Taşgetiren'den cemaate zehir gibi yazı!
Abone olAhmet Taşgetiren cemaate "Yalnızlaşıyorsunuz" dedi.
Dershane sürecinde cemaate destek veren ancak gerilimin
savaşa dönüşmesi sonrası cemaate yakınlığıyla bilinen Bugün
gazetesindeki yazılarına son veren Ahmet Taşgetiren bugünkü
yazısında cemaati yerden yere vurdu.
Star sindeki yazısında Taşgetiren cemaatin giderek
yalnızlaştığını yaptığı yayınlarla adeta operasyonları kendilerinin
yaptığını itiraf ettiğini söyledi.
Taşgetiren'in hedefinde Zaman yazarları da vardı hatta "The
Cemaat" kitabıyla Nazlı Ilıcak da vardı. Taşgetiren cemaate şöyle
seslendi: "Sevgili arkadaşlar, Yalnızlaşıyorsunuz. İnanın size
Mümtazer Türköne, İhsan Dağı, Şahin Alpay yetmez. “Benim en büyük
şerefim Hocaefendi’nin beni dostluğuna kabul etmesi” diyen Hüseyin
Gülerce’yi “Turfa müneccim” yaftası ile yemeye çalışan Ahmet Turan
Alkan da yetmez. Gülerce’ye, bir dönem genel yayın yönetmenliği
yaptığı gazetede “Turfa müneccim” yaftası yapıştırılmasına göz
yuman “zamane” yayın kadrosu da yetmez."
İnanın “The Cemaat” yazarının transferi de yetmez.
Yalnızlaşıyorsunuz.
ERDOĞAN ALEYHİNE KONUŞTURMAK
İÇİN...
Cemaatin kanallarını da hedefine alan Taşgetiren Erdoğan
aleyhine konukları konuşturmak için uğraştıklarını hatta kendisinin
de başına bunun geldiğini aktardı:
Bir moderatör almış karşısına Ferhat Kentel’i, ya da Yasemin
İnceoğlu’nu... Tayyip Erdoğan aleyhine konuşturmak için, bin
dereden su getirircesine soru üretiyor. Olmuyor kardeşim, olmuyor.
Bu moderatörlük değil, bunu ikinci defa yapamazsınız. Gelmez
insanlar. Ben de yaşardım benzeri durumları geçmişte. Öyle
durumlarda önce soruyu düzeltme gereği duyuyor kendisine saygısı
olan bir kanaat önderi.
EKRANA ÇIKARTACAK ADAM
BULAMIYORUZ
O gün TV’nin genel yayın yönetmeni yana yakıla anlatıyordu:
Ekrana çıkartacak adam bulamıyoruz, diye. Kendinize bakmanız lazım
böyle durumlarda, ne yaptınız da böylesine marjinal hale
geldiniz?
ONLAR HABER DİLİ
Mİ?
Bakın şöyle haber bültenlerinize ya da gazetelerinizin birinci sayfalarına, haber başlıklarına... Onlar haber dili mi Allah aşkına? O haber dilinin, Ergenekon davaları sırasında da problem oluşturduğunu, o davaların sanki “Hizmet camiasının özel ilgisi ile oluşmuş olduğu intibaı verdiğini” özel ortamlarda dile getirmişimdir.
Alın şimdiki haberlerinizi. Şimdi de “yolsuzluk soruşturmaları” sizin özel ilgi alanınıza giriyor. O operasyonları yapan herkesle bir biçimde ilgili olduğunuz algısını, bizzat kendi haber dilinizle oluşturduğunuzun farkında mısınız?
Kim monte olmak ister bu haber diline?
Sevgili arkadaşlar,
İnanın, sizin için, Amerika’dan, Avrupa’dan kimi kuruluşların
Tayyip Erdoğan karşıtlığından yola çıkan ve “Ilımlı
İslam” güzellemesi yapan bildirileri de yetmez. Bu
ülkeler, belki şu an “Siyasal İslam”a karşı sizin
İslam çizginizi tercih ediyor görünürler, ama yarın
“Taliban İslamı”nı da çok rahatça size karşı
kullanabilirler.
TÜSİAD DA KOÇ DA CHP DE
YETMEZ
TÜSİAD’ın muhalefeti de yetmez arkadaşlar sizin için. Bir 28 Şubat iklimi gelir, onların tamamı 28 Şubat iklimine göre kimya değiştirirler. Koç da yetmez, çünkü Koç’un kimyası da farklıdır sizden.
İSLAM'A HİZMET EDEN CEMAATE YAKIŞIR MI?
Sevgili arkadaşlar,
Tayyip Erdoğan’ı yıkmak ne demek, bir sorun kendinize. Hadi Bülent Keneş’in, Mümtazer Türköne’nin dediği gibi bir 28 Şubatçı mantığı üstlenip, “Siyasal İslam” sayalım Ak Parti hareketini. İddianamesine ne yazardınız Başsavcı Abdurrahman Çetinkaya olsanız? “Yukardan aşağı devlet eliyle ülkeyi İslamlaştırma” siyasal İslam’sa siz hangisine karşı çıkardınız? Seçmeli Kur’an dersine mi, Siyer’e mi? 444 ile gelen İHL’lerin orta kısmına mı? Kamuda başörtüsü serbestliğine mi?
Böyle, yerli veya uluslararası odaklara siyasal İslam’ı ihbar
ediyor bir rolde gözükmek İslam’a hizmet için yola çıkan bir
cemaate yakışır mı? O Cemaat’in sade bağlılarının onayını alır
mı?