AKİL İNSANLAR IN DOĞU’DAKİ GÖRÜŞMELERİ DEVAM EDİYOR
Abone olGüneydoğu Anadolu Bölge illerinde görevlendirilen Akil İnsanlar Heyeti, bölgedeki temaslarının ikinci durağı olan Mardin’de çalışmalarını sü...
Güneydoğu Anadolu Bölge illerinde görevlendirilen Akil İnsanlar
Heyeti, bölgedeki temaslarının ikinci durağı olan Mardin’de
çalışmalarını sürdürüyor.
Mardin’deki MAYADER ve 94 STK temsilcisi, Akil İnsanlar heyetinden
bölgede işlenen cinayetler ve toplu mezarların açılması durumunda
kayıpların daha erken teşhis edilmesi için DNA bankalarının
kurulmasını istedi. Akil İnsanlar Güneydoğu Heyeti Başkanı Yılmaz
Ensarioğlu ve beraberindeki üyeler, Diyarbakır’dan sonra geldikleri
Mardin’de STK ve sendika temsilcileri ile görüştü. STK ve sendika
temsilcileri ile bir araya gelen heyet, STK’ların yoğun talep ve
görüşleri ile karşılaştı. Aralarında 94 STK ve sendika
temsilcisinin bulunduğu Demokrasi Platformu basına kapalı
toplantıda heyetteki üyelere Öcalan’ın serbest bırakılması başta
olmak üzere 11 maddelik görüşlerini heyete iletti. Demokrasi
platformu 11 maddelik görüşleri şöyle:
"Öcalan’ın serbest bırakılması ve KCK ile direk görüşmesi
sağlanmalıdır. Demokratik özerklik Kürt halkının talebidir. Terörle
Mücadele kanununda değişikliklerin yapılmalı, Aydın ve sanatçıların
ifade özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması gerekir. Toplu
mezarların açılması ve DNA bankaları kurulmalı. TBMM bünyesinde
hakikatler Komisyonun kurulması faili meçhul cinayetlerin
aydınlatılmasında yarar sağlanacaktır. Hükümet ve devletin ırkçı
söylemlerinden uzak durmalı ve güvenlik adı altında bölgede devam
eden operasyonlar durdurulmalıdır. İlköğretimde Kürt çocuklarına
okutulan andımız marşı kaldırılmalı, Güneydoğu Anadolu
Bölgesi’ndeki dağlarda ’Ne Mutlu Türküm Diyene’ yazılarının
kaldırılmasını istiyoruz. Korucu sisteminin lav edilmeli, hükümet
Roboski katliamında yaşamını yitirenlerin yakınlarından özür
dilemelidir."
AKİL İNSANLAR METROPOLİTAN VE BARIŞ ANNELERİ İNİSİYATİFİ HEYET İLE
GÖRÜŞTÜ
Akil İnsanlar heyeti, Mardin’deki ikinci gününde 3 gruba ayrıldı.
Heyet üyeleri Yılmaz Ensaroğlu başkanlığında ilk olarak
Deyrulzaferan Manastırı metropolitanı Saliba Özmen ile görüştü.
Barış sürecinin başarıya gitmesi için Akil İnsanlar Heyeti’nin
Öcalan ile görüşmelerini isteyen Barış Anneleri İnisiyatifi
üyeleri, 16 maddelik taleplerini iletti. Barış Annelerinin
taleplerinde, "Barış sürecinin sağlıklı yürütülmesi için Akil
insanların Öcalan ve KCK Konseyiyle görüşmelidir. Öcalan KCK
konseyi direk irtibat sağlanmasını talep ediyoruz. Demokratik Özerk
bir sistem modelini benimsiyor ve kendimizi bu yöntemle yönetmek
istiyoruz. Tüm siyasi rehinelerin serbest bırakılmasını talep
ediyoruz. Yeni başlayan çözüm sürecinin sekteye uğramaması için ve
yine PKK güçlerinin sınır dışına güvenli bir şekilde çekilmesi için
meclisin bu konuda sorumluluk alması, koruculuk sisteminin lav
edilmesi ve topluma kazandırılmasını istiyoruz. Köye geri dönüşler
sağlanmalıdır. Kürdistan topraklarında mayınlı olan arazilerin
mayınlardan arındırılması ve üretime açılmalıdır. Anadilde Kürtçe
eğitim yapılması talebimizdir. Başlayan diyalog ve çözüm sürecinin
sağlıklı yürümesi için Asker ve polislerin şehir ve kırsalda
tahrik, baskı, sindirme ve provoke edici yaklaşımlardan uzak
durması ve gereksiz yere ortaya çıkmaması ve kışlalarına
çekilmelerini talep ediyoruz. Askeri amaçla yeni inşasına başlayan
karakolların, cezaevlerinin ve durdurulmasını talep ediyoruz. Türk
tarih tezinin yeniden yazılması Şeyh Sait gibi tarihte gerçekleşmiş
isyanların Şaki, eşkıya olarak yapılan değerlendirmelerin
düzeltilmesini talep ediyoruz. İsrail devleti Mavi Marmara gemisi
nedeniyle nasıl özür dilediyse Roboski katliamında öldürülenlerin
ailelerinden özür dilenmelidir" yer aldı.
Barış Anneleri ile 30 dakikalık bir görüşme yapan Akil İnsanlar
Heyeti Başkan Vekili Kezban Hatemi, "Hepinizin acısını paylaşıyorum
maalesef kardeş kardeşi kıran bir katliam. Ben buradan tüm
halkımıza şunu söylemek istiyorum herkesi etkileyen şu mesajı
vermek istiyorum bu kanın akması hiç kimseye faydası yok
dolayısıyla bu acılar ortak acılar dertler paylaştıkça azalır
buradaki anneler bu dertleri bu acıları paylaşmaya hazır ellerini
uzatıyorlar bu eller boş çevrilmesin şehit annelerimizi de aynı
şekilde onlarında acıları bizim acımız her o çocuklarımız geri
geldiğinde bütün evimize sadece onların evine değil bizim evimize
de karanlık bulutlar çöküyor o evlatlar nasıl yetiştiriliyor ne
umutlarla gelecek için hazırlanıyor hele güneydoğudaki imkanların
kısıtlı olması dikkate alındığında bu anneler iki kat mazlum ve
mağdur durumdalar barış işte en başta bu iş için önemli maliyeti
insan olan bir yok olmayı tükenmeyi bitmeyi insanlığımızdan
uzaklaşmayı unutturacak iyi huzurlu bu mesajı çok anlamlı
buluyoruz" dedi.
(İHA)