Domuzlar tıpa ışık tutuyor
Abone olBursalı kalp doktorları, domuz kapakçıklarına nazaran daha uzun ömürlü olan metal kalp kapakçıklarını insan vücuduna uyumlu hale getirebilme...
Bursalı kalp doktorları, domuz kapakçıklarına nazaran daha uzun
ömürlü olan metal kalp kapakçıklarını insan vücuduna uyumlu hale
getirebilmek için başlattıkları projede sona geldi. Doktorlar metal
kalp kapakçığı üzerinde canlı doku oluşturup bunu domuzlar üzerinde
deniyor.
DOKU REDDİ ORTADAN KALKACAK
Uludağ Üniversitesi’nde histoloji - embiryoloji ana bilim dalı,
veteriner fakültesi ve kalp damar cerrahisi olarak 3 fakültenin
ortaklaşa yürüttüğü araştırmanın kalp hastalarına umut olacağı
belirtildi. Söz konusu araştırmada kalp ameliyatlarında kullanılan
suni kalp kapakçıklarının hastaların laboratuvar ortamında
üretilecek hücreleri ile kaplanarak, doku reddi problemlerini büyük
ölçüde ortadan kaldırması hedefleniyor.
İLK DOMUZLAR ÜZERİNDE DENENDİ
Projenin ilk iki adımı domuzlar üzerinde denendi. Hücre esaslı
tedaviyi amaçlayan proje kapsamında Uludağ Üniversitesi doğal hayat
alanında bakılan iki domuz operasyon geçirdi. Proje ile
laboratuvarda insan hücresi üretilmesi hedeflendi. İlk önce
domuzlar üzerinde denenip geliştirilen ve domuzdan damar alarak
metal kalp kapakçığı üzerinde canlı doku oluşturan Bursalı
cerrahlar, kapakçığı bu hayvana açık kalp ameliyatı ile nakledip
çalışmasını sağladı. Maksatlarının açık kalp ameliyatı olan
domuzları herhangi bir makineye bağlı olmaksızın 3 ay boyunca
yaşatmak olduğunu söyleyen Uludağ Üniversitesi Kalp Damar Cerrahisi
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Mustafa Tok, domuz kapağının
dejenere olduğu zaman belli bir süre sonra ikinci bir açık kalp
ameliyatı ile değiştirilmesi gerektiğini ifade etti.
’’PIHTILAŞMA OLMAYACAK’’
Uzun ömürlü olan metal kapağı uyumlu hale getirmek istediklerini
belirten Tok, “Metal kapakta eğer kan temasıyla birlikte kan
sulandırıcı kullanılmazsa pıhtılaşma oluşmaya başlıyor. Kanla temas
yüzeyi üzerinde canlı dokuyu oluşturursak pıhtılaşma sorununu aşmış
olacağız” dedi.
Ameliyatlarında domuz ve metal kapak olmak üzere iki tür kalp
kapağı kullandıklarını vurgulayan Tok, şunları söyledi: “Biyolojik
domuz kapaklarının metal kapaklara nazaran ömrü daha kısa.
Amacımız, uzun ömürlü metal kapakçık nakillerinden sonra ortaya
çıkan kan sulandırıcı ilaç ihtiyacını ortadan kaldırmak. Kalp kapak
ameliyatlarında önemli iki tür kalp kapağı kullanıyoruz. Bir tanesi
metalik kalp kapağı bu kapak kan sulandırıcı bir ilaç ortaya
çıkarıyor. Diğeri ise biyolojik kapaklar. Biyolojik kapaklarda kan
sulandırıcı ilaç ihtiyacı olmuyor. Ancak, biyolojik kapakların ömrü
metalik kapaklara göre daha düşük. Mekanik metal kalp kapağını
kişinin kendi hücreleriyle kaplayarak uzun ömürlü metal kapağı kan
sulandırıcı ilaçlardan bağımsız bir hale getirmek. Projede
öncelikle hayvan deneylerini yapıyoruz. Şu anda domuzlar üzerinde
çalışıyoruz. Domuzların kalbi hem boyut olarak hem de anatomik yapı
olarak insan kalbine en çok benzeyen kalp türü olduğu için
domuzları seçtik. Domuzlardan almış olduğumuz damar parçalarından
kendi hücrelerini ürettik. Üretilen bu hücreleri metal kalp kapağı
üzerine kapladık. Bunun sonunda hücrelerin canlılığının devam
ettiğini gördük. Hem de kalp kapağının düzgün bir şekilde
çalıştığını, fonksiyonunu kaybetmediğini gördük. Bu ilk aşamaydı”
ifadelerini kullandı.
İKİNCİ AŞAMA
İkinci aşamada bu kalp kapağını domuzun kalbine taktıklarını
söyleyen Tok, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu bir açık kalp
ameliyatıydı. Açık kalp ameliyatıyla bunu gerçekleştirdik. Üçüncü
aşamada ise bu hayvanları bizim kaplamış olduğumuz ve taktığımız
kalp kapağı ile asgari 3 ay yaşatmak ve kan sulandırıcı kullanmadan
herhangi bir komplikasyon gelişmediğini ve kapağın düzgün olarak
çalıştığını onaylamak. Bu çalışmada 3 ayrı grup bir araya geldik,
hem histoloji - embiryoloji ana bilim dalı, hem veteriner
fakültesi, hem de kalp damar cerrahisi olarak beraber ortak bir
çalışma yürütüyoruz. Uzun süredir devam ettirdiğimiz bir çalışma,
ama henüz daha sonuçlanmadı. Sonuçlarını önümüzdeki günlerde hep
beraber göreceğiz. Şu an deney aşamasındayız, ameliyatlarımızı
hayvan hastanesinde yapıyoruz. Orayı açık kalp ameliyatı yapılacak
hale getirdik. Şu an hayvanları erken dönemde yaşatmak gayreti
içerisinde bir yoğun bakım ünitesi kurma çabasındayız.”
açıklamalarını yaptı.
(İHA)