Hangi kadınlar tehlikelidir?
Abone olTürkiye'nin metropolü İstanbul'da özellikle kadın erkek ilişkileri gün be gün daha karışık hale geliyor.
Türkiye'nin metropolü İstanbul'da özellikle kadın erkek
ilişkilerinin gün be gün daha karışık bir hâl aldığını söyleyen
tiyatrocu yazar Kaan Erkam, "Eşleri çalışan kadınların İstanbul'da
gizli bir sevgilisinin olma oranı azımsanacak boyutta değil"
diyor.
Kadınları Aldatmanın 50 Yolu, Her Kentin Yabancısı, El Yazması Aşk
Mektupları gibi kitaplara imza atan tiyatrocu Kaan Erkam'ın son
kitabı "istanbul Kaos ve Seks", piyasaya çıkmasıyla birlikte çok
konuşulacağa benziyor.
Erkam, Türkiye'nin en büyük metropolünde kadın-erkek ilişkilerini
anlattığı kitabında birbirinden ilginç 12 öyküye yer vermiş.
Bunlardan en ilgincini ise bizzat kendisi yaşamış. "Türban ve seks"
konusunu kaleme alan Erkam, "2004 yılının Mayıs ayında Yerli Malı
Aşk isimli bir tiyatro oyunu sırasında türbanlı bir kadınla
tanıştım. Kendisiyle üç ay kadar süren bir arkadaşlığımız oldu. Bu
süre içinde kapalı görünen dünyanın birçok yönünü ondan dinledim ve
yazdım" diyor.
On beşinci kitabının böyle ortaya çıktığını anlatan Erkam, 5
Mayıs'ta îlkbiz Yayınevi tarafından satışa sunulacak olan kitabında
ilginç yaşanmışlıklara da yer veriyor. Kitabının mesaj verme
kaygısıyla değil, olanı olduğu gibi anlatma düşüncesiyle
yazıldığını söyleyen tiyatrocu Erkam, İstanbul'da birçok kadımı
artık tek eşlilik değil çok eşlilik yaşadığının da altını
çiziyor.
İstanbullu kadınların artık erkeklerin elini sıktığı zaman sahip
olduğu gücü anladığını savunan Erkam, "Özellikle 'ev hanımı' olarak
tanımlanan evli kadınlar arasında gizli bir sevgilisi olanların
sayısı azımsanmayacak ölçüde" diyor. İstanbul'da boğaz manzaralı
Avrupai teras partilerinde de sokakta da kaotik seks ilişkilerin
merakla yaşanmak istediğini de kitabında anlatıyor Erkam.
TÜRBANLI KIZIN YANINA NEDEN SÜSLÜ KADIN
VARDIR?
Erkam'ın, kitabında yer verdiği ilginç
tespitlerden bazıları şöyle:
Başı türbanlı bir kadının yanında bazen el ele bile gezdiği, çok
modern görünümlü bir arkadaşı mutlaka göze çarpar. Hatta buna
birçoğumuz anlam veremez. Bunun birinci nedeni, türbanlı genç kız
ya da kadının yanındaki açık kadın gibi modern olduğunun mesajını
vermesi, ikinci nedeni de gezdiği açık arkadaşının çevresinden yeni
arkadaşlar edinebilme düşüncesidir.
İstanbul'da marka giymek zorundasınız. Ankara ve İzmir'de böyle bir
dayatmanız olamaz ama İstanbul'da yaşıyorsanız ve erkekseniz cep
telefonunuz, ayakkabınız, gömleğiniz, oturduğunuz semt kadar
önemli. Kadınlar, erkeklerden çok daha fazla marka tutkunu
çünkü.
İstanbul'da gittiğiniz meyhaneden, lokanta hatta kafeye kadar
gittiğiniz tüm mekanlar sizin kariyerinizi de gösteriyor. Bir
oyuncuysanız ve Beyoğlu'nda kafelere takılıyorsanız durumunuzun iyi
olmadığı; ama The Marmara, Taksim Oda Cafe gibi mekanlara
gidiyorsanız kariyerinizin iyi bir yerde olduğu hükmüne varılıyor.
Bu yüzden çay içmek için bile lüks yerde randevu veren ama durumu
iyi olmayan tiplerin türediği de bir gerçek.
İstanbul'da herkes parasızlıktan şikayet ediyor ama dar gelirli
olup, vereceği taksi parasını hesaplayıp aydan aya çok düşük
taksitler ödeyip araba sahibi olan lüks tutkunu birçok insan var.
İstanbul'da para parayı karı karıyı çeker, mantığının bu tüketimde
ne kadar payı var derseniz, az değil.
Sanat çevresinin mesken tuttuğu Cihangir'de oturmak da moda. Çünkü
burada oturmak özel bir şey... Bu nedenle Cihangir'de bir ahırın
kirası bile normal ekonomik gelire sahip insanların altına gireceği
yük değil.
Kaynak: www.vatanim.com.tr