İyi ki tanışmışım dediğim bir otomobil daha oldu, küçük çok
amaçlı otomobiller (MPV) segmentinin bence en enerjik olanı. Hem
tasarım hem sürüş anlamında sıkıcı aile otomobili çizgisinin çok
dışında bir otomobil.
Fiesta ile aynı platformda üretilen B-Max’in asıl özelliği B
sütunu olmayışı. Otomobilde bu sütunun olmayışı kullanım kolaylığı
getireceği gibi güvenlikle ilgili sorunlarda getirebilir diye
insanın aklına gelmiyor değil. Ama işler hep düşünüldüğü gibi de
değil.
Otomobil, ailesinden izler taşıyor. Biraz Fiesta biraz Focus
bolca C-Max. Otomobil orta sütunu çıkarıp kısalarak
C-Max’den, biraz yükselerek Fiesta’dan, biraz konfordan alarak
Focus’dan ayrılıyor ve kendisine münasır haliyle karşınıza
çıkıyor.
Tasarımındaki en önemli detay B sütunu olmaması ama bu dışarıdan
bakınca belli olmuyor, eğlence kapıyı açmak istediğinizde
karşılıyor sizi. Ön kapıyı alışıldık şekilde açarken arka kapıyı
tam tersi istikametine açıyorsunuz ve tüm otomobil karşınızda. Bu
durumda çocuk koltuğu çok rahat yerleşeceği gibi, otomobile inip
binmekte zorlanan yaşlılar, küçük çocuklar, evcil hayvanlar çok
daha kolayca otomobilin arka kısmına geçebiliyor. Eşyalara
gelirsek, iş eğlenceye dönebiliyor, bir şey sığdırmaya çalışmak zor
değil, orta sütun olmayınca kapalı bir yere bir şey sıkıştırmaktan
ziyade, ortaya koyduğunuz bir şeyin kapıları kapatarak etrafını
sarıyor gibisiniz.
Kokpitte durum Fiesta ile neredeyse aynı, Sony müzik sistemi ve
bilindik tuş kalabalığı. Kaliteli sesin bedeli görsel karmaşa.
Yüksek sürüş pozisyonu dolayısıyla görüş alanı çok geniş. Küçük
eşya gözleri işinizi görecek kadar ama zaten eşya ve alan problemi
görünmüyor otomobilde. Otomobil elektrikli derinlik ve yükseklik
ayarlı direksiyonu, elektrikli ön camları, bel destekli koltuğu,
iklim kontrollü kliması, sürücü koltuğuna entegre kol dayaması,
yağmur sensörü, hız kontrol sistemi gibi özellikleriyle gayet
konforlu sürüş yapmanızı sağlıyor.
Peki ortada sütun olmayınca otomobil yeterince güvenlimi sorusu
akıllara takılıyordur muhtemelen, benim takıldı, çünkü özellikle
olası bir çarpışmada olabilecekler ilk akla takılanlar. Ancak Ford
mühendisleri kapıların birleştiği noktalara daha yoğun çelik
döşeyerek B sütunu gibi görev yapmasını sağlamışlar ve bu kapı
barları ile otomobil yandan gelen darbelere dayanıklılığını
kaybetmemiş. Euro NCap da B-Max i destekleyerek kendisine tüm
çarpışma testlerinden 5 yıldız vermiş. Yani güvenlik konusunda bir
eksiği yok.
Peki sürüş nasıldı dersek. Otomobil şehir içinde yüksek bir Mpv
kullanıyormuş gibi değil de daha çok sakin karakterli B sınıfı bir
otomobil kullanıyormuş hissiyatı veriyor. Bir Fiesta canlılığı yok
elbet ama yine de de oldukça seri ve yeterli bir canlılıkta
kullanabiliyorsunuz.
Otomobili iki dizel üç benzinli motorla edinebiliyorsunuz. Eğer
otomatik vites isterseniz benzinli motor tercih etmeniz gerekecek.
Benim test otomobilim dizel 1.6 Litrelik 95 beygir güç üreten bir
motora ve 5 ileri manuel şanzımana sahip. Tork gücü 215 Nm bu güce
1750 d/d de ulaşıyor. 0-100 hızlanması 13.9 saniye. Ben kullandığım
süre boyunca ortalama 6.2 lik bir yakıt tüketim değerine ulaştım.
Oldukça sakin bir kullanımla ulaştığım bu değer şehir içi yoğun
trafiği düşünürsek ideal diyebiliriz. Biraz daha sabit hız ve uygun
devirde çok daha düşük değerlere ulaşılacaktır ancak benim
kullandığım yoğun İstanbul trafiğinde deneyimleme şansım olmadı.
Otomobili kullanmak çok eğlenceli yalnızca iş için kullanılması
veya van görünümünden dolayı aile babalarının tercih edeceği
otomobil olarak kalmasın. Bu otomobilin annelerin de küçük
çocuklarıyla çok rahat seyahat edebilecekleri şekilde kolay bir
kullanımı var.