Babacan bozgunculara yüklendi

Devlet Bakanı Ali Babacan, Türkiye'de yatırımın artması için moralin çok önemli olduğunu, kimsenin morallerin bozulmasına izin vermemesi gerektiğini belirterek, ''Bu morali, bu iyi havayı kim bozmaya çalışıyorsa, kötülük ediyor. Kasıtlı, ideolojik davranıyor'' dedi. Bakan Babacan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) Yatırım Ortamını İyileştirme Reformu çerçevesinde Kızılcahamam Patalya Termal Resort Oteli'nde düzenlediği Yatırım Konferansı'nda bir konuşma yaptı. Babacan konuşmasında, ''Şu olacak, bu olacak bakmayın bu iyi havaya diyenlere de kulak asmayacağız'' dedi. Sanayici, işadamı ve yatırımcılara da seslenen Babacan, ''Artık Türkiye'de farklı bir anlayış var, istikrara sahip çıkan, istikrarı güçlendiren bir hükümet var. Türkiye ekonomisi için doğrusu neyse gözümüzü kırpmadan yaparız, onun bunun dediğine de fazla kulak asmayız'' diye konuştu. Yatırım alanında alınması gereken uzun bir yol olduğunu ifade eden Babacan, mevcut başarılarla yetinmeyeceklerini, çıtayı biraz daha, biraz daha yükseltmeleri gerektiğini söyledi. ÖZEL SEKTÖRDEN 45 KATRİLYON LİRALIK YATIRIM Özel sektörün geçen yıl ilk 9 ayda 45 katrilyon liralık yatırım yaptığını vurgulayan Babacan, devletin ise 12 aylık yatırımının 7.5 katrilyon lira olduğunu kaydetti. Babacan, geçen yıl 14 milyar dolarlık yatırım amaçlı makina tesisat ithal edildiğini hatırlatarak, ithalatın yapısına bakılmadan cari açık eleştirisi yapıldığını söyledi. Yatırıma yönelik yapılan toplantıları da anlatan Babacan, Yatırım Ortamını İyileştirilmesi Koordinasyon Kurulu (YOİKK) kapsamında ''tek durak ofisleri'' çalışmaları olduğunu, bunun da bölgesel kalkınma ajanslarına paralel olarak yürütüldüğünü ifade etti. Bir yolculuğa çıktıklarını ifade eden Bakan Babacan, şunları kaydetti: ''Arabanın bakımını yapmışsak, emniyet kemerimizi sağladıysak, 90 km'nin üzerinde hız yapmıyorsak, (Her an lastik patlayabilir, yolumuza bir kaya düşebilir, her an araba bozulabilir) diye yolculuk boyunca bunlardan bahsedeceksek, bu yolculuk hiç de keyifli olmaz. Önlemimizi alacağız, işimizi sağlam tutacağız, keyifli yolculuğa beraber devam edeceğiz. (Her an bir sıkıntı olabilir, dikkat et yola kaya düşmesin) diyen yolculara da artık sus kardeşim, biz yolumuza bakacağız diyeceğiz.'' Türkiye'nin şu anda karşı karşıya bulunduğu en önemli ekonomik ve sosyal problemin işsizlik olduğunu anlatan Babacan, şöyle devam etti: ''Tüm problemler bir yana işsizlik bir yana. İşsizlik sorununun çözümü özel sektör yatırımlarından geçiyor. Bütçemiz sınırlı, artık para da basmadığımıza göre, hiç bir zaman rahat olmayacağız. Yatırım bu sene 7.5 katrilyon lira, gelecek yıl 20 katrilyon lira olsun diyemeyeceğiz. Artık kamu, istihdamın ve büyümenin motoru olacak bir aktivite değil. İstihdamı özel sektör sağlayacak onun için üstümüzde önemli bir sorumluluk, vebal var. İşsizliğin ne olduğunu ancak işsizler anlar ve işsizlik zordur.'' ''YOİKK İÇİN MAKRO VE SİYASİ İSTİKRARIN ÖNEMLİ'' YOİKK kapsamındaki sorunların yatırımcıların günlük işleri sırasında karşılaştığı mikro sorunlar olduğunu ifade eden Babacan, belki bundan daha da önemlisinin makro konular olduğunu belirtti. Babacan, ''Makro ekonomik istikrar olmadıktan sonra, siyasi istikrar olmadıktan sonra bir ülkenin yatırımlarını cezbetmenin yolu yok. Bu olmazsa olmaz temel şart. Yıllık yüzde 80-100 faizlerin olduğu bir ülkede siz reel sektörün yatırım yapmasını nasıl beklersiniz'' diye konuştu. Türkiye'de makro istikrarın önemli bir seviyeye geldiğini dünya alemin bildiğini belirten Babacan, ''Maalesef, gerçekleri görmek istemeyen, sürekli bazı risklerden, problemlerden söz edenleri görüyoruz.'' dedi. HER BAŞARIYA BİR KULP TAKMAK Türkiye ile ilgili geçmişte bazı önyargıların oluştuğunu anlatan Babacan, demokraside kesintiler, ekonomik krizler, yolsuzluklar, siyasi çalkantıların bu ön yargıları destekler mahiyette olduğunu kaydetti. Şimdi bir yandan sorunlarla mücadele ederken, bir yandan da ön yargılarla mücadele ettiklerini anlatan Babacan, Türkiye'nin artık değiştiğini, geriye götürülmeyeceğini, yönünün hep ileriye yönelik olduğunun uluslararası anlamda anlatılmasını gerektiğini vurguladı. Babacan, şöyle devam etti: ''Elde edilen başarıları küçümsemek, her başarıya bir kulp takmak, her reformun ardında art niyet aramak, işin kolayına kaçmaktır. Türkiye'ye yol göstermesi gereken sivil toplum örgütleri ya da bürokrasinin kalelerini, kaynaklarını yitirme endişesiyle Türkiye'nin önüne takoz koymaları, yeni durum ile bağdaşmaz.'' Babacan, 17 Aralık'tan sonra Türkiye'nin rayting'inin arttığını ve tüm dünya tarafından mercek altına alındığını belirtirken, ''Artık bundan sonra Türkiye'nin iç gündemi diye bir şeyin fazla olmadığını göreceksiniz. Türkiye'nin gündemi, Avrupa'nın gündemi olacak, hatta bazı konularda dünyanın gündemi olacak'' diye konuştu. Açılış konuşmalarının ardından Devlet Bakanı Babacan, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakçı ve DPT Müsteşarı Ahmet Tıktık ile özel sektör temsilcileri ile bürokratlar toplantıya basına kapalı olarak devam ettiler. Bakan Babacan'ın toplantının basına kapalı bölümünde yaptığı konuşmada, sorunların hızla tespit edilmesi ve çözümüne ilişkin konulara değindiği öğrenildi. Toplantıda ağırlıklı olarak bundan sonra yapılması gerekenlere ilişkin bir yöntem oluşturulmaya çalışıldığı öğrenildi.