Milattan önce Orta Asya’ya dayanan Türk tarihinin ve kültürünün bir parçası olan Türk müziği, milenyum çağı olarak adlandırılan dönemde çok az kişi tarafından biliniyor.Türklerin kendi öz kültürüne ait olan dombıra, kopuz, çopo çor, kılkopuz, kam davul ve daha nice otantik Türk enstrümanları unutulmaya yüz tutmuş vaziyette kullanılmayı bekliyor. Kendi tarihinden, kültüründen ve sanat anlayışından uzaklaşmayı reddeden Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü öğrencisi Akdeniz Erbaş ise görenleri kendisine hayran bırakıyor. İnternetten izlediği videolar ile Orta Asya Türk müziği ile tanışan, sonrasında ise maddi zorluklar nedeniyle elektro gitarını satıp dombıra alan Erbaş, şimdilerde yaptığı işler ile adından sıkça söz ettiriyor. Gırtlak müziğinden kam davulu, dombıra, çopo çor ve ağız kopuzuna kadar Türk kültürüne ait birçok enstrümanı yaşatan üniversite öğrencisi Erbaş’ın hedefi ise unutulmaya yüz tutmuş kültürün tekrar gün yüzüne çıkması. Türkoloji bölümünde lisans eğitimi gören Akdeniz Erbaş, Türkiye’de Türklerin en eski müziği olarak nitelendirdiği müzikle ilgilenenlerin çok az olduğundan yakındı. Türkiye’de Orta Asya Türk müziği ile fazla ilgilenen olmaması nedeniyle başlangıçta çok zorlandığını belirten Akdeniz Erbaş, internette dolaşırken bu müziğe denk geldiğini ve genetik kodlarına işlemiş bir şeyler uyandırdığını ifade etti.Sadece Türkiye’de olmamakla birlikte tüm dünyada insanların; içerik açısından zayıf, emek harcanmadan ve kalitesizce üretilen müziklere çok daha fazla ilgi gösterdiğini ifade eden Erbaş, vatandaşların kendi öz müziklerinden uzaklaşmaya başladıklarını dile getirdi.