İnsanlık dünyadaki tüm nükleer bombaları aynı anda patlatmaya karar vermiş olsaydı ne olurdu?

ABD cephaneliğindeki en güçlü silahlardan biri, 1.2 megaton TNT'ye eşdeğer patlayıcı verime sahip olan B83'tür.

İsmail GÜZEL iguzel@nestech.net

İnsanlık dünyadaki tüm nükleer bombaları aynı anda patlatmaya karar vermiş olsaydı ne olurdu? Diye hiç düşündünüz mü?

Nükleer savaş başlığını ya bir füzenin ucunda ya da bir uçaktan bomba olarak atıyorlar.

Ancak fırlatılan bir füze atmosferde iyonosfer tabakasına ulaştığında -buda takriben yeryüzünden yaklaşık 60 km ile 1100 km arasında bir yükseklik- füzenin tipini, gittiği yönü ve %65 olasılıkla hedefini ilk 4 dakikada öğrenmiş olacağız.

NATO üyesi ülkeleri ve Rusya, Çin ve yine diğer gelişmiş ülkelerde bu erken uyarı sistemleri var. Kıtalar arası bir nükleer füzenin rampadan ayrılışı ve hedefe isabeti arasında geçen ortalama süre 16 dakika, 4 dakika saptamayla geçti ve kalan 12 dakikalık ortalama sürede devletler seviyesinde kimin ne yapacağı önceden belirlenmiş.

Yönetimlerin B, C hatta D planları muhakkak vardır. Peki ya insanların? Füzeler havadayken kendimizi koruyabilmek için bize kalan süre tamı tamına 12 dakika...

Devam..

Hiç bir bireyin böyle bir durum karşısında neler yaşanır diye düşündüğünü sanmıyorum. Aslında hiç kimse böyle bir durumu düşünmeyi hayal bile etmek istemez... Böyle bir sonuç bu gezegen için kesinlikle çılgınca bir şey olurdu.

Son zamanlarda ülkeler arası ilişkilerin oldukça sıkıntılı olduğunu gözlemliyoruz.

ABD’nin Rusya, Çin ve Kuzey Kore gibi ülkeleri tehdit olarak algılaması böyle bir sonuç doğurur mu bilemem, lakin çok tehlikeli bir zaman dilimine girdik.

Amerikan Bilim Adamları Federasyonu 2017 verilerine göre, dünyada 15 bine yakın nükleer savaş başlığı var. ABD’de 6.800, Rusya’da 7.000 adet nükleer savaş başlığı var. İngiltere'nin 215, Fransa’nın 300, Çin’in 260, Hindistan’ın 120, Pakistan’ın 130, İsrail’in yaklaşık olarak 80, Kuzey Kore ise 10 adet nükleer savaş başlığına sahip. Umarım bu gerginlikten kaynaklanan atmosferde nükleere başvurulmasına gerek kalmaz.

Bu nükleerin her birinin verimleri oldukça değişkendir. Örneğin ABD ve Rusya, aşırı güçlü termonükleer silahlara sahipken, Kuzey Kore eski model plütonyum füzyon türü silahlara sahip.

ABD cephaneliğindeki en güçlü silahlardan biri, 1.2 megaton TNT'ye eşdeğer patlayıcı verime sahip olan B83'tür. Bu, yaklaşık 5 katrilyon enerji joule (enerji birimine Jul denir), 79 Hiroşima atom bombasının enerji değerine eşittir.

Şu anda, Dünya’da 15’e yakın nükleer silah var.

Bu 15 bin savaş başlığı 3 milyar ton TNT'ye eşittir ki şimdiye kadarki en güçlü volkanik püskürme olan Krakatoa yanardağının enerjisinin 15 katıdır.

Patladığında 50 km çapında bir ateş topu oluşturur ve her şeyi 3000 km yarıçapında silebilecek bir patlama dalgası yaratır.
Patlama dünyanın her yerinde duyulabilir ve basınç dalgası haftalarca tüm dünyada dolaşabilir...

Güney Amerika'daki Amazon Yağmur Ormanlarında patlatılmış olsaydı, neredeyse bütün kıtayı yakacak bir ateş ortaya çıkar.
Radyasyon, patlama yarıçapı içindeki her şeyi öldürür ve yüzlerce kilometre boyunca çevreleyen alanları yaşanmaz hale getirir.

Amazon Yağmur Ormanları tamamen tahrip olur ve dünyadaki çevre artık oldukça radyoaktifdir ve bu da insanlığı tamamen ortadan kaldırır.

Madenlerden çıkan her uranyumdan mümkün olduğunca çok sayıda bomba elde edilmiş olması, dünyamız için bir tehdit ve bir felakettir.

Dünyada 10 milyar Hiroşima bombası eşdeğeri oluşturmak için yeterli olan 35 milyon ton uranyum olduğuna inanılıyor.

Bir kez daha, Amazon Yağmur Ormanlarında patlatılsaydı, Güney Amerika'nın yarısı patlamayı görebilirdi.

Yaratacağı kül bulutu gezegeni saracak ve güneş ışığının yüzeye ulaşmasını engelleyecek ve on yıllarca donma derecesinin altına düşecek küresel bir kış yaratacaktır. Dünyadaki bütün hayatlar tükenmiş olacak.

Sonuçta; herhangi bir yaşam formunun gezegende yeniden birleşmesi milyonlarca yıl alacaktır.