Cumhuriyet tarihinin ihracat rekoru
Abone olDevlet Bakanı Kürşat Tüzmen Türkiye'nin 2005 yılı ihracat rakamlarını açıkladı. Türkiye 7.3 milyar dolarlık aylık ihracatla Cumhuriyet tarihinde bir rekora imza attı.
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Türkiye'nin, dünyanın en büyük 22.
ihracatçı, 14. ithalatçısı ve en yüksek ihracat artışlarından
birini gerçekleştirebilen bir ülke olduğunu söyledi. Bakan Tüzmen,
İhracat Değerlendirme Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, son üç
yılda ihracatın yüzde 100'ün üzerinde artışla, 2005 yılı sonu
itibariyle 73,4 milyar dolara ulaştığını ve Aralık ayında da 7.3
milyar dolar ihracatla Cumhuriyet tarihi aylık ihracat rekorunun
kırıldığını bildirdi. Tüzmen, Türkiye'nin, kişi başına bin doların
üzerinde ihracat rakamını geride bıraktığını da kaydederek,
önümüzdeki yıllarda bu rakamın 2 bin, 3 bin dolar olacağını
söyledi. 2005 yılının ihracatçılar için kolay bir yıl olmadığını ve
ihracat artış hızında oransal olarak bir yavaşlama yaşandığını
kaydeden Tüzmen, ancak, bu yavaşlamanın ağırlıklı olarak dünya
ekonomik konjonktüründe yaşanan gelişmelerle ilişkili olduğunu
söyledi. Tüzmen, global ticaret hacmi artışındaki yavaşlamanın yanı
sıra en büyük pazar olan AB-15 ülkelerinin ithalatındaki daralma,
dünya çelik talebi ile fiyatlarında yaşanan düşüş ve ihracatın
yaklaşık yüzde 28'ini oluşturan tekstil-konfeksiyon sektörlerinde
kotaların kalkması ile yaşanan rekabetin bu gelişmeleri
oluşturduğunu anlattı. İhracatın yüzde 85'ini oluşturan sanayi
ürünleri ihracatının 2004 yılına göre yüzde 12,7 oranında artarak
62.2 milyar dolar seviyesine yükseldiği ve genel ihracat
performansında belirleyici bir rol oynadığının görüldüğünü kaydeden
Tüzmen, tarım ve madencilik sektörleri ihracatının 2004 yılına göre
sırasıyla yüzde 27,4 ve yüzde 26,3 oranlarında artarak 9.7 ve 1.5
milyar dolar olduğunu söyledi. -İTHALAT- 2005 yılı Ocak-Kasım
itibariyle ithalatın bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9,1
artarak 104,5 milyar dolara ulaştığını ve yıl sonu itibariyle
ithalatın 115 milyar dolar olmasının beklendiğini ifade eden
Tüzmen, ''İthalat artışı ile milli gelir, üretim artışı ve ihracat
yakından ilişkilidir. Dolayısıyla, milli gelirin, sanayi üretiminin
ve ihracatın arttığı yıllarda ithalatın da artması beklenen bir
gelişmedir'' dedi. Tüzmen, piyasa dinamiklerini bozucu etki yaratan
ithalata yönelik ticaret politikası önlemlerinin etkin şekilde
uygulandığını kaydederek, Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre,
Türkiye'nin 2005 yılının ilk 6 ayında en fazla damping önlemi alan
4. ülke olduğunu hatırlattı. -CARİ AÇIK- Bakan Tüzmen, cari açığın
büyümesinin temel olarak, mal ve hizmet ithalatının ihracatından
daha hızlı artmasından kaynaklandığını ifade ederek, cari açık
artışının dikkatle izlenmesi gereken bir gelişme olarak karşıda
durduğunu, ancak bu artışın bir başka yönünün de ihracatta yapısal
bir dönüşüm gerçekleşmesi olduğunu söyledi. Dünya ticaretinde
yüksek paya sahip, ileri teknoloji ihtiva eden ve sermaye yoğun
sektörlerin ihracat içindeki paylarının hızla artmaya devam
ettiğini belirten Tüzmen, şöyle devam etti: ''Geleneksel ihracat
sektörlerimiz olan tarım ve tekstil-konfeksiyon gibi emek yoğun
sektörlerden otomotiv, makine, kimya gibi yoğun ara malı kullanan
sektörlere geçiş sürecinde, döviz kurları gibi çeşitli
makroekonomik gelişmelerin de etkisiyle ara malı ithalatında bir
sıçrama yaşanmıştır. Benim öngörüm, iç piyasayı rahatlatacak ve
rekabet gücünü yükseltecek tedbirler uygulamaya geçildikçe ve ara
malı üreticilerimiz talepler doğrultusunda re-organize olarak
üretim metotlarında gelişme kaydettikçe ara malı ithalatı
üzerindeki baskının azalacağı yönündedir.'' Tüzmen, dış ticaretin
lojistik hale geleceğini belirterek, enerji desteği ve SSK prim
desteği gibi konularda çalışmaların devam ettiğini, DFİF ve
Eximbank kaynaklarının artırılması ve serbest bölgelerle ilgili
düzenlemeler konusunda da ilgili bakanlarla mutabakata varıldığını
söyledi. -YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR- Bakan Tüzmen, ihracat politikası
çerçevesinde yürütülen tüm çalışmaların koordinasyon zemininin
ihracat stratejik planı olduğunu kaydederek, sistemli çalışmaların
yürütüldüğünü anlattı. Komşu ve Çevre Ülkelerle Ticareti Geliştirme
Stratejisi, Afrika Ülkeleri ve Asya Pasifik Stratejilerinin
uygulandığını kaydeden üzmen, tanıtım ve pazarlama etkinliklerinin
sürdürüldüğünü, urquality Projesi'ne yönelik stratejik planının
oluşturulduğunu, Fuarlara katılımın sağlandığını, ticaret ve alım
heyeti programlarının düzenlendiğini söyledi. Bakan Tüzmen, Türkiye
için özel öneme sahip ve hedef pazarlar olarak belirlenen ülkelere
ihracatın artırılması, çeşitlendirilmesi veetkin tanıtım
yapılabilmesi amacıyla pazara giriş projelerinin uygulanmaya
başladığını kaydederek, zincir mağazalar tanıtım etkinliğinin
uygulandığını, Moda ve Tekstil İş Kümesi Projesi'nin faaliyete
geçtiğini de anlattı. -ÖNLEMLER- 2005 yılından itibaren yerli
sanayiinin ithalat artışından zarar görmesini önlemek amacıyla,
toplam 58 kategoride yer alan tekstil ve konfeksiyon ürünleri
ithalatının ülke ayrımı gözetilmeksizin kayıt altına alındığını
ifade eden Tüzmen, fındık, antepfıstığı, doğaltaş, seramik, deri,
el dokuma halıcılığı sektörlerinde oluşturulan tanıtım ve çalışma
gruplarının da çalışmalarını sürdürdüğünü kaydetti. Tüzmen, genel
bütçeden ihracata yönelik devlet yardımlarına tahsis edilen
kaynağın 3 yıllık bir süreçte kademeli olarak ihracatın yüzde 1'ine
yükseltilmesine karar verildiğini hatırlatarak, bu süreçte
önümüzdeki yıl için ayrılan kaynağın yüzde 43 artışla 500 milyon
YTL olarak bağlandığını bildirdi.