Derneklerin ilginç hikayeleri
Abone olÇocuk İstiyorum Dayanışma Derneği’ni kuran Sibel Tuzcu, 22 yıl boyunca çocuk sahibi olmak için uğraş verdi.
Sivil toplum örgütleri içerisinde yer alan derneklerin
bazılarının kuruluşunda ilginç öyküler yer alıyor. Yakınlarını
Kaybetmiş Aileler Derneği, oğlu kaybolan İsmet Özbilici’nin
girişimi ile kuruldu. Çocuk İstiyorum Dayanışma Derneği’ni kuran
Sibel Tuzcu, 22 yıl boyunca çocuk sahibi olmak için uğraş verdi.
Tuzcu, derneği vasıtasıyla bebek hasreti duyan kadınlara yardım eli
uzatıyor. Kendisi de bir omurilik hastası olan Ramazan Baş,
Omurilik Felçlileri Derneği’nin başkanı. Nazire Dedeman’ın oğlu
Umut, arkadaşının silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmişti.
Bayan Dedeman, kurulmasına öncülük ettiği Umut Vakfı aracılığıyla
‘bireysel silahlanmaya hayır’ kampanyası başlattı. Türkiye’de
farklı alanlarda yaklaşık 170 bin dernek faaliyet gösteriyor.
Derneklerin önemli bir bölümünü şehirlerdeki hemşehri dernekleri
oluşturuyor. Çevre Vakfı ve TEMA gibi sivil toplum kuruluşları ise
çevrenin korunmasına odaklı. Belirli sayıda insanı ilgilendiren
sorunların çözümü için mücadele eden dernekler ile başkanları
arasında yakın bir ilişki bulunuyor. Yönetimde yer alan isimlerin
derneklerin mücadele ettikleri konularda mağdur duruma düşmüş
olmaları dikkat çekiyor. İki çocuğunu kaybeden Aysel Doğan’ın
yaşayan iki çocuğundan biri şizofreni hastası. Doğan, Şizofreni
Dostları Derneği’nde 2. başkan olarak görev yapıyor. Şizofreni
hastalarının yaşamlarını kolaylaştırmak için çabalıyor. Kamuoyu
oluşturmak için tüm iletişim araçlarını kullanıyor. Sığ suya
atlarken felç olan Baş, Türkiye’deki 90 bin omirilik hastasını
topluma kazandırmak için derneğin bünyesinde sosyal ve kültürel
etkinlikler düzenliyor. Bir Dilek Tut Derneği, Beyazay Derneği,
Altı Nokta Körler Derneği, Sincan Ortopedik Özürlüler Derneği,
Artvin Özürlü Çocuklara Yardım ve Rehberlik Derneği gibi
Türkiye’deki birçok dernek de mağdurlar tarafından kurulmuş.
Yakınlarını Kaybetmiş Aileler Derneği (YAKAD), 1992’de oğlunu
kaybeden İsmet Özbilici tarafından kuruldu. Özbilici, oğlu
Abdülhamit kaybolduktan sonra onu aramak için Türkiye’nin her
tarafını dolaştı. Kendi oğlunu ararken yakını kaybolmuş insanlarla
tanışan Özbilici, bu aileleri birleştirerek YAKAD’ı kurdu. Daha
sonra küçük oğlu Özgür’ün öldürülmesi üzerine baba İsmet Özbilici,
kendini tamamen kayıplara adadı. Çocukları kaybolan aileleri bir
araya getiren YAKAD, kayıpları bulmak için Umut Otobüsü ile
Türkiye’yi 3 kez dolaştı. Üzerinde kayıp insanların fotoğrafları
bulunan ve ülkenin her tarafını gezen Umut Otobüsü ile bugüne kadar
750 kişi bulundu. Şu anda YAKAD’ın başında bir kardeşi kaybolan,
diğer kardeşi ise öldürülen Zafer Özbilici bulunuyor. Çocuk
İstiyorum Dayanışma Derneği (ÇİDER), 22 yıllık mücadeleden sonra
anne olan Sibel Tuzcu’nun girişimiyle kuruldu. Yıllarca birçok
tedavi yöntemine başvuran Tuzcu, anne olmak için 40 bin dolar
harcadı, 5 kez tüp bebek tedavisi gördü. Verdiği bu mücadeleden
sonra 42 yaşında anne olmayı başardı. Bir internet sitesinde
yaşadıklarını anlatması aynı sorundan muzdarip olan yüzlerce insanı
harekete geçirdi. Tuzcu şimdi çok pahalı olan kısırlık tedavisinin
sosyal güvenlik kapsamına alınması için mücadele ediyor. Anne olmak
için tedavi olmak isteyenlere yardım ediyor. Aysel Doğan’ın 4
çocuğundan ikisi küçük yaşta öldü. Yaşayan çocuklarından Serdar, 18
yaşında şizofreni hastası olunca kendini bu hastalığı öğrenmeye
adadı. Oğlunu tedavi ettirmek için Türkiye’de birçok hastaneyi
gezdi; milyarlarca lira harcadı. Şizofren oğlu şimdi 30 yaşında.
Kendisi ise bir süre başkanlığını yaptığı Şizofreni Dostları
Derneği’nde şu an 2. başkan. Doğan, bütün enerjisini bu hastalığa
yakalananlar için harcıyor. Yıllar önce arkadaşının silahından
çıkan kurşunla hayatını kaybeden Umut Dedeman anısına kurulan Umut
Vakfı’nın başkanlığını Nazire Dedeman yapıyor. Dedeman, 1993’te
kurduğu derneğin bünyesinde bireysel silahlanmaya karşı kampanya
başlattı. Her yıl 28 Eylül’deki bireysel silahlanma gününde “sessiz
ayakkabıların yürüyüşü” yapılıyor. Dedeman ailesi toplumdaki şiddet
ve suçlara karşı barışı sağlamak için konferans, panel ve seminer
düzenliyor. 1998 yılında kurulan Omurilik Felçlileri Derneği’nin
başkanlığını gazeteci Ramazan Baş yapıyor. Türkiye’deki 8 milyon
özürlü insanın 90 bini omurilik felçlisi. Her yıl yaklaşıkk 3 bin
kişi yüksekten düşme, ateşli silahla yaralanma, sığ suya balıklama
atlama sonucu omurilik felçlisi olarak yaşamak zorunda kalıyor.
OFD’nin başkanı Ramazan Baş da sığ suya balıklama atlama sonucunda
omurilik felçlisi olanlardan. Ramazan Baş’ın öncülüğündeki OFD
sosyal ve kültürel etkinlikleriyle omurilik felçlilerini topluma
kazandırmaya çalışıyor. Kaynak : Zaman