'Kürt Milliyetçileri'ne kapıları kapattı!
Abone olCHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, solda ittifak arayışlarına niçin set çekti? BDP ile neden ittifak istemiyor? İşte gerekçeleri...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Solda ittifak'
arayışlarına 'hayır' diyerek, set çekmesi, bugün gazetelerin
manşetlerine ve birinci sayfalarına oturdu. Özellikle BDP'yi
çağrıştıran sol blok arayışlarına Kemal Kılıçdaroğlu neden 'dur'
dedi?
Bayram vesilesiyle sohbet ettiğimiz bazı Parti Meclisi üyelerinden, CHP içindeki siyasi saikler ve dalgalanmalar konusunda bilgi aldık. Biliyorsunuz; Kılıçdaroğlu, son tasfiye sonrası olanca ağırlığıyla genel başkanlık koltuğuna otursa bile CHP, hâlâ üç parçalı bir siyaset mozaiği çiziyor.
KANATLARIN BASKISI GERİ ADIM ATTIRIYOR
Bir yanda 'Bekle gör' politikası izleyen Baykal cephesi, öte
yanda partinin 'siyasi ikonu' Önder Sav ve ekibi... Parti içinde bu
kanatları dikkate alarak politika yapmak zorunda olan bir genel
başkan... Dolayısıyla, solda ittifak arayışları şu aşamada bu iki
kanadın büyük tepkisini çekiyor. İttifaktan kastedilen BDP olduğu
için her iki muhalif kanat, parti koridorlarında homurdanıyor.
Ancak, bilinenin ya da tahmin edilenin aksine Kılıçdaroğlu, BDP ve
benzeri partilerle ittifakı zaten düşünmüyor. Bu, doğrudan gelen
bir bilgi. Aldığımız bazı kulisler, Kılıçdaroğlu'nun izleyeceği
politika konusunda da fikir veriyor.
TEK SORU TEK CEVAP...
Sordum; "Kemal Kılıçdaroğlu, neden sol ittifaka hayır dedi?"
Cevap; "Aslında Kılıçdaroğlu, böyle bir arayışa karşı. O, önüne tek
başına iktidar hedefi koydu. Genel Başkan'ın bu açıklaması belki şu
şekilde yorumlanabilir: 'CHP, Kürt Milliyetçilerine kapıları
kapattı..."
Evet, aslında Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının şifresi bu
sözlerde yatıyor. Kılıçdaroğlu, SHP'deki kötü deneyimin bir daha
yaşanmamasını istiyor. SHP dönemindeki açılımları ve bir çok
yaklaşımı desteklemekle beraber, benzer bir siyasi vakanın meydana
gelmemesi için azami çaba sarfediyor.
'HEP MACERASI'NIN TEKRARI İSTENMİYOR
Ayrıca, 1990'lı yılların ilk yarısında SHP'nin içinden çıkarak Halkın Emek Partisi'ni kuran 7 milletvekili ile BDP'nin şu andaki 20 milletvekilinin 'siyasi serencamları' bir ve aynı değil... O yıllarda Kürt siyasetçilerin yolu sosyal demokratlarla birleşmişti. Siyasi konjonktür farklıydı. Kürt siyasetçilerin artık kendi partileri var. Kendileri, "Türkiye partisiyiz" dese bile, BDP bir Kürt partisi. Kimse bu gerçeği inkâr edemiyor. Sözün özü, bayram kulislerinden anladığım, BDP'nin de buna ihtiyacı yok, CHP'nin de... Ama şu cümle önemli: "Kürt Milliyetçilerine CHP'de kapılar kapalı..."
MHP'LİLER BAYKAL'I ÖZLÜYOR!
Sol ittifak arayışının merkezine BDP'nin konulması, MHP Genel Merkezi'nde de kaşların yukarı kalkmasına sebep olmuş. Biraz da, telefonla MHP kulislerini yokladım. Devlet Bahçeli, Kılıçdaroğlu'nun Paris gezisinde, Ahmet Kaya ile Yılmaz Güney'in mezarlarını ziyaret etmesine çok sert tepki göstermişti. Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığa seçilmesinden bu yana ilk kez, MHP Lideri, bu denli sert bir çıkış yapmıştı CHP Lideri'ne...
Yoruma girmeyeyim. Aldığım bilgi ve izlenimleri aktarayım. MHP, yeni dönemde CHP'nin Kürtçü bir çizgiye savrulabileceği endişesi taşıyor. AK Parti'nin 'Kürt Açılımı' projesine başka bir minvalden destek verebileceğini tahmin ediyor. O bakımdan, açık söyleyeyim MHP'liler Deniz Baykal'ın o koltuktan ayrılmasına üzülmüş gibiler. Alenen söyleyen de var, "Deniz Baykal'ın çizgisi bizim için daha makbûldü" diye. Anlayacağınız, MHP CHP'nin çizgi değiştirmesini istemiyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP ile MHP'yi daha aylar önce "Ruh ikizleri"ne benzetmişti. Son kavga gösteriyor ki, bu benzetmenin de raf ömrü dolmuş.