Dünya cinnet geçiriyor

Dünya büyük bir kriz yaşıyor ruhsal bir bunalım hali, salgın halinde

Abdullah YILMAZ krmistanbul@gmail.com

Musullu, Kerkük’ün Türkmen yurdu olarak bildik, nüfus yoğunluğunun etnik guruplarına göre dağılımında yüzde 60 olan Türkmen yani Türk olan çoğunluk bu gün Musul a hapsolmuşsa, yaşanan zulüm ve tecridin kaldırılmasında Türkiye’nin etkisiz elemen olması düşünülemez

Lozan’ın sızı dolu sonucunda, acıların son bulmasında takdir yetkisini kimden alacağız.

 Irakta bu gün ışıt belasına karşı savaşan ya da savaşıyormuş gibi yapan alakasız insanların, savaş sonunda ne yapacağını sanıyoruz.

Irak, bahtsız, talihsiz memleket:

 Bağdat gibi diyar dediğimiz topraklar…

Karahumma hastalığında, ne kadar petrol varsa o kadar kan istiyor

Sanırsın kan toprağa akar ve petrol olur çıkar, kan emici vampirler uzaklardan gelir, arı kovanına duman salan toplayıcı edasında toprakları ateşe verir toz duman içinde ürününü toplar gider.

Burnumuzun dibinde ölürken insanlık

Peki, Sessiz mi kalacağız?

Kısacası cumhuriyet tarihinin bize dayattığı başarısız, pısırık geçmişimizin utanç dolu sonuçlarının telafisi için kendimizle yüzleşme zamanıdır diyenler var

Musul a el uzatma zamanıdır. Musul tehlikede, Türkmenler yalnız değil

Eğer uzanacaksa el aileden hısım akrabadan uzanır. Bunun dışında uzanan her el yalandır, çıkardır.

Teoride o kadar güzel sözler ki, aynı zamanda da çok doğru

Ancak

Türkiye de kimse ırak konusunda hiç kimseye güvenmesin, hatta bazı Tekmenlere bile

Sıkıştığında Türkiye’nin eteğinin dibine giren peşmerge dahi, yayılmacı politikası söz konusu olduğunda, arkasında ufak bir güç bulsun anında tüm yeminlerini yutar, Türkiye’yi bir kaşık suda boğmak ister,

Yeter ki birisi dehlesin

Şahsen ben endişeliyim, daha 2ay olmuş büyük bir felaketin kıyısından geçmişiz, hain bir darbe teşebbüsü ve sonrası hem idari hem sosyal hem de güven duygularımız alt üst olmuşken

Taşları daha yerine oturtamamışız, Musul’un musluk başına oturmayı hayal ediyoruz.

Hayali bir kişi kursa eyvallah, kişisel fantezi der geçersin. Ancak bunu bir kitle özelliklede ak partide goy goy siyaseti yapan darı ambarındaki canlar yapınca bu biraz akıl tutulmasına giriyor.

Toplumsal hezeyanların hükümetleri nasıl yanlış yollara yönelttiğini az mı yaşadık,

Ülke içerde teröre karşı iki cephede savaş halindeyken hangi ülkeleri karşınıza alacaksınız ve bunu nasıl yapacaksınız, Elinde hançer arkanda bekleyen bürütüsler varken.

Dünya büyük bir kriz yaşıyor ruhsal bir bunalım hali, salgın halinde

Cinnet geçiriyoruz, özellikle yaşadığımız bölge sıkıntılı ruhların enerjisi her tarafımızı sararken, karanlık sisli havada kan kokusu kol geziyor, Her yanımızda,

Tunus’tan başlayan yangın önce kendini sonra yanmaya müsait komşularını alev alev sararken. Oluşan dumanın ve taşıdığı vahşet zehirleri sınır tanımadan birçok ülkenin tepesinde dolaşıp durmakta

Bu günlerde 3 üncü dünya savaşını çağıran, bunu dillendiren zihniyette aynı zehrin etkisinde. Bayram yerinde kan görmeye hevesli günahkâr lar gibiyiz.

5 bin ışıt lının tepesinde 32 ülke savaş pozisyonu alıyor, Bir taşta benden diyen recm seyircisi edasında sabırsızlıkla saldırmayı bekliyor.

Bu 32 ülkenin burada ne işi var

Amaç ırak ın bütünlüğümü, yoksa ışıt düşmanlığımı….

Dünyanın çılgınlık ve cinnet duygularının savaş yoluyla uygulamaya koyma gayretleridir.

Emin olun içinde bulunduğumuz coğrafyada barış olsa da bu salgın en kısa sürede diğer kıtalarda ortaya çıkacaktır.

Kısacası bizim dışımızda gelişen ve dışardan gelen etkiyle insanlığın birbirini boğazlaması duracağa benzemiyor.

Gülme ve esneme davranışları ne kadar bulaşıcıysa, savaşmak ve öldürme duyguları da bulaşıcıdır.

Bir kötü ruhun ya da enerjinin milyonları olumsuz etkilediğini düşündüğüm dünyamızda, toplumları içindeki vahşet ve kin duygularını etrafına yayıp top yekûn masumları kaosun içine sürüklemektedir.

Bizim ve ülkemizin, umuda, mutluluğa, güvenlik duygusu içinde hayal edilen geleceğe yürümek için, önce kendimizle sonra çevremizle barışık olmak zorundayız.

Sanal ve temelsiz savaş ve ayrıştırma istekleri, aydınlık günleri değil, karanlık, bulutlu  gözyaşından yağmurları getirir.