Eski sevgilisine böyle tecavüz etti!

İZMİR'in Buca İlçesi'nde, bir süre önce ayrıldığı kız arkadaşı M.K.'nin işyerine gidip, önemli bir şey konuşacağını söyleyerek kandırdıktan sonra otomobile bindirerek götürdüğü ormanlık alanda tecavüz etmekle suçlanan E.G. tutuklandı.

Geçen pazartesi günü öğle saatlerinde, 19 yaşındaki E.G., bir süre önce ayrıldığı, kendisiyle aynı yaştaki kız arkadaşı M.K.'nin işyerine gitti. Bir süre burada bekledikten sonra kız arkadaşını önemli bir şey konuşacağını söyleyerek kandıran E.G., onu otomobiline bindirip yola çıktı.

ARKA KOLTUKTA TECAVÜZ

E.G., genç kızın tüm ısrarına rağmen otomobili durdurmayarak ormanlık alana götürdü. Ormanlık alana geldiklerinde ise iddiaya göre otomobilin arka koltuğuna geçirdiği M.K.'ye direnmesine rağmen tecavüz etti. Olay sonrasında yaşadığı şoktan kurtulan M.K.'nin şikayeti üzerine polis ekipleri harakete geçti. İzmir Emniyeti Ahlak Büro Amirliği ekiplerinin operasyonuyla yakalanan E.G., gözaltına alındı. İfadesinde, eski kız arkadaşına tecavüz etmediğini, kendi isteğiyle birlikte olduğunu ileri süren E.G., işlemlerin tamamlanmasının ardından sevk edildiği adliyede nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı.

MOTOSİKLETİN ÜZERİNDE SEVGİLİSİ İLE TARTIŞINCA

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

İzmir'in Buca ilçesinde, jokeylik yapan H.A. (23) motosikletle giderken arkasında oturan karısı A.A. (21) ile tartışmaya başladı. Sinirlerine hakim olamayan H.A., seyir halindeyken karısını motosikletten atarak olay yerinden kaçtı.

Yaralanan A.A., ambulansla hastaneye kaldırıldı.Olay, dün saat 23.00 sıralarında, Şirinyer semti Menderes Caddesi numara 286 önünde meydana geldi. Jokey H.A., 35 U 3208 plakalı motosikletiyle caddede seyir halindeyken, arkasında oturan karısı A.A. ile tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine sinirlerine yenilen H.A., karısını motosikletten attı. H.A., hızla olay yerinden kaçtı. Genç kadın ise yere düşerek yaralandı.

Kadının motosikletten düştüğünü gören vatandaşlar durumu hemen polise ve sağlık ekiplerine bildirdi. 112 Acil Servis ekibi, yerde yaralı halde yatan A.A.'ya ilk müdahaleyi olay yerinde yaptı. Yaralı kadın ambulansla Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Hastanede tedavi altına alınan A.A.'nın sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.

H.A. ise olaydan kısa süre sonra polis tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Genç kadının kocasından şikayetçi olmadığı öğrenildi. H.A. ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. H.A.'nın 80 promil alkollü ve ehliyetsiz olduğu iddia edildi. Olayla ilgili olarak soruşturma başlatıldı.

EŞARPLA GÖZLERİNİ BAĞLADI VE ÖLÜME ATLADI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAKAYIN..

[PAGE]

Antalya'da henüz belirlenemeyen nedenle bunalıma giren iki çocuk annesi 20 yaşındaki Asliye Kandemir, iddiaya göre gözlerini eşarpla bağlayıp evinin yakınındaki falezlerden atlayarak yaşamına son verdi.

Olay, bugün saat 00.30 sıralarında Konyaaltı Caddesi'nde meydana geldi. Ticaretle uğraşan 33 yaşındaki Çetin Çene, eve gelen misafirlerini uğurlamak için dışarı çıktı. Kısa süre sonra geri dönen Çene, biri 1.5 yaşında, diğeri ise 4 aylık olan iki çocuğunun annesi imam nikahlı eşi Asliye Kandemir'in evde olmadığını fark etti. Çeten Çene, bu sırada evin yan tarafındaki parkta, bir grup vatandaşın toplandığını gördü. Merak edip kalabalığın yanına giden Çene, eşini su yüzeyinde hareketsiz bir şekilde görünce büyük şok yaşadı.

Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Deniz polisi genç kadını kısa sürede sudan çıkartarak Yat Limanı'na getirdi. Falezlerden atladığı sırada kayalıklara çarptığı belirlenen Asliye Kandemir'in olay yerinde hayatını kaybettiği anlaşıldı.

Aldığı acı haberle sinir krizi geçiren, "Asiye evde iki çocuğumuz bizi bekler, bunu niye yaptın" diye gözyaşı döken Çetin Çene hastaneye kaldırıldı.

GÖZLERİNİ EŞARPLA BAĞLAYIP ATLADIĞI İDDİASI

Olay yerinde inceleme yapan polis, çevredekilerin ifadelerine başvurdu. Görgü tanıkları, Kandemir'in koşarak falezlere geldiğini eşarpla gözlerini bağlayık kendisini boşluğa bıraktığını öne sürdü.

Yapılan incelemenin ardından Asliye Kandemir'in cesedi, otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. Çetin Çene ise, tedavisinin ardından ifadesi alınmek üzere polis merkezine götürüldü.

BİKERECİK ÖPEMEDEN BÖYLE DOLANDIRILDI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

ADANA'da evlendirme vaadiyle dolandırılan emekli işçi 61 yaşındaki Hasan Cerit, hakkında suç duyurusunda bulunduğu kadın için "Birbirimizi tanımak için 5 ay boyunca görüştük, evlilik hayali kurduk. Kendisini bir kere bile öpsem bu kadar zoruma gitmezdi " dedi.

Toros Mahallesi'nde oturan 4 çocuk babası Hasan Cerit, 2003'te eşi Ayşe'yi trafik kazasında kaybedip, çocuklarını da evlendirdikten sonra yalnızlıktan sıkılarak evlenmeye karar verdi. Cerit, arkadaşları aracılığıyla adının Şenel olduğunu söyleyen 50 yaşlarındaki kadınla tanıştı. 3 çocuk annesi kadınla 5 ay görüşerek evlilik hayali kuran Cerit, kadının, "Senin elinde yok, benim elimde yok. Evlenmek için masraflarımız olacak, bankadan kredi çekelim" demesi üzerine 5 bin lira banka kredisi kullandı. Çektiği parayı da düğün hazırlığı yapması için Şenel'e verdi.

Parayı aldıktan sonra ortadan kaybolan Şenel'i daha önce kendisinin de gittiği, oturduğu evde bulamayan Hasan Cerit, dolandırıldığını anlayınca soluğu Adana Adliyesi'nde aldı. Hasan Cerit, Şenel adlı kadın ve kendisini bu kadınla tanıştıranlar hakkında Cumuhriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

Evlilik hayali suya düştüğü gibi duygularıyla da oynandığını belirten Hasan Cerit, "Birbirimizi tanımak için 5 ay boyunca görüştük, evlilik hayali kurduk. Dolandırılmak çok zoruma gitti. Kendisini bir kere bile öpsem bu kadar zoruma gitmezdi" dedi.

BÖYLE KAZA GÖRÜLMEDİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

TEM Otoyulu'nun İzmit geçişinde aşırı hız ve dikkatsizlik sonucu şeridinden çıkarak bariyerlere çarptıktan sonra devrilen ve 4 parçaya ayrılan fıstık yüklü tır yolun İstanbul istikametini ulaşıma kapattı. Motoru da yerinden fırlayan tırın şoför mahallinde sıkışan sürücü ve yanında bulunan arkadaşı yaklaşık yarım saatlik çaba sonucu çıkarılabildi. Bu arada trafk durduğundan Gültepe'deki bir ve iki nolu tünellerin içinde kalan araç sürücüleri ile yolcular tünel içi havalandırma fanları çalışmadığından egzos gazından zehirlenme tehlikesi geçirdi.

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ

Kaza saat 14.30 sıralarında TEM Otoyolu'nun İzmit Gültepe geçişi İsmetpaşa Stadı arkasındaki Şirintepe Viyadüğü'nde meydana geldi. Gaziantep'den İstanbul istikametine gitmekte olan ve kasasında yaklaşık 20 ton fıstık bulunan Ufuk Doğruer yönetimindeki tır, sürücünün aşırı hız nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu bariyerlere çaptıktan sonra yuvarlandı. Tır kasası şoför mahalli ve motoruyla birlikte 4 ayrı parçaya bölünürken, çuvallar içindeki fıstıklar da TEM'e saçıldı. Bu arada aracın deposundaki tüm motorin ve yağlar da yola aktı.

Kaza nedeniyle yol TEM Otoyolu'nda Sakarya istikametine doğru yaklaşık 10 kilometrelik kuyruk oluştu. Ambulans ve itfaiyeler iki yönü de ulaşıma kapanan yola yers yönden girerek sıkışan sürücü ile yanında bulunan arkadaşı Şeyhmuz Demiz'i yaklaşık yarım saatlik çaba sonucu sıkıştığı yerden çıkartıldı.

TÜNELDE BÜYÜK TEHLİKE
Bu arada yolun ulaşıma kapanması nedeniyle TEM Otoyolu'nun Gültepe geçişinde bulunan ve aynı adla anılan birinci ve ikinci tünellerin içinde kalan araçların sürücü ve yolcuları, tünel fanları çalışmadığı için egzos gazından zehirlenme tehlikesi geçirdi. Sürücülerin polislten yardım istemeleri üzerine, ekipler telsizlerle durumu Karayolları ekiplerine bidirerek çalışmadığı anlaşılan tünel içindeki havalandırma fanlarını devreye almalarını istedi. Yolu ulaşıma açma çalışmaları saat 15.20 sıralarında hala devam ediyordu.

TRAFİK D-100'E YÖNLENDİRİLDİ KENT İÇİ FELÇ OLDU

TEM Otoyulu'nun İzmit geçişinde fıstık yüklü TIR'ın devrilmesi sonucu kapanan yolun tek şeridinden saat 18.00'den itibaren araçlara geçiş verilmeye başlandı. Ancak TEM Otoyolu'nda Sapanca'ya kadar oluşan kuyruk, yolun İzmit Uzunçiftlik ve Kandıra turnikelerinden D-100'e yönlendirilmesine rağmen eritilemiyor.

İzmit'in içinden geçen D-100 Karayolu'nda da araç trafiğinin buraya yönlendirilmesi nedeniyle trafik adım adım ilerliyor. Trafik yetkilileri, motorin ve yağ da döküldüğü için tehlike yaratan yolun bir saate kadar yolun tamamen ulaşıma açılabileceğini bildirdiler.

CHAT YAPARKEN GÖZALTINA ALINDI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

RİZE’de polis, aranan Gürcistan uyruklu bir kişiyi yakalamak için baskın düzenlediği internet kafede çelişkili bilgiler veren ve pasaportu gösteremeyen Gürcistan uyruklu bir kişiyi gözaltına aldı. Bu sırada internette görüntülü sohbet ettiği ve gözaltına alınışını izleyen kız arkadaşına, “Polis beni götürüyor, sonra görüşürüz” mesajı yazan kişinin aranan yabancı uyruklu kişi olmadığı ortaya çıktı.

Rize’nin Güneysu İlçesi’nde 3 gün önce meydana gelen hırsızlık olayında Mehmet Kaba’ya ait 150 ceviz ve armut fidanı çalındı. Olayla ilgili araştırma başlatan polis, bölgede incelemeye aldığı güvenlik kamera kayıtlarından şüphelinin Gürcistan uyruklu Zurap Davadze olduğunu belirledi. Davadze’nin bir internet kafede olduğu yönünde ihbar alan polis, kafeye baskın düzenledi. Bu sırada kafede bulunan ve adının Ali olduğunu söyleyen Gürcistan uyruklu bir kişi, pasaportunun yanında olmadığını belirtti. Adı ve uyruğu ile ilgili çelişkili bilgiler veren bu kişi gözaltına alındı. Zanlı internetten görüntülü sohbet ettiği ve gözaltına alınışını izleyen kız arkadaşına, “Polis beni götürüyor, sonra görüşürüz” mesajını yazdı.

Asayiş Şube Müdürlüğü’ne götürülen şüphelinin yapılan pasaport kontrolünde hırsızlık suçundan aranan Zurap Davadze olmadığı tespit edildi. G.G. adlı Gürcistan uyruklu kişi, kontrol edilmek üzere Pasaport ve Yabancılar Şube Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi. Pasaport kanununa muhalefetten hakkında yasal işlem başlatılan G.G., daha sonra sınır dışı edildi.

CİNAYET SANIĞI 38 YILA TEŞEKKÜR ETTİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

ADANA'da cinayet ve adam öldürmeye teşebbüs suçlarından toplam 38 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılan 29 yaşındaki Mustafa İzgümengep, "Ben iki katını bekliyordum, teşekkür ederim, sağ olun" dedi.

Namık Kemal Mahallesi'nde, 24 Nisan 2010'da meydana gelen olayda iddiaya göre, Adana Eğlence Sitesi'nde mesul müdürlük yapan 56 yaşındaki Necmi Gökmen, yanında şoför olarak çalışan Mustafa İzgümengep'i, eşi 41 yaşındaki Nilüfer Sevil Gökmen'e sarkıntılık yaptığı iddiasıyla işten çıkardı. Buna sinirlenen İzgümengep, üzerindeki son 200 TL ile ruhsatsız tabanca alıp, eski patronunun önce bahçesindeki köpeğini, ardından da sesler üzerine çıkan eşi Nilüfer Sevil Gökmen'i öldürdü. Olayda eski patronu Necmi Gökmen de yaralandı. Saldırıdan sonra tutuklanan İzgümengep hakkında, 'korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme, tasarlayarak öldürme, tasarlayarak öldürmeye teşebbüs, nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal etme' suçlarından dava açıldı.

1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan sanık bugün karar duruşmasına çıktı.

Mahkeme başkanının son sözünü sorduğu sanık İzgümengep, "Son süzüm, hepsinin Allah belasını versin" dedi.

Önceki duruşmadaki ifadesinde ise hakkında, İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun verdiği, 'ceza-i ehliyeti tam' raporuna bir itirazı bulunmadığını söyleyen İzgümengep, "Ben akıllıyım. Rapor aldırılmasını, bana iğne yapılmasını, elektrik verilmesini istemiyorum. Adam gibi yargılanıp, mahpus damında yatmak istiyorum" demişti.

İlginç hareketler sergileyen sanık İzgümengep, ayrıca "Bana Nilüfer'in öldüğünü ispatlayın, verilecek 80 yıl cezaya razıyım. Benim savunulacak bir tarafım yoktur. Ben avukata güvenmiyorum. Bu davayı açan savcıyı da istemiyorum" diye konuşmuştu.

Mahkeme heyeti, duruşmalardaki davranışlarından dolayı indirim maddesinden yararlandırdığı sanık İzgümengep'i öldürme suçundan 25 yıl, öldürmeye teşebbüs suçundan 12 yıl 6 ay, nitelikli konut dokunulmazlığını ihlal suçundan da 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı.

Mahkeme başkanı verilen cezaları yazdırırken "Ben öldürmedim" diyen sanık İzgümengep, indirim maddesinden yararlandırılmasına da "Ben cezanın hepsini istiyorum. İndirim yapılmasını istemiyorum" dedi.

Mahkeme başkanının verilen cezayı açıklamasının ardından da "Ben toplam ne kadar ceza aldım? Kaç yıl yatacağım?" diye soran İzgümengep, toplam 38 yıl 9 ay hapis cezası verildiğini öğrenince "Ben iki katını bekliyordum, teşekkür ederim, sağ olun" dedi.

24 SAAT İÇİNDE NİŞANLANDI,VURULDU VE ÖLDÜ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]

Kocaeli'nin Gebze İlçesi'nde geçen pazar gecesi başından tabancayla yaralanan 24 yaşındaki Ramazan Turan, bölgedeki 27 hastanede boş yoğun bakım yatağı bulunamayınca, 3 saat 40 dakika süren ambulans yolculuğu ile Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Hastanesi'ne sevkedildi. Turan, doktorların çabalarına rağmen dün burada hayatını kaybetti.

Gebze'nin Beylikbağı Mahallesi'nde oturan ve burada özel bir arşiv ve depolama firmasında çalışan Ramazan Turhan, cumartesi günü nişanlandı. Pazar gecesi de bir grup gençle tartıştı. Olay yatıştıktan sonra Ramazan Turhan'ı takip eden gençlerden biri, ona tabanca ile ateş etti. Ramazan Turhan başına aldığı kurşunla yere yığıldı. Silahlı saldırgan olay yerinden kaçarken, Ramazan Turan yakınları tarafından saat 01.00 sıralarında Gebze Fatih Devlet Hastanesi'ne götürüldü.

YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ BULAMADILAR

Gebze Fatih Devlet Hastanesi'nde ilk müdahelesi yapılan Ramazan Turan, iddialara göre üçüncü basamak tedavisi görmesi gerektiği için Araştırma Hastanesi'ne sevk edilmek istendi. Yakınları 112 servisini de arayarak yardım istedi. Yapılan tüm aramalara rağmen Kocaeli, İstanbul, Bursa ve Adapazarı'ndaki Uygulama ve Araştırma Hastaneleri ile uygun özel hastanelerin hiçbirinde boş yoğun bakım yatağı olmadığı bildirildi.

ZONGULDAK'A SEVKEDİLDİ

Bu gelişmeler üzerine, Gebze Fatih Devlet Hastanesi yetkilileri en yakın yer olarak Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yoğun bakım ünitesinde boş yer olduğunu belirledi.

Hasta yakınları ambulans helikopter talebinde bulundu. Ancak helikopterin hava koşulları nedeniyle gece uçamayacağı belirtilince, yaralı genç tam teşekküllü bir ambulansla yola çıkarıldı. Başında kurşun olan Ramazan Turan, 3 saat 40 dakika sonra Zonguldak'a ulaştırıldı. Ancak burada yapılan müdahaleye rağmen dün öğle saatlerinde kurtarılamadı.

AİLE TEPKİLİ: GECİKME OLDU

Ölüm haberi üzerine Turan ailesi yıkıldı. Ağabeyi Ali Turan, kardeşinin geç sevk edilmesi nedeniyle kurtarılamadığını ileri sürerek, "Gebze Fatih Devlet Hastanesi'ne götürdük. Tüm hastaneleri aradık, fakat yer bulamadık. Hiç bir yerde beyin cerrahı olmadığı ve boş yoğun bakım ünitesi bulunmadığını söylediler. Sadece Zonguldak'ta boş yer olduğu bildirildi. Helikopter ambülans istememize rağmen bize hava şartlarının uygun olamadığın söyleyerek vermediler. Ambülansla Zonguldak'a götürüldüğü için gecikme oldu. Orada da zaten gecikme olduğunu söylediler" dedi.

Ramazan Turan'ın babası Necmettin Turan ise gözyaşları içinde, oğlunun tedavi için Zonguldak'a götürülmesini izah edemediğini belirterek, "Bize yapılan bu eziyet ileride başkalarına da yapılacaktır" dedi. Hayatını kaybeden Ramazan Turan'ın eniştesi Ümit Larçın ise parası olanın yaşadığını, fakir olan insanların ise yaşama şansı bulunmadığını söyledi.

SAĞLIK MÜDÜRÜ: 27 HASTANE ARANDI

Olayla ilgili olarak Kocaeli İl Sağlık Müdürü Hasan Aydınlık ise tek tek kayıtları incelettirdiğini, yakın bölgede vakaya müdahele edilebilecek tüm hastanelerin arandığının tesbit edildiğini belirtti. Sağlık Müdürü Aydınlık şunları söyledi:

"Bizim komuta kontrol merkezine ulaşan bilgilerde vakayı ilk değerlendiren uzman hekim 3'üncü basamak tedavi gerektirdiği için, yani Üniversite ve Eğitim Araştırma Hastaneleri beyin cerrahi şefi ve kliniği olan yerlerde müdahele yapılması için uygun yer aranmış. Toplam özel ve devlet hastanelerinden 27 hastane aranmış ve boş yer bulunamamış. Zonguldak'ta yer bulunabildiği için, tam teşekkülü ilk yardım ambülansıyla vaka Zonguldak'taki üniversite hastanesine teslim edilmiştir. İlimizde bu vakaya tek müdahale edebilecek Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde boş yer olmadığından müdahele edebilecek yer olan Zonguldağa sevk edilmiş. Hasta dün saat 14.30'da da vefat etmiş."

SAĞLIK MÜDÜRÜ: TEDAVİDE BİR GECİKME YOK

Aydınlık, hurriyet.com.tr'ye yaptığı açıklamada da "Böyle vakalarda yani 3'üncü basamak tedavi gerektiren durumlarda komuta merkezleri en yakın üniversite ve araştırma hastanesi bulmak zorunda. O gün tek tek arandı ancak bir tek Zonguldak'ta yer bulunabildi. Ayrıca hasta yoğun bakım şartlarını taşıyan özel ambulansla sevk edildi. Tedavide bir gecikme yok." dedi.

Ramazan Turan'ın cenazesi toprağa verilmek üzere memleketi Giresun'a gönderildi.