Aşkın bilirkişi ile 'Kavgalı' çıktı
Abone olVan YY Üniversitesi rektörü Aşkın'ın tutuklanmasında bilirkişiye rehberlik yapan Sedef Er'in okuldan atıldığı ve bu yüzden Aşkın ile aralarında husumet olduğu ortaya çıktı.
Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklanmasına neden olan savcılık
soruşturmasına, üniversiteden atılan İdari ve Mali İşler Daire
Başkanı Sedef Er'in "rehberlik" ettiği ortaya çıkarken, bilirkişi
olarak görevlendirilen Doç. Dr. Özkan Ünal'ın da Aşkın'la husumet
yaşadığı belirlendi.
Rektörün tutuklandığı soruşturmanın ilk aşamalarında, Aşkın'ın
tıbbi malzeme ihalesiyle ilgili bir işlemi geciktirdiği
gerekçesiyle hakkında başlattığı soruşturma sonunda görev yeri
değiştirilen Er'den yararlanıldığı ortaya çıktı. Er'in savcılıkça
resmi bilirkişi olarak görevlendirilmediği, ancak soruşturma
süresince "kılavuzluk" yaptığı öğrenildi. Savcılık, çeşitli
konularda sık sık Er'in bilgisine başvurdu.
Bilirkişiye itiraz edilecek
Savcılığın hazırlattığı 2 bilirkişi raporundan birinde Radyasyon
Onkolojisi Anabilim Dalı Başkanı Yard. Doç. Dr. Mustafa
İzmirli'nin, diğerinde ise Radyoloji Anabilim Dalı'nda görevli
Ünal'ın imzası bulunuyor.
Raporunda Aşkın'ın görevini ihmal ettiğini, idari hiçbir tedbiri
almadığını savunan Ünal'ın rektörle arasında husumet bulunduğu
anlaşıldı. Ünal'ın daha önce Aşkın aleyhine basına sıkça demeçler
verdiği öğrenildi. Bu nedenle bilirkişiliğini kabul etmeyen Aşkın
ve avukatları, itiraz dilekçesinde Ünal'ın bu açıklamalarını da
savcılığa sundu.
Savcılıkta, "Radyoterapi cihazları, malzeme eksik olduğundan
çalıştırılamamış, 5 milyon dolarlık zarar oluşmuştur şeklinde
bilirkişi raporu var" yönündeki soruyu yanıtlayan Aşkın, Ünal için
şunları söyledi:
"Bu konuda yetki başhekim ve hastane yetkililerindedir. Ünal'ın
raporunu kabul etmiyorum. Hakkımda kamuoyunda adeta linç
kampanyaları düzenlemiştir. Aletlerin çalışması da kendi
sorumluluğundadır. Zarar konusunu Maliye Bakanlığı'na sormak lazım.
Firma da zarar ettiğini ve uluslararası tahkime gideceğini
söylüyor."
'Er görevini yapmadı'
"Malzemeler geldikten bir yıl sonra komisyon kurulmasının,
gecikilmesinin nedeni nedir?" sorusuna da, "İMDB Başkanı Sedef
Er'in görevini yapmamasıdır. Bu nedenle görevden alınmıştır"
yanıtını veren Aşkın, Er'in neden görevden alındığına açıklık
getirdi.
Çiçek'ten müfettiş
Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in, Van Başsavcısı, yetkili savcı ve
tutuklama kararını veren hâkimle ilgili iddiaları araştırmak üzere
müfettiş görevlendirdiği öğrenildi. Müfettişin önümüzdeki günlerde
Van'a gidebileceği kaydedildi.
İşte Aşkın dosyası
'Asıl çete, suçlayanlar'
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın hakkındaki
soruşturmayı "çete" suçundan yürüterek YÖK'ten izin alma
zorunluluğunu aşan savcılığın, bazı öğretim elemanlarının farklı
üniversitelere atanmasını, bu suçun oluşması için bulunması zorunlu
olan "cebir" şartının unsuru şeklinde gösterdiği ortaya çıktı.
Görev yerleri değiştirilenlerin açtıkları davaların tamamını
kaybettiklerini vurgulayan Aşkın ise, "Asıl çete beni suçlayanlar"
dedi.
Çete kurarak İspanyol Expansion şirketinin kazandığı 25 milyon
dolarlık tıbbi malzeme ihalesine fesat karıştırdığı iddiasıyla
tutuklanan Aşkın hakkındaki dosyaya Milliyet ulaştı. Savcılığın
suçlamalarla ilgili yönelttiği 89 sorudan bazıları ve Aşkın'ın
yanıtları özetle şöyle:
'İhale benden önce yapıldı'
Dış krediyle cihaz alımı ihalesinden ne zaman haberiniz oldu?
- İhale, ben rektör olmadan önce yapılmış. Dönemin hastane
başhekimi Sabahattin Aydın bilgi verdi. 2003'te ilk defa malzeme
geldi. Ödeme Hazine Müsteşarlığı'nca yapıldı.
1998'de imzalanan sözleşmeye 2000 - 2004 arasında 6 kez ilave
yapılmasına neden gerek görüldü?
- İdari Mali İşler Daire Başkanlığı (İMDB), bunun zorunluluk
olduğunu bildirdi. Cihazlar 1998'e göre ucuzlamıştı. Böylece aynı
bedelle daha çok cihaz alındı.
İlaveler niçin Sayıştay ve Maliye'ye gönderilmedi?
- Maliye müfettişleri, raporlarında harcamaya ilişkin ek yük
getirmeyen sözleşme tasarılarının Maliye vizesine, Sayıştay onayına
tabi olmadığını düşündüklerini belirtmiştir.
Anlaşmaları evinizde saklamanız, işin yasal olmadığını bildiğinizin
ispatı değil mi?
- Fotokopiler bulunmuştur. Fotokopileri İMDB vermiştir. Burada bir
çeteden söz ediliyorsa, karşı tarafın yani ihbarda bulunanlar
olduğunu düşünüyorum. Ayrıca milyonlarca dolar kâr var. Takdir
edilmem lazım.
9 ayda bitmesi gerekirken, iş neden hâlâ bitmedi?
- Eximbank ile Hazine arasında ödeme konusunda çıkan problemlerden
dolayı sözleşme uzatıldı.
Geçmişe yönelik kurulduğu ispatlı, sahte komisyonları kurmaktaki
amaç nedir?
- Böyle bir telkinde bulunmadım. Komisyon kurulsun denmiş ise
gerekli belgeyi önüme konulduğu gün imzalamışımdır.
Siz emir vermeden geçmiş tarihli evrakları size imzalatmaya kim
cesaret edebilir?
- İfadesi alınanlar bu işlemleri benim yaptırdığımı ifade
etmemişlerdir.
Giden evrak defterini geçmişe dönük komisyon kurduğunuzun ispatı
olacağından mı imha ettiniz? 7 milyon dolarlık zarar var?
- Defterin imha edildiğini bana Enver Bey bildirmiştir. Ben
istemedim. Bir kamu zararı varsa sorumlusu Hazine'dir. Ayrıca
cihazların birçoğu fiilen çalışmaktadır.
Şirketin 630 bin dolarlık eğitim taahhüdünü neden inşaat taahhüdüne
aktardınız?
- Ümit Ayral bana arzu edersek bazı öğretim üyelerini yurtdışına
gönderebileceklerini söyledi. Turistik geziler için memleketin
parasını çarçur ettirmeyeceğimi, katkıları olacaksa fakülteye
yapmalarını ifade ettim.
'Danıştay'da kaybettiler'
Basın yoluyla açıkladığınız mal bildiriminizle, YÖK'e yaptığınız ve
makamınızda bulunan bildirimler arasında çelişkiler var. Gizlemeye
çalıştığınız neydi?
- Basın yanlış yazmış olabilir. (Bildirimini tekrarlıyor)
Gerekçe göstermeden sicillerini bozarak, başka üniversitelere
sürgün ederek öğretim elemanları (ve idari personel) üzerinde cebir
ve şiddet uyguladığınız iddia ediliyor.
- Disiplin ve akademik uyumsuzluk nedeniyle başka üniversitelere
gönderilebilirler. Kararı dekanlıklar verir. Rektörlük YÖK'e
gönderir. YÖK uygun görürse yapar. Bizde 6 civarında bu şekilde
kişi vardır. Tıp Fakültesi'nden yoktur. Gönderilenler Danıştay'a
başvurmuş, bütün davaları kaybetmişlerdir.
Başkanken rektörü suçlamış
Savcılıkça bilirkişi olarak atanan Ünal'ın, Van Tabip Odası
Başkanlığı yaptığı yıllarda Aşkın aleyhine çok sayıda açıklama
yaptığı da ortaya çıktı. Oda tarafından yapılan bir açıklamada, tıp
fakültesinden öğretim üyelerinin ayrılma nedenleri sorulurken,
"Ayrılmalar neticesinde yönetimden birileri, daha iyi bir makam ve
çok kazanç mı sağlıyor? Akıllara bu seçenek geliyor" denildi.
Ünal'ın, "Bunlar şahsi görüşlerim değil, yönetim kurulu da aynı
görüşte" yorumunu yaptığı açıklamada, o dönemde üniversite
yönetimine yönelik suçlamaları şöyle:
"Yıllardan bu yana kampusta yapılması planlanan ve bunun için kredi
desteği almış hastane binasının temelinin başlatılamaması.
7 yıl önce dış kredi desteği alınarak temin edilen cihazların
birçoğunun halen getirilmemesi.
Hastanede onlarca profesör ve doçent olmasına rağmen hastanenin
yardımcı doçent kadrosuyla yönetilmesi.
Tıp fakültesi dekanı devre dışı bırakılarak araştırma hastanesinin
sorumluluğunun hekim olmayan hemşire kökenli bir öğretim üyesine
bırakılması.
Tıp fakültesi döner sermayesinden ulufe dağıtılır gibi hak etmeyene
de pay verilmesi."
Ünal'ın başkanlığını yaptığı Tabip Odası'nın bu açıklamasının
ardından Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, "İddialar sadece
başkan tarafından ortaya atılmaktadır. Yönetim kurulundan bana
gelip, 'Biz bunlara katılmıyoruz' diyenler oldu" yorumunu
yapmıştı.
www.milliyet.com.tr