Modern Hâricîler: Troller

Tehlikenin farkında mısınız bilmiyorum ama günümüz Trolleri geçmişin Hâricîleri olma yolunda çok büyük mesafeler kat ettiler!

Mustafa Sabri Beşer msbeser@internethaber.com

Hâricîlik, İslam toplumu içinden ilk ayrılan ve İslam’a en büyük zararı veren akımlardan birisi. Her ne kadar ilk çıkışlarında ileri sürdükleri fikirler tutarlı gibi görünse de daha sonrasında yüzyıllar boyunca hem İslam’a hem devlete hem de topluma çok büyük zararlar vermişlerdir.

Öyle ki bu fırkanın verdiği zararlar bugün bile etkilerini sürdürmektedir. Günümüzde ise yine bir fırka, daha doğru bir tabirle “güruh” en az Hâricîler kadar topluma, devlete ve fertlere zarar vermekte.

Sözünü ettiğim “güruh” sosyal medyada çöreklenen “troller”.

Hiçbir ahlaki ve etik kaygısı taşımadan hedef gösterilen kişi veya kuruma saldıran bu insanımsı yaratıklar maalesef telafisi mümkün olmayan yaralar açmakta.

Troller; kendinden olmayan, kendi fikirlerine katılmayan, kendi çıkarlarını zedeleyen kişi ve kurumları adeta bir iftira ve demagoji yağmuruna tutarak hayata geldiğine pişman etmekte. Hiçbir ahlaki sınır tanımayan troller hedefteki kişiye ağza alınmayacak kelimelerle hakaretler etmekte, küfürler sıralamakta, tehditler savurmakta.

Aynı anda binlerce belki de yüzbinlerce saldırı altında kalan kişi veya kurum adeta sindirilmekte, itibarsızlaştırılmakta, toplumdan soyutlanacak hale getirilmektedir.

İşin en korkunç tarafı ise trollerin gerek kişiler gerekse kurumlar tarafından bir silah olarak kullanılıyor oluşu.

Sağcısı da solcusu da dinlisi de dinsizi de muhafazakarı da ateisti de CHP si de AK Partisi de bu necis işe bulaşmış durumda maalesef. Hatta öyle ki bu “güruh”u kullanan insanlar bunu kurumsal bir yapı şekline büründürüp faaliyetlerini icra ediyorlar.

Araştırmalarımdan anladığım kadarıyla bu tür yapılar kendilerini ortaya çıkaran yapıya karşı da zamanla mücadele etmeye başlayabiliyorlar.

Türkiye’de trol çalışmalarının başlangıcı FETÖ ile start alıyor. Kaç insanın, kurumun, kanaat önderinin troller aracılığı ile canını yaktılar haddi hesabı yok.

Artık bir sektör haline gelen bu alanda solcusu, sağcısı, siyasetçisi, gazetecisi, partizanı, fanatiği, cemaati, vs. ciddi yatırımlar yapıyorlar.

Futbol dünyasında sıkça rastlayabiliyoruz...

Siyaset dünyasında hemen her alanda rastlıyoruz...

İşi pervasızca o kadar ileri götürebiliyorlar ki kurumsal ekip mantığı ile çalışarak bir başbakanı bile koltuğundan edebiliyorlar.

Tarikat ya da cemaatlerde görüyoruz...

Hocasını, şeyhini putlaştırıp ilahlaştırarak masum Müslümanların akılları ile alay edebiliyorlar. Ya da bir cemaat başka bir cemaate troller aracılığı ile savaş açabiliyor, itibarsızlaştırma saldırısında bulunabiliyor.

Bu örnekleri çoğaltabiliriz…

Troller adeta serseri mayın gibi. Ne zaman, nereye, nasıl, kimin adına saldıracakları belli değil. Para kimin elindeyse, güç kimin elindeyse onun kulu kölesi oluyorlar. Sonra dönüp kendi efendilerini yemeye kalkıyorlar.

Tehlikenin farkında mısınız bilmiyorum ama günümüz Trolleri geçmişin Hâricîleri olma yolunda çok büyük mesafeler kat ettiler!

Hâricîleri İslam toplumundan söküp atmak çok uzun zamana ve çok büyük bedellere yol açtı.

Uzun yıllar süren savaşlarda binlerce insan hayatını kaybetti. Toplumun aldığı yaranın izlerini bugün hala görebilmek mümkün.

Eğer troller hakkında da acilen tedbirler alınmazsa neden oldukları ve olacakları tahribatın tamiri mümkün değil. Devletin ve toplumun ayarları ile oynayan ve gerektiğinde bu ayarları tarumar eden bu “trol güruhu” bu gidişle ortada ne devlet bırakacak ne toplum ne de bir fert.

Normal şartlar altında bir baltaya sap olamayan ama kendilerine verilen imkânlarla adeta bir yok ediciye dönüşen trollerin çok değil birkaç yıl sonra devletin en büyük sorunu haline geleceğini söylemek bir kehanet olmayacaktır.

“Yılanın başını küçükken ezmek gerekir” darb-ı meseli gereğince bu konuda acilen gerekli tedbirler alınmalıdır...

facebook.com/msbeser

twitter.com/msbeser

instagram.com/msbeser