Başbuğ'un o sözü BDP'lileri çıldırttı
Abone olBDP lideri Demirtaş, BDP'li milletvekilerine "Dağa git" diyen Başbuğ'a sert çıktı.
Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un PKK’lıların cenaze törenine
katılan BDP’li milletvekillerine yönelik “Dağa git” sözlerine BDP
genel Başkanı Selahattin Demirtaş’tan sert yanıt geldi. Başbuğ’a,
“Burası kışla biz de senin emir erin değiliz. Siz bize emir
veremezsiniz, Size düşen hesap vermektir” diye seslenen
Demirtaş "Ya Genelkurmay Başkanı istifa etmeli ya da
Başbakan görevden almalı" çağrısında bulundu.
Savcıları göreve çağıran Demirtaş BDP'li milletvekillerine yönelik
bir saldırıdan da bundan sonra Genelkurmay Başkanı Başbuğ'u sorumlu
tutacaklarını söyledi.
Başbuğ’un konuşmalarını eleştiren Demirtaş’ın hedefinde Başbakan
Erdoğan da vardı. Demirtaş, “Bu ülkeye iki başbakan
fazladır. İki başbakan olmaz. İki Genelkurmay Başkanı olmaz. Ülkeyi
kim yönetecek. Muhatabımızı bilelim. Buna karar verin”
diye çıkıştı.
Demirtaş’ın sözlerinden satır başları şöyle:
BAŞBAKAN’LA GÖRÜŞME ŞARTLARI: Görüşme talebi
anlamlı. Ama samimi ve çözüm üreten perspektif olmalı. BDP’Nin
önerileri bugüne kadar dikkate alınmadı. Sırf görüşmüş olmak için
yapacaklarsa zahmet etmesin zaman da kaybetmesinler. BDP önerileri
ile bu kaostan çıkılacağına inanıyorsa bu görüşmeye katılır. Umut
ediyoruz da başbakan da bu perspektifle katılacak. Bu konuda en
deneyimli parti en somut önerilere sahip parti olarak çözüm
önerilerimizi sunacağız. Başbakan yaklaşımlarını takip ederek bir
karar vereceğiz. İlkesel duruşumuz diyalog kanallarının açık
olmasından yana.
PKK CESETLERİNE İŞKENCE: Bir cenazeye yaklaşım
böyle olamaz. Hiçbir din de bunun yeri yoktur. Otopsi raporlarını
Genelkurmay Başkanı ve Başbakan’a göndereceğiz. Bu vahşeti kim niye
yapıyor. Hangi yetki ahlak ve vicdanla yapılıyor.
AKP’NİN GRUP TOPLANTISINI BAŞBUĞ YAPIYOR: Başbakan
tatilde bu nedenle AKP’nin grup toplantısı yok. Ama grup
toplantısını Genelkurmay başkanı yapıyor. Kimsenin konuşmadığı
konularda demeç vermekten kaçınmayan bir Genelkurmay Başkanımız
var.
MİLLETVEKİLLERİ PANKART AÇMAZ: Milletvekilleri
katıldıkları cenazelerde pankart açmaz taşımazlar. Orada hangi
pankart olduğu kimin hazırladığını bilmezler. Katılıp acıları
paylaşırlar. Bundan sonra da vicdani bu görevlerini yerine
getirmeye devam edecekler. Milletvekilleri o cenazelerde barış ve
kardeşliğe dair konuşmalar yapar barışa olan ihtiyacı dile
getirirler.
BURASI KIŞLA DEĞİL: Başbuğ’un böyle açıklama
yapması kabul edilemez. Burası kışla değil biz de sizin emir eriniz
değiliz. Siz bize emir vereceğinize halka hesap verin. Neden bu
gençleri koruyamıyorsunuz hesap verin. Sizin döşediğiniz mayınlarla
gençler ölüyor bunu hesabını verin. Kışlalarda intihar adına
yapılan ölümlerin hesabını verin. Siz bize emir vermezsiniz. Size
düşen hesap vermektir.
BAŞBAKAN GÖREVDEN ALMALI: Bir milletvekiline dağa
çıksın diyor. Dağa çıkışları engellemekle görevli en üst düzeyde
güvenlik görevlisi bunu söylerse onun görevi bitmiştir. Onun işi
dağdan indirmektir. Seçilmiş bir parlamentere dağ yolunu gösteren
Başbuğ ya istifa etmeli ya Başbakan onu görevden almalıdır.
MİLLETVEKİLLERİNE SALDIRIDAN BAŞBUĞ SORUMLU
OLACAK: Bu ülkeye iki başbakan fazladır. İki başbakan
olmaz. İki Genelkurmay Başkanı olmaz. Ülkeyi kim yönetecek.
Muhatabımızı bilelim. Buna karar verin. Şu saatten sonra herhangi
bir milletvekilinin başına gelecke her türlü şeyden Genelkurmay
Başkanı sorumludur. Hedef göstermiş, suç işlemiştir. Savcıları
göreve davet ediyorum. Böyle bir gn krumay başkanı bu ülkede barış
sağlayamaz. 2 milyon 400 bin oy almış parti ve milletvekillerine
böyle davranırsanız barışı sağlayamazsınız.