Bebek katili ve silah resimlerinin önünde Nevruz nedeniyle
konuşanların “barış,” demelerine kızgınlığımı ve öfkemi
saklayıp; güleyim mi yoksa çok mu güleyim bilemedim.
Konuşanlara zaten gülüyorum da, onlara inananlara inanın daha
çok gülüyorum.
Gülerken de aklıma rahmetli Aziz Nesin geliyor.
“Az bile demişsin,” diyorum, “az bile…”
Gözü kan bürümüş katil bir terör örgütü başının resminin önünde
barış ve özgürlük lafları kadar absürt bir durum yok ama ne
yapacaksınız; ülkemiz böyle saçmalıkları çok yaşıyor.
Yaşamaktan öte bunların yaşanmasına bir şekilde imkân
veriyor.
Sonuç ortada.
Üç beş kendini bilmez; dilin kemiği yok misali salladıkça
sallıyor; karşısındakilerin Türk milleti, bu ülkenin de
Türkiye olduğunu unutarak.
Ve bu milletin ne olursa olsun ülkesinin bölünmesine müsaade
etmeyeceğini, bu uğurda da asla tükenmeyeceğini görmezden
gelerek.
O bebek katilinin resminin önünde durdukları için bu günlerini
ilerde çok ama çok arayacaklarını akıllarına bile
getirmeyerek.
“Gün ola,” diyorum o yüzden bende, “gün ola…”
Elbet bu saçma özgürlüklerin arkasına saklanmış katillerin
yenileceği, yenilirken sinsice kaçıp kaybolacakları ve yalancı
barış laflarının gerçek yüzlerini saklayamayacağı günleri
de göreceğiz.
Ve inanıyorum ki o günler yakın…
Çünkü Allah katillerin değil, yüreğinde vatan sevdası olanların
yanındadır.
https://www.facebook.com/yazmasamolmazdi
https://twitter.com/yazmasamolmazdi
/msincedemir#