Denktaş basına sitem etti
Abone olAkdaniz Üniversitesi'nin düzenlediği panelde konuşan KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş "Basına bakınız, basında bu beyanı destekleyen yazı var mıdır?" dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Akdeniz Üniversitesi Atatürk
İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından
verilen "Atatürkçü Düşünce ve Medya" konulu sempozyumunun
"Kemalizm, Son Siyasal Gelişmeler ve Medya" konulu ikinci oturumuna
katıldı. Denktaş, "Anadolu'yu ayağa kaldıran heyecan dolu yılların
basını, bizim özlemimiz haline gelmiştir. Milli bir basına
ihtiyacımız olduğu aşikardır" dedi. 'Kıbrıs Sorunu ve Medya'
başlığı altında görüşlerini bildiren Rauf Denktaş, Kıbrıs sorununun
medyanın omuzladığı milli bir sorun olduğunu belirtti. Denktaş, dış
dünyanın bu konuyu basına, halkoyuna bakarak değerlendirdiğini
kaydetti. Denktaş, "Türk hükümetinin bugünkü siyaseti hakkında kati
bir şey söyleyemem. Milli dava dediğimiz Kıbrıs davasında Türkiye
nereye kadar itilecektir bilemiyoruz" diye konuştu. "O heyecan dolu
Anadolu'yu ayağa kaldıran Anadolu basını bizim özlemimiz haline
gelmiştir'' şeklinde konuşan Rauf Denktaş, milli bir basına
ihtiyacın aşikar olduğunu vurguladı. Kıbrıs meselesi denince
şehitler ve şehitliklerin gözler önüne gelmesi gerektiğini söyleyen
Denktaş, ''Kıbrıs elden giderse ki korkumuz vardır, gidebilir ve
gidecek diye, 'Bu şehitleri ne yapacağız?' diye şimdiden düşünmemiz
lazımdır. 'Türk milleti bunları hazmedemez' diye düşünüyoruz, Türk
milleti Kıbrıs'ın kaybedileceğinin bilinci içinde değildir. Ama
Kıbrıs sahte adı altında emperyalistlerin 40 yıldır destekledikleri
Rum idaresi, AB'ye Kıbrıs olarak kabul edilmiştir ve uzlaşma
şartlarını ortaya koymaktadır. Türk askeri derhal adadan çıkacak,
Türkiye'den gelip yerleşenler çıkacak, Türkiye Kıbrıs Hükümeti'ni
tanıyacak, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ortadan kalkacak. Bu
şartlar da önümüze gelmektedir. Ama 'Türk ulusu bunlara boyun
eğmeyecektir ey dünya, ey Avrupa, sen bunu böyle bil. Kıbrıs senin
bildiğin gibi Rum Adası değildir, üniter bir devlet değildir,
Kıbrıs ortaklık devletiydi, Rumlar yıkmıştır, sahip çıkmak için
yıkmıştı. Terörizme karşıyım diye barbar bağırıyorsunuz, terörist
idarenin yarattığı bir azınlık vardır, Türk halkı bu ayrılık
neticesinde ancak kurtarılabilmiştir. Bunun yeniden birleştirmek,
bunu 250 bin Türk'ü 800 bin Rum'un arasına koyarak Türk askerini de
adadan çıkarmak cinayettir, yeni kavgaya kapı açmaktır' diyen bir
basın yok. Halbuki Kıbrıs meselesi budur'' dedi. Türkiye'nin Annan
Planı'nı kabul ettikten sonra, Kıbrıs üzerindeki haklarını ortadan
kaldırdığını savunan Denktaş, "Başbakan geçtiğimiz günlerde
'Kıbrıs'ta iki halk vardır' dedi. Bu iki halk esası üzerinden milli
mesele halledilir. Bir devlet olduğunu, halkın var olduğunu ve
Kıbrıs'ın geleceğini iki halkın birlikte tayin edeceğini,
dolayısıyla bir halkın diğerinin hükümeti olmadığını içeren çok
basit bir beyandır bu. Gerekli bir beyandır. Basına bakınız,
basında bu beyanı destekleyen yazı var mıdır? 'Kıbrıs'ta iki halk
vardır. Siz de iki ayrı referandum yaptırmak suretiyle iki ayrı
halkın olduğunu teyit etmişsinizdir. İki ayrı referandum demek,
halklardan birinin diğerini temsil edemeyeceği, diğerinin hükümeti
olmadığı ve olamayacağı demektir. Kıbrıs Davası da budur' diye yazı
görüyor muyuz? Görmüyoruz. Türk Hükümeti'nin daha ziyade tavizde
bulunmasına yönelik yazılar vardır. 'Kıbrıs önemli değildir Türkiye
için. Stratejik önemi de yoktur. Denktaş niye direniyor? Haksızdır,
uzlaşmazdır.' şeklindeki yazılar devam etmektedir ve gidişatın ne
olduğunu göstermek için de atılmakta olan bütün adımlar, halka
büyük başarı olarak gösterilmektedir" diye konuştu. "Gerçekleri
duyurmadan, halkı uyutarak mili dava yürütülemez" diyen Denktaş,
"Biz endişe içindeyiz. Türkiye'ye tarih verilecek günler
yaklaşmakta, baskılar artmaktadır. Daha önce beyan edilmeyen, Türk
halkına duyurulmayan istekler ortaya çıkmaya başlamıştır. Rum
devletini tanı, Ermeni soykırımını tanı tazminatını öde, adadan
askerini çek diye baskılar başlamıştır. Türkiye'nin iç dünyası için
öngördüklerini söylemeye gerek yok. Bunlar yeterince duyuruluyor
mu? Yoksa 'AB kulübünün şartları bunlar kabul edeceğiz mi?'
diyorlar. Evet öyle diyorlar" şeklinde konuştu.