7 yıldır tecavüzü izleyen köy! İdafeleri şok etti
Abone olElazığ'da yaşanan ve tüm Türkiye'yi sarsan tecavüz skandalında yeni bir gelişme yaşandı. 7 yıl boyunca küçük kıza tecavüz edenlerin ifadeleri kan dondurdu.
ELAZIĞ Karakoçan ilçesine bağlı bir
köyde yaşayan S.A.'a 8 yaşından
itibaren, yaşları 14 ile 70 arasında değişen 20
kişi tarafından 7 yıl boyunca yüzlerce kez tecavüz edilmesi üzerine
Türkiye ayağa kalktı.
Açılan davada sanıkların
yargılanmasına başlandı. Sanıkların itifarfları ise kan dondurdu.
Hep bir ağızdan “iftira ediyor” diyen 19 sanık
suçlamaları kabul etmedi.
Olayı anlattığı ağabeyinin de tecavüzüne uğrayan annesi tarafından suçlanıp dayak yiyen S.A ile görüştüklerini anlatan avukat Hülya Işık Yıldırım, çocuğun yaşadığı ağır travmanın sonucunu şu sözlerle anlatıyor;
BUNU NORMAL BİR ŞEY SANIYOR
“Kız çocuğu ile konuştuk. Olayı tek tek anlatıyor. Ama ne
yazık ki çocuklukta o kadar çok cinsel istismar yaşamış ki artık
bunun normal bir şey olduğunu sanıyor.”
Elazığ’ın Karakoçan İlçesi’ne bağlı bir köyde yaşayan S.A.’nın 8
yaşından itibaren 7 yıl boyunca cinsel istismara uğramasıyla ilgili
açılan davada sanıkların yargılanmasına başlandı. Hakim karşısına
çıkan 19 sanık tutuksuz. Avukatların tutuklanmaları yönündeki
talepleri ise mevcut delil durumu nedeniyle reddedildi. Bir ağızdan
“iftira ediyor” diyen 19 sanık suçlamaları kabul
etmedi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.
SANIKLAR TUTUKSUZ, SAVUNMALARI : ”İFTİRA”
Son dönemde yargının özellikle çocukların cinsel istismar olayında
“rıza” gösterdiği şeklindeki kararları yargılanan sanıklara da yol
gösterir nitelikte.8 yaşından itibaren 7 yıl boyunca yüzlerce kez
cinsel istismara uğrayan S.A’nın davası önceki gün Elazığ 1. Ağır
Ceza’da görülmeye başlandı. S.A ve gizli tanıkların ifadeleri
doğrultusunda aralarında 70 yaşındaki G.E.’nin de bulunduğu 19 kişi
hakim karşına çıktı. 19 sanığın tutuksuz olarak yargılanması dikkat
çekti. Sanıklar ifadelerinde ağız birliği yaparcasına mağdure
S.A’nın kendilerine iftira attığını iddia etti.
TUTUKLANMAMA GEREKÇELERİ: YETERLİ DELİLİN
OLMAMASI
Yaklaşık 4 saat süren duruşmayı Taraf’a değerlendiren Elazığ
Barosunu temsilen duruşmalara katılan avukat Hülya Işık Yıldırım,
“Dosyalar ayrıldığı için tam sanık sayısını şuan için
bilmiyoruz. Bu duruşmada 19 sanık yargılanıyor. Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığı avukatı davaya müdahil oldu. Elazığ
Barosu adına yaptığımız müdahillik talebi mahkeme tarafından
değerlendirmeye alındı. Ancak mahkeme tarafından kabul edilsin ya
da edilmesin biz baro olarak davanın takipçisi olacağız. S.A.’nın
ifadesi güvenlik gerekçesiyle Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi
(SEGBİS) kanalıyla alınabilir. Sanıkların hemen hemen hepsi
mağdurenin kendilerine iftira attığını söyledi. Sanıkların 19’u da
tutuksuz. Tutuklanmaları yönündeki talebimiz ise her seferinde
reddedildi.
Mahkeme yeterli delil olmadığı gerekçesiyle tutuklanma taleplerini
reddetti. Olay 7 yıl boyunca sürmüş. Bu tür cinsel istismar
davalarında mağdurun üzerinden örnek alınması lazım ki delil olsun.
Ne yazık ki ortada bir delil yok çünkü çok sonra tecavüz olayı
ortaya çıkıyor. Ama dava dosyasında çocuğun yaşadığı ağır travmaya
dair raporlar, ifadesi ve tanık anlatımları deliller arasında
sıralanıyor” dedi.
Çocuktaki Travma ağır boyutlarda Güvenlik gerekçesiyle başka bir
ilde olan S.A., ile bir kez görüştüklerini belirten avukat Işık
Yıldırım,” Yaşadığı olaylardan dolayı çok ciddi bir şekilde
psikolojisinin bozulduğu yönünde doktor raporları var. Yaşadığı
olayı tek tek anlatıyor. Kız çocuğu artık onun hayatının bu
olduğunu sanıyor. Çok küçük yaşta yaşamaya başladığı için
yaşadıklarını normal görüyor. Ne yazık ki böyle bir durum
var” diyerek travmanın ne kadar ağır boyutta olduğunu
gözler önüne seriyor.
ÇOCUK TECAVÜZÜ NORMAL GİBİ ANLATIYOR
Kız çocuğunun 8 yaşından itibaren 7 yıl boyunca yaşadığı ağır
travmaya dikkat çeken Uzman Pedagog Sevil Yavuz, çocuğun şu anki
ruh halini Taraf’a değerlendirdi. Cinsel istismara maruz kalan
S.A.’nın avukatla yaptığı görüşmeyi değerlendiren Pedagog Yavuz,
“Birilerinin ona yardım edebileceği ümidini yitirmiş. Çocuk
o kadar çok duygularını kapatmış ki bunu normal bir olay gibi
anlatıyor. Bu da duygu durum bozukluğundan kaynaklanıyor.
Travmasını duygularını katmadan anlatıyor. Parçalanmış, bölünmüş
çocuğun duyguları başka bir yerde. Çünkü duygularını hissederse acı
çekecek. Bize anlatıldığında şoke olabilecekken, o bunu
defalarca yaşadığı için soğukkanlılıkla, duygularını bir tarafa
bırakarak anlatıyor. Çocuk için ağır bir travma. En güvenilen kişi
nerede olursa olsun annedir. Hayvan da bile böyledir. Anne yüzünü
dönmüş. Anne biliyorken dövmüş. Kız çocuğunun dünyada sığınacak bir
limanı yok. Tek başına yapayalnız ve kimseye güvenemez artık”
dedi.
“AİLE KAVRAMINI YENİDEN ÖĞRENMELİ”
Kız çocuğunun hayata tutunması için acilen yapılması gerekenler
noktasında önerilerde bulunan Pedagog Yavuz, şunları söyledi:” Bir
an önce bu travmadan uzaklaşması gerekiyor. Devlet korumasında da
nasıl muamele gördüğünün denetlenmesi gerekiyor. Sevgi
evleri var. Bu çocuğun aile ortamının gerçekte ne olduğunu bilmesi
gerekiyor. Kimsenin hayat hikayesini bilmediği yeni bir sığınağa
ihtiyacı var. Sürekli yoğun bir şekilde psikoterapi görmesi
gerekiyor. EMDR terapisi travma odaklı çalışır yani bu çocuğa bir
psikolog tarafından bu terapilerin verilmesi gerekir. Bu çocuğun
sevgiye ihtiyacı var. Acilen bu terapileri görmesi lazım.
“