BIST 9.530
DOLAR 32,49
EURO 34,85
ALTIN 2.479,84

Zor olanı seçmek

Gönle giren her şey, göze hoş gelir Hepiniz kendi ayıplarınızın hamalısınız Her işte kendinden üstününü ara, bunu fırsat bil; kendin gibilerle vaktini heder edersin

İyi olmak kolaydır, zor olan, adil olmaktır.
Kaçmak, saklanmak, vazgeçmek kolaydır, zor olan, kalıp savaşmaktır.
Susmak, tepkisiz kalmak kolaydır, zor olan, konuşmaktır.
Bırakmak, terk etmek kolaydır, zor olan, nedenleri ile yüzleşmektir.
Bir anda harcamak kolaydır, zor olan, kazanmaktır.
Konuşmak, anlatmak kolaydır, zor olan, dinlemek, karşındakini anlamaya çalışmaktır
Hile, yalan, dolan, sahtekarlık.. Hepsi çok kolaydır. Zor olan hak ederek ile kazanmaktır.
Birilerinin kalbini kırmak çok kolaydır, zor olan, kırık kalbi onarmaktır.
Güzellikle, parayla göz önünde olmak, arkadaş edinmek kolaydır, zor olan, iyilikle dost edinmektir.
Her ağzına geleni söylemek, her istediğini yapmak kolaydır, zor olan, ağırbaşlı olmak, ayaklarını yere basmaktır.
Yaşamak kolaydır, zor olan, insan gibi yaşamaktır.
Söz vermek kolaydır, zor olan, sözleri yerine getirmektir.
Başarısızlık kolaydır, zor olan, başarısız olsan da yeniden başlamaktır.
Sevmek kolaydır, zor olan, birilerinin seveceği bir insan olmaktır.
Hata yapmak kolaydır, zor olan, özür dilemesini bilmektir.
Konuşmak kolaydır, zor olan, yeri geldiğinde susmasını bilmektir.
Bir insanı kaybetmek kolaydır, zor olan, onu kazanmaya çalışmaktır.
Taraf olmak kolaydır, zor olan, doğru tarafı bulabilmektir.
Eleştirmek kolaydır, zor olan, çözüm üretmektir.
Bölünmek çok kolaydır, zor olan, bir araya gelebilmektir.
Çamur atmak kolaydır, zor olan, adam gibi eleştirmektir.
Birilerini suçlamak, eleştirmek çok kolaydır, zor olan, kendimizi eleştirebilmektir.
Hayatta şikayet etmek kolaydır, zor olan, şükretmektir.
Vazgeçmek kolaydır, zor olan, sonuna kadar mücadele etmektir.
İnsanları yargılamak kolaydır, zor olan onların penceresinden bakabilmektir.
Sevinçleri paylaşmak kolaydır, zor olan, acıları paylaşmaktır.
Bir iş yapıldıktan sonra eleştirmek kolaydır, zor olan, o işi yapmaktır.
Sevdiğiniz birini savunmak kolaydır, zor olan, sevmediğiniz birini haksızlığa uğradığında savunmaktır.

(Alıntıladığım bu güzel yazıyı, bir arkadaşım mail olarak göndermişti. Yazarını bulamadım, bu nedenle isimsiz aktarmak zorunda kaldım.)

Sadi’den öğütler

Konuşmadan bir köşede oturan sağırlarla dilsiz, dilini tutamayan kimseden daha üstündür Şeyh Sadi'nin Bostan ve Gülistanından Sözler
Akıllının önünde susmak, terbiye gereği ise de, sen yeri gelince söylemeğe bak  İki şey insanı çileden çıkarır: söylenecek yerde ağız açmamak, susacak yerde lakırdı etmek
Bahçenin gülünde beka ve gül mevsiminde vefa yoktur  Zaten bilgeler, “ Kalıcı olmayan şey gönül bağlamağa deymez “ demişler
Düşün, sesini ondan sonra çıkar ve “ kes “ dedirtmeden önce sözünü kes
İnsan hayvandan konuşmakla üstündür

Ama doğru konuşmazsan hayvanlar senden üstün olurlar
Fareyi tutarken kedi aslandır; kaplanla savaşırken fareye döner

On tane derviş bir kilimde uyur da iki padişah bir iklime sığmaz
Allah adamı, ekmeğinin bir yarısını yerse öbür yarısını yoksullara verir Sultan, yedi ülkeyi alsa bile, bir başka ülkenin sevdasındadır
Huyu kötü olan kişi, iyilerin ışığını kabul etmez Kabiliyetsizi terbiye etmek, kubbede ceviz durdurmak gibidir
Ben kimsenin gönlünü kırmayabilirim Ama hasetçiye ne yapayım, o kendiliğinden azap içinde

Adem oğulları, aynı vücudun uzuvlarıdır Çünkü aynı cevherden yaratılmışlardır Felek bir uzva elem getirirse, öbürlerinin huzuru kalmaz Ey başkalarının acısına üzülmeyen, sana insan demek yakışık almaz
Nimet içinde iken dostluktan söz açıp, “Kardeşim!” diyeni dost sayma Dost, dostunun elini onun perişanlığında, çaresizliğinde tutan kimsedir
Mazlumun gönül dumanının zalime ettiğini, kızgın ateş üzerliğe yapamaz
Koyun çoban için değildir Belki çoban onun hizmeti içindir
Dünya dirliği, çöl gibi rüzgarı gibi geçti Acılık da, tatlılık da, güzel de, çirkin de geldi gitti Zalim sandı ki bize zulmediyor; ettikleri kendi boyunda kaldı, bizden geçip gitti
Kükremiş fille savaşa kalkışan kişi, akıllı kimsenin nazarında adam değildir Gerçek adam odur ki; öfkelense dahi saçma söylemez
Kendi ekmeğini yiyip oturmak, altın kemer takıp el pençe divan durmaktan hoştur
İnsan iyilik de etse, kötülük de etse kendisi içindir
Başkalarının ayıbını senin önünde sayıp döken, senin ayıbını da mutlaka başkalarına söyleyecektir
Esenlik günlerinde düşkünleri bırakma Yoksul gönlü almak belayı savar Yoksa zalim zorla alır
İçini yemekle doldurma ki orada marifet nuru göresin Burnuna kadar tıkındığın için hikmetçe boşsun
Yoksulun sabrı, zenginin ihsanından üstündür
Asık suratlıdan bir şey isteme, onun kötü huyundan elem duyarsın Acizin eline kudret geçince, tutar, acizlerin kolunu büker
Hırs azgınlığı, akıllı adamın gözünü bağlar; tamah, kuşu da balığı da tuzağa düşürür
Eğer bir gönül kırdınsa senin gönlün de mutlaka kırılacaktır Kale duvarına taş atma, çünkü kaleden de taş gelebilir
Gönle giren her şey, göze hoş gelir
Hepiniz kendi ayıplarınızın hamalısınız
Her işte kendinden üstününü ara, bunu fırsat bil; kendin gibilerle vaktini heder edersin
Bostan ve Gülistn’dan)

Mola:

Bir süreliğine yazılarıma ara veriyorum. Yeni yazılarla, güzel günlerde buluşmak dileğiyle…