Erdoğan'dan çok tartışılacak öneri
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan Ak Parti'nin kapatma davası dillendirilmeye başlanınca, tartışılacak bir öneri ortaya attı.
Erdoğan'dan çok tartışılacak bir öneri geldi. Başbakan
"Siyasetçinin yargılanmasına da parlamento müsaade etsin. Bir
siyasi partinin kapatılıp kapatılmaması için müsaadeyi parlamento
versin" dedi.
Başbakan Erdoğan, dün Anadolu Aslanları İşadamları Derneği’nin
(ASKON) Grand Cevahir Otel’de “Marufun Egemenliği” ana temalı 6.
Genel Kurul Toplantısı’nda bir konuşma yaptı.
Erdoğan, “Kurumlar kendi içinde adeta bir temizliğe tabi
tutuluyorsa bundan kimsenin rahatsız olmaması lazım ve bunun
gerçekleştirilmesi lazım. Eğer bu gerçekleştirilmeyecek, böyle
devam edecek olursa o zaman bu sıkıntıyı bizim yavrularımız,
torunlarımız yaşayacaktır ve bedeli daha da ağır olacaktır” diye
konuştu.
YARGI YÜRÜTMEYE MÜDAHALE EDİYOR
Şu anda kuvvetler ayrılığı prensibine göre yasama, yürütme ve
yargının birbirinden ayrı olması gerektiğini ifade eden Erdoğan,
şunları kaydetti:
“İfade olarak güzel, hoş, peki ayrım? Ne yazık ki ayrı değil.
Yasamada yaşanan bir ayrı durum var, yürütmede ayrı bir
durum var ama bir bakıyorsunuz ki hepsini geç, ne yasama, ne yürüme
hepsi bir kenara yargı bir anda hepsini silip atabiliyor.
Hani birbirinden ayrıydı? Ne oldu? Şu anda yargı istediği
şekilde yürütmeye müdahale edebiliyor. Ama bakıyorsunuz ki
bir taraftan da parlamentonun yüzde 65’ine sahip bir siyasi parti
veya en küçüğü fark etmez, bir siyasi partinin kapatılması
noktasında iki dudak arasından çıkacak bir sesle bu, bu ülkede
konuşulabiliyor. Bunu kabullenmek mümkün mü? Varsa ortada
bir suçlu, bedelini ödesin ama bir tüzel kişiliği bedele mahkûm
etmek, bu bedeli o tüzel kişiliğe ödetmek demokrasi ile bağdaşır
bir şey değil. Hiçbir ileri demokraside yok. İşte bunu biz
milletimize giderek çözmek istiyoruz ve milletimizle de bunun
çözüleceğine inanıyoruz. Yargı reformu aynı şekilde.
Yargıya sorarsanız yargı diyor ki ‘her şeyi biz
yapacağız’. Ben de diyorum ki dünyanın bütün gelişmiş
ülkelerinin ortalamasını alalım.
SİYASETÇİNİN YARGILANMASINA MECLİS MÜSAADE
ETSİN
Bu ortalamayı aldığınızda ortaya ne çıkıyorsa gelin onu
uygulayalım. Buna var mısınız, yok musunuz? Bunu soruyoruz ama o da
işlerine gelmiyor. Bize münhasır bir şey olacak... Böyle bir şey
yok. Biz gelişmiş ülkelerde ne varsa onun ortalamasını alalım ve
nasıl ki yargı kendi içinde herhangi bir mensubunun
yargılanmasına başkanlar kurulundan müsaade ediyorsa bırakın da
siyasetçinin yargılanmasına da parlamento müsaade etsin.
Bunun adımını atmamız lazım. Bir siyasi partinin kapatılıp
kapatılmaması için müsaadeyi parlamento versin. Gelişmiş ülkelere
baktığımızda bunu gördük. Bunların adımının atılması lazım.”
Parlamentonun halkın, milletin temsilcisi olduğunu belirten
Erdoğan, “Öyleyse bu alanda millet adına tasarruf yetkisini de bu
parlamento kullanmak durumunda” dedi.
Kapatma kararını Meclis veremez!
Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu: Sayın Başbakan, kapatma kararını
parlamentonun vermesini değil, kapatma davası açılırken
parlamentodan onay alınmasını kastetmiş olabilir. Yoksa kapatma
kararını parlamentoya bırakmak son derece tehlikeli olur. Bazı
ülkelerde, kapatma davası açılması kararını sadece başsavcıya
bırakmamak için parlamentodan onay alınması gibi bir model var.
Zaten gelişmiş ülkelerin büyük bölümünde parti kapatma olmadığı
için, az ülkede uygulanıyor. Ancak bana göre bu model de bizim
açımızdan sorunlu. Çünkü parlamento, tıpkı dokunulmazlıklar
konusunda olduğu gibi iktidar partisi aleyhine açılacak hiçbir
davayı kabul etmeyebilir.
Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu: Hükümete ya da parlamentoya dava açma
yetkisi veren ülkeler var. Bana göre, parlamento onayından çok,
Yargıtay Başsavcısı’nın takibi daha uygun. Çünkü, parlamentoya
yetki verildiğinde, iktidar partisinin küçük muhalefet partilerine
karşı bu durumu baskı aracı olarak kullanma hakkı doğar. Başsavcı
ise daha tarafsız bir konumda.
ANKARA Milliyet