluyor. İşte uyuşturucunun kötü etkileri:
Afyonkarahisar Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından, yardımcı
antrenörlere yönelik olarak, "Zararlı Alışkanlıklar ve Madde
Bağımlılığı" konulu bir konferans düzenlendi. Konferansa konuşmacı
olarak katılan Afyonkarahisar İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve
Organize Suçlarla Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Abdullah
Özel, belli bir dozda alınan uyuşturucu maddenin kişinin sinir
sistemi üzerinde etki yaptığını, psikolojik dengenin bozulmasına
neden olduğunu ve ruhsal çöküntüye yol açtığını söyledi.
Uyuşturucunun kanunlar tarafından yasaklanmış bir madde olduğuna
vurgu yapan Özel, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Menfaat çevreleri
için uyuşturucu madde rant sağlar. Uyuşturucu terörizm için finans
kaynağıdır. İnsan vücudu için gerekli olan su, tuz, şeker ve
protein gibi ihtiyaç maddeleri vardır. Bunlar vücuda girdiği zaman,
vücut bunları dışlamaz. Ancak sigara, alkol uyuşturucu maddeler
vücuda girdiği zaman, ilk etapta vücut bunları tanımadığı için
dışlar. Fakat uzun süreli kullanımlarda bağımlılık yapar ve vücut
bunları ister. Bağımlılık yapan maddelerin hepsi uyuşturucu
değildir. Bunların içine sigara, alkol, uyarıcı maddeler de
girmektedir. Kişiler, büyük olabilme ve büyükler sınıfına dahil
olma duygusu ile maddeye alışırlar. Çocuklar büyükleri taklit
etmektedir. Kız çocuklar annenin makyaj malzemelerini, erkek
çocuklar babanın tıraş malzemelerini kullanır. Çocuklarımızı kendi
zararlı alışkanlıklarımıza kesinlikle ortak etmemeliyiz. Çocuğunuz
dolaptan size içki getirmesini veya bakkaldan sigara almasını
istemeyin. Büyüme çağındaki çocuklar, diğer insanlar tarafından
tanınmak, beğenilmek ister. Bu arzular doğrultusunda, kendisine
yakın gördüğü arkadaş gruplarına katılır. Katılmak istediği grup da
uyuşturucu ve buna benzer maddeler kullanıyor olabilir. Zamanla bu
kişi de onlardan biri olma ve onlara dahil olma duygusu içerisinde,
endişelerini aşmak, dünyanın zorluklarına göğüs germe ve kişiliğini
değiştirme gibi nedenlerle bu kötü alışkanlıkları edinebiliyor."
Ailelerin, madde bağımlılığına karşı çocuklarına iyi davranması
gerektiğine dikkat çeken Özel, şunları söyledi: "Uyuşturucu
maddeler, beyin ve sinir sistemi üzerinde büyük tahribat
yapmaktadır. Kişiyi normal yaşam ve davranışlardan uzaklaştırır.
Erken bunama, uykusuzluk, şuur kaybı, sayıklama, saçmalama,
halisünasyon ve hafıza kayıplarına yol açar. Bunların yanında
vücudun bütün organları ve sistemlerinde zarara yol açmaktadır.
Çocuklar normalde hareketlidir. Fakat bu maddeyi kullanmaya
başladığı zaman içine kapanır. Kimseyle görüşmek istemez. Aile içi
sorunlar, ruhsal sorunlar, cinsel sorunlar, uyku sorunları, yasal
sorunlar meydana gelmektedir. Madde bağımlılığında tek kural, buna
hiç başlamamaktır. Çünkü başlandığı zaman bırakılmıyor. Kullanılan
bu maddeler hiçbir zaman bir yabancıdan gelmez. En yakın
arkadaşımızdan gelir. Madde pazarlayan kimse size bunun parasız
olduğunu söyleyecektir. Amaç alıştırmaktır. Bağımlılık aynı zamanda
suçu da getiriyor. Para bulmanız gerekecek. Değerli eşyalarınızı
satar, daha sonra ise para bulamayınca çalmaya başlarsınız. İnsan
yeri geldiğinde bu maddeyi bulmak için vücudunu dahi satar.
Uyuşturucu madde kullananlar, savcıya başvurduğu zaman kendisi
hakkında bir işlem yapılmıyor ve kişi tedavi edilmesi için gerekli
yerlere yönlendiriliyor."