Karayılan emrediyor Roj uyguluyor

Vatan Gazetesi'nden Değer Akal'ın haberine göre Danimarka, somut kanıt olmadığı gerekçesiyle Roj TV'ye karşı harekete geçmezken, Almanya tarafından yürütülen "çok gizli" soruşturma, PKK-Roj TV bağlantısını şüpheye yer vermeyecek şekilde kanıtladı.

Şöyle ki... Almanya İçişleri Bakanlığı, 6 Eylül'de Türkçe yayımlanan günlük gazete Özgür Politika ile Mezopotamya Haber Ajansı'nın (MHP) yayınını, "PKK örgütlenmesinin bir parçası olduğu kanıtlanmıştır" gerekçesiyle durdurdu. İçişleri Bakanlığı "durdurma" kararını, yürüttüğü "çok gizli soruşturma" kapsamında aldı. Soruşturma kapsamında, terör örgütü liderlerinin "telefon dinleme kayıtlarını" takibe alındı. Ve bu takipte, Özgür Politika, Mezopotamya Haber Ajansı'nın yanı sıra Roj TV'de Almanya İçişleri Bakanlığı'na takıldı.

Roj TV'nin de PKK liderlerinden verilen talimatlarla yayın yaptığı ortaya konuldu.

Soruşturmada, terör örgütünün üç yayın organı ile bağlantısının ortaya çıkmaması için görüşmelerini şifreli yürütüldüğü de ortaya çıktı. Özgür Politika için "günlük", MHA için "ajans", Roj-TV (Eski Med TV, sonra da Medya TV) için de "görsel" şifrelerini kullandığı tespit edildi. Örgütün diğer yayın ve propaganda kuruluşları olarak da Welat ve rojonline tanımlanıyor.

İşte kanıt konuşmalar

Bu yılın Haziran ayına ait gizli bir telefon kaydında, PKK'nin devamı Kongra Gel yöneticilerinden Murat Karayılan ile MHAdaki" gazeteci" İsmet Kayhan arasında, HADEP'li Hikmet Fidan suikastine ilişkin olarak şu çarpıcı diyalog yer alıyor:

- Murat Karayılan: Bu konu ile ilgili ilave bilgi gelirse bize gönderirsiniz. Anlaşıldı mı?

- (Gazeteci) İsmet Kayhan: Evet, emriniz olur.

- Murat Karayılan: Ancak "çarpıtılma" konusuna fazla önem verip oyalanmamanız gerekir. Bunlar bencil bir grup. Bunlar çete. Sırf kendi çıkarlarını sağlamak istiyorlar.

- Kayhan: Dilerseniz, yoldaş, bugün yayınlamayız.

- Karayılan: Hayır. Buna gerek yok. Sırf bilginiz olsun yeter.

- Kayhan: Ya, aslında basınımız ve televizyonumuz haberi verdi.

- Karayılan: Hayır. Buna gerek yok. Bilginiz olsun yeter.

"Televizyonumuz"

Kayhan, bu görüşmeden yaklaşık bir ay sonra, Türk basınında çıkan haberler üzerine bir kez daha Karayılan ile görüşmek üzere telefon bağlantısı kuruyor. Türk basınında çıkan haberler, Fidan'ın öldürülmesiyle PKK'yı sorumlu tutuyor.

Kayhan, telefonda görüştüğü Kongra Gel yetkilisine, Türk basınında çıkan bu haberler konusunda kendilerinin ne yazması gerektiğini Karayılan'a sormak istediğini iletiyor. Kayhan," Yoldaş Zübeyir Aydar bir ay önce olayla 'bizim' bağlantımız olmadığı demecini vermişti. Ancak günlerdir bununla ilgili haberler yapılıyor " diyor. Alman İçişleri Bakanlığı'ndan üst düzey yetkiliye göre, Kayhan'ın görüşmelerinde kullandığı " biz " ve " televizyonumuz " sözcüğü dikkat çekici.

Alman yetkililere göre, PKK'nin devamı Kongra Gel, yayın ve propanda kuruluşlarını aynı zamanda örgüt üyelerinin buluşma, bağlantı ve bilgi aktarımı için de kullanıyor.

Aydar'dan talimat

Kaydedilen bir başka gizli telefon görüşmesi, terör örgütü yöneticilerinden Zübeyir Aydar'ın Özgür Politika ve MHAya Haziran ayında verdiği demece ilişkin. Aydar, Fidan suikastına ilişkin demecinin yazılması talimatını verirken, bunun MHA tarafından telefonla istenmiş olduğu şeklinde yazılmasını istiyor.

Vizyonu PKK belirliyor

Almanya'nın yürüttüğü soruşturmaya göre, PKK'ya bağlı Kürdistan Demokratik Halk Birliği, (YDK) 2004 yılı Haziran ayında yaptığı toplantıda örgütün günlük gazete, ajans ve televizyonuna dönelik 6 maddeden oluşan bir eylem planı kabul etti. Bunlar özetle şöyle sıralandı:

- Günlük gazetede "demokrasi" söylemini öne çıkarılması.

- Kritik haberlere yer verilerek kamuoyu üzerinde etkinin artırılması.

- Örgüt yapılanmasındaki hücrelerin abone çalışmalarını güçlendirmesi.

- Ayda bir yayıncılarla ortak toplantı yapılması.

- Muhabir ağının genişletilmesi, yayın organları arasında işbirliği yapılması.

- Ajansın (MHA kastediliyor) İngilizce yayınlara başlaması.

Zoraki soruşturma

Türkiye, Roj TV'nin yayınlarının durdurulması için iki yıldır mücadele veriyor. Başbakan Erdoğan, Danimarka Başbakanı Rasmussen'e birkaç kez bu soruşturmayı sorduğu ancak, "Bu kültür bakanlığının ilgilendiği bir konu. Bizim ülkemizde basrn özgürdür" yanıtı aldığı biliniyor.

Son olarak 30 Ağustos resepsiyonunda Kara Kuvvetleri Komutanı Org, Yaşar Büyükanıt, Türkiye'nin NATO'da müttefiki olan Danimarka'yı şu sözlerle uyarmıştı: "Bu televizyon operatif bir yayın yapıyor. Bir birliğimiz bölgede operasyon yaparsa, bu televizyon yayınını kesip, haber veriyor. Müttefikimiz olan bir ülkede bu yapılıyorsa tabii ki hazmedemiyoruz. Bütün dünyanın teröre karşı tavır aldığı bir ortamda, neden müttefikimiz yardımcı olmuyor?"