İsrail Türk şirketine fena taktı
Abone olTürkiye ile İsrail arasında son yılların en gerilimli günleri yaşanıyor. Siyasi ortam İsrail'de iş yapan Türk şirketlerini vurdu.
Bir İsrail icra mahkemesi, İsrail'in en büyük inşaat
şirketleri arasında yer alan ve ülkede 100 milyon dolarlık iş hacmi
olan Yılmazlar İnşaat'ın alacaklarına, sorunlu olduğu bir firmanın
başvurusu üzerine tedbir koydu.
Yılmazlar İsrail Genel Müdürü Ahmet Arık, mahkemenin
kendilerini dinlemeden verdiği kararın “tam bir hukuksuzluk” örneği
ve “tamamen siyasi” olduğunu söyledi.
Yılmazlar grubuna, Mavi Marmara'ya yapılan operasyondan 9 gün sonra
bir mahkeme celbi ulaştı ve tüm alacaklarına el konulduğu
belirtildi.
Tel Aviv'deki icra mahkemesi, bu kararını Yılmazlar'ın yıllar önce
adlarına inşaat yaptığı Mişhav adlı bir inşaat grubu ile aralarında
devam eden bir uzlaşmazlıktan dolayı, söz konusu firmanın mahkemeye
yaptığı “Türkiye ile İsrail arasında yaşanan gerilim
nedeniyle, Yılmazlar İnşaat'ın artık İsrail'de kalmayacağı; bu
nedenle açmaya hazırlandıkları davayı kazansalar bile paralarını
alamayacakları yolundaki” iddiasına dayandırdı. Mahkeme,
bu konudaki kararını verirken ne söz konusu firmanın daha önce iş
mahkemesine yaptığı başvurudaki eksikler nedeniyle davayı
açamadığına baktı; ne de Yılmazlar İnşaat'tan herhangi bir görüş
sordu.
İcra mahkemesinin aldığı karar, Yılmaz'ın iş ilişkisinde bulunduğu
tüm şirketlere de gönderilerek, Yılmazlar'a yaptığı ödemelerin
dondurulması istendi.
İSRAİLLİ ŞİRKET: "ARTIK BURADA DEVAM EDEMEZLER DİYE
DÜŞÜNÜYORUZ"
Yılmazlar'a dava açmaya hazırlanan, ancak davası henüz iş
mahkemesince de kabul edilmeyen Mişhav şirketi, bu kez icra
mahkemesine başvurup aynı gün karar aldırttı.
ALACAKLARINA EL KONULDU
Mişhav'ın mahkemeye başvurusu tamamen siyasi içerikli.
Başvuruda, “İsrail hükümetinin Yılmazlar inşaat şirketine lisans
vermesi, yüzlerce işçi için istihdam sağlamasının politik bir
karar” olduğu savunuluyor; iki ülke ilişkilerinin problemli bir
noktaya geldiği, “Türkiye'den Gazze'ye çıkarılan gemilerin de
durumu daha da kötüye sürüklediği” ifade ediliyor. Başvuruda,
ilişkilerin en düşük seviyeye indiği belirtilirken, “Bundan
dolayı, Yılmazlar İnşaat şirketinin İsrail'deki faaliyetlerine
devam edemeyeceğini düşündüğümüz için, açmış bulunduğumuz mahkemeyi
kazandığımızda, alacağımızı tahsil edemeyeceğimizden, Yılmazlar
İnşaat'ın hesaplarına el konulmasını talep ediyoruz”
deniliyor.
TAMAMEN KARALAMA KAMPANYASI
Yılmazlar İnşaat'ın İsrail'deki Genel Müdürü Ahmet Arık, İcra
mahkemesinin, bir diğer mahkemedeki gelişmelere bile bakmadan
başvuruyla aynı gün aldığı kararın tümüyle siyasi ve isimlerini
karalamaya yönelik olduğunu vurguladı.
Arık, dün mahkemeye itirazlarını sunduklarını ve İsrail'de 2012
yılına kadar devam eden projeleri, ayrıca kontrat aşamasında bir
çok işleri bulunduğunu anlattıklarını dile getirdi.
100 MİLYON DOLARLIK İŞ
Yılmazlar'ın halen İsrail'de devam eden inşaat işlerinin
tutarının 100 milyon doların üzerinde bulunduğunu ifade eden Arık,
söz konusu şirketle problemlerinin ancak 500 bin dolar düzeyinde
olduğunu, buna rağmen mahkemenin milyonlarca dolarlık tüm
alacaklarına el konulması kararının da siyasi olmaktan öte bir
anlam taşımadığının altını çizdi.
Arık'ın verdiği bilgiye göre, Mişhav şirketi ile anlaşmazlık da söz
konusu şirkete Yılmazlar'ın yıllar önce yapıp teslim ettikleri
konutlardaki, daire sahiplerinden gelen ve bozulmaların tamiri
taleplerinden konusundan kaynaklanıyor.
AÇILMIŞ DAVA YOKKEN İCRA MAHKEMESİNDEN KARAR ÇIKARTTILAR
İsrail'deki inşaat firmalarının, yaptıkları işlerde meydana gelen sıva bozulmasından, yapıların içindeki en ufak bir seramik ya da mermerin kalkmasına kadar tamirinde, belli bir süre sorumluluğu bulunuyor. Ancak Arık, inşaatlardaki sorumluluk sürelerinin de sona erdiğini, buna rağmen, diğer şirketin aksini ile sürüp, kendilerine dava etmeye kalktığını anlattı. Mişhav'ın bu gerekçeyle önce Tel Aviv iş mahkemesine başvurduğunu, ancak dava dilekçesinin eksiklik ve noksanlıkları nedeniyle henüz kabul bile edilmediğini söyleyen Arık, iş mahkemesinin, söz konusu şirkete, dosyasını tam hazırlaması için Kasım ayına kadar süre verdiğini de hatırlatıp, “Ortada henüz açılmış bir dava bile yokken icra mahkemesine gidip, karar çıkarttılar. İcra mahkemesi olay nedir, ne değildir bakmadan etmeden, tek yanlı bir karar alarak, siyasete alet oldu. Ödemelerimizi yapamıyor; işçilerimizin parasını ödeyemiyoruz. İsrail'deki itibarımızı zedelemeye çalışıyorlar” dedi.
İLK KEZ BÖYLE BİR ŞEYLE KARŞILAŞTIK
Hem İcra mahkemesine itirazda bulunan, hem de Mişhav şirketi aleyhine 20 milyon şekellik (yaklaşık 6 milyon dolar) bir tazminat davası açmaya hazırlanan Yılmazlar İnşaat Genel Müdürü, “Bütün bunlar biz bir Türk şirketi olduğumuz için... Mahkemelerin objektif kriterlere göre hareket etmesi gerekirken, böyle hukuksuzca bir kararın nasıl alındığını avukatlar bile çözemedi. Asıl sorun burada... Bunca yıldır İsrail'de iş yapan bir firma olarak, ilk kez böyle bir şeyle karşılaştık. Niyetleri bizi yıldırıp hukuk dışı uygulamalarla İsrail piyasasından çıkartmak” diye de ekledi.