Bahar yorgunluğuyla baş etmenin yolları
Abone olUzmanlar, bahar yorgunluğu ile baş etmenin yolunun doğru beslenmeden geçtiğini söyledi.<br/>Diyetisyen Berna Ertuğ, bahar yorgunluğunu atlat...
Uzmanlar, bahar yorgunluğu ile baş etmenin yolunun doğru
beslenmeden geçtiğini söyledi.
Diyetisyen Berna Ertuğ, bahar yorgunluğunu atlatmak için altın
tavsiyelerde bulundu. Metabolizmanın baharla gelen değişimlere
uyumu için beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi gerektiğini
anlatan Ertuğ, “Kış mevsiminin ağırlığı üzerimizden kalkarken
güneşli bahar günleri yorgunluk hissini de beraberinde getiriyor.
Halsizlik, eklem ağrıları, sürekli uyku isteği olarak kendini
gösteren ve ‘bahar yorgunluğu’ adı verilen bu durum metabolizmada
gerçekleşen bazı değişimlerden kaynaklanıyor. Bahar yorgunluğu ile
baş etmenin yolu ise doğru beslenmeden geçiyor” dedi.
"YETERLİ VE DENGELİ BESLENİN"
Yeterli ve dengeli beslenilmesi gerektiğini belirten Ertuğ, “Besin
çeşitliliğini artırarak tek tip beslenmekten kaçının. Bütün besin
gruplarını içeren bir öğün tüketmeye çalışın. Bir öğününüzde
kıymalı sebze yemeği veya tavuklu salata, 1 su bardağı ayran ve 1
dilim ekmek tüketerek besin çeşitliliğini sağlayabilirsiniz. Günün
en önemli öğünü olan kahvaltıyı kesinlikle atlamayın. Beyaz undan
yapılmış besinler yerine, kepek, çavdar, tam buğdaydan yapılmış
tahıllı besinleri tercih edin” açıklamasında bulundu.
"KÜÇÜK PORSİYONLARLA SIK SIK BESLENİN"
Küçük porsiyonlarla sık sık beslenilmesi gerektiğini ifade eden
Ertuğ, şöyle devam etti:
“Düzensiz tüketilen öğünler, uzun süren açlıklar kan şekerinin
dengesiz düşmesine ve yükselmesine neden olabileceği için bahar
yorgunluğu belirtileri daha kötü hale gelebilir. Dolayısıyla günde
3 ana, 3 ara öğün olacak şekilde az az ve sık sık 6 öğün tüketmeye
çalışın. Kendinizi 3-4 saatten fazla aç bırakmamaya özen gösterin.
Tükettiğiniz miktarlara yani porsiyonlarınıza dikkat etmeye
çalışın.”
"BOL BOL SU TÜKETİN"
Su tüketiminin alışkanlık haline getirilmesi gerektiğini dile
getiren Ertuğ, şu açıklamayı yaptı:
“Havaların ısınmasıyla oluşabilecek su kayıplarını önlemek ve
mevsimsel değişikliğe bağlı dolaşım problemlerinden kurtulmak için
bol bol su tüketin. Susamadan su içmeyi alışkanlık haline getirmeye
çalışın. Günlük 2-3 lt su tüketerek dolaşım sistemini daha düzenli
hale getirmiş ve toksinlerden kurtulmayı sağlamış olursunuz.”
"ALKOL TÜKETİMİNİ EN AZA İNDİRİN"
Alkol tüketiminin sınırlanması gerektiğini vurgulayan Ertuğ,
“Mevsim geçişlerinde yüksek miktarlarda tüketilen alkol,
problemlerinizin daha da artmasına sebep olur. Bu sebeple alkol
tüketimini minimuma indirmeye çalışın. Ayrıca tercihlerinizin hafif
alkollü içecekler olmasına ve 1-2 kadehten fazla tüketmemeye özen
gösterin” diye konuştu.
"KAFEİN İÇEREN İÇECEKLERİN KONTROL ALTINDA TUTULMASI GEREKİYOR"
Kafeinin de kontrol altında tutulması gerektiğini söyleyen Ertuğ,
şunları söyledi:
“Gün içerisinde yorgunluğu atmak, uyanık kalmak için sıkça
tükettiğimiz çay, kahve gibi kafeinli içecekleri kontrol altında
tutun. Yüksek miktarlarda alınan kafein, kalp çarpıntısına ve
vücutta su kaybına neden olabilir. Özellikle mevsim
değişikliğindeki sıkıntıları tetiklememek adına kafein alımını
minimumda tutmaya özen gösterin. Kahve, çay, asitli içecekler gibi
kafeinli içecekler yerine rahatlatıcı özelliğinden dolayı bitki
çaylarını tercih edebilirsiniz.”
"YETERLİ VE DÜZENLİ C VİTAMİNİ ALIN"
Yeterli ve düzenli C vitamini alınması gerektiğini savunan Ertuğ,
“Gün içerisinde C vitamini içeren sebze ve meyve tüketimini
artırın. Beslenmenize brokoli, ıspanak, yeşil sivri biber, maydanoz
gibi yeşil yapraklı sebzeler ve portakal, kivi, kuşburnu, greyfurt
gibi meyveler ekleyin. Uykusuzluk ve düzensiz uyuma kendinizi daha
yorgun hissetmenize sebep olur. Düzenli uyku saatleri, gün
içerisinde kendinizi daha enerjik hissetmenize yardımcı olacaktır.
Günde 6-8 saat uyumaya çalışmalısınız” açıklamasını yaptı.
"FİZİKSEL AKTİVİTELER YORGUNLUĞU KORUR"
Fiziksel aktivitelerin de artırılması gerektiğini belirten Ertuğ,
“Haftada 3 gün yapılan tempolu yürüyüşler, yüzme, gevşeme
egzersizleri sizi yorgunluğa karşı koruyacaktır. Eğer, ‘Vaktim yok’
diyorsanız en azından aktif yaşam tarzı için yürüyerek
gidebileceğiz yerlere arabasız gitme, asansör yerine merdivenleri
tercih etme gibi küçük aktivitelerle de yaşam tarzınızı
değiştirebilirsiniz” şeklinde konuştu.
(İHA)