Zekeriya Beyaz'dan cesur açıklamalar

Dün evi basılan ilahiyatçı Prof. Dr. Zekeriya Beyaz yaşadıklarını anlattı ve cesur açıklamalarda bulundu.

Zirve Yayınevi soruşturması kapsamında evi 14 saat boyunca aranan İlahiyatçı Prof. Dr. Zekeriya Beyaz, "Bana misyonerlikle ilgili arama yapacağız dediler. Ama arama kararında olmayan belgelerimi aldılar. Hükümeti rahatsız eden belgeleri aldılar. Hocalar, profesörler, gazeteciler susturulacaksa; böyle saçma şey olmaz" diye isyan etti.

CNN TÜRK'ün canlı yayınına katılan Prof. Beyaz yaşadıklarını açıksözlülükle anlattı.

Prof. Beyaz "Dün geldiler, hakkınızda misyonerlere karşı halkı tahrik etmek ve kışkırtmakla ilgili suçlamalar var. Bununla ilgili arama yapacağız dediler. Ben de buyrun dedim. Ancak bahsettikleri konu dışındaki belgelerimi aldılar. Ben de bunun üzerine itiraz ettim ama beni dinlemediler, tartıştık ama bir yere kadar. Çünkü kanunen itaat etmek zorunda kaldım, istediklerini aldılar" dedi.

"Mesela seçim hilelerini önlemek için neler yapılmalı diye yazı yazmıştım. Bunu aldılar" diyen Prof. Zekeriya Beyaz, "Bununla misyonerliğin ne alakası var?" diye isyan etti.

Prof. Beyaz, "Benim çeşitli birikmiş notlarım vardı, onları baştan sona karıştırdılar, yani hükümeti rahatsız eden konularla ilgili fikir beyan eden belgelerimi aldılar" diye konuştu.

"Said-i Nursi ve Fethullah Gülen'in zararları..."

Said-i Nursi ve Fethullah Gülen'in dini ve milli yönden Türkiye'ye zararlarına yönelik bir kitap yazdığını hatırlatan Prof. Beyaz, "Halkımızın din adı altında kandırıldığına yönelik çalışmalarım vardı, onları aldılar. Alamazsınız dedim ama dinlemediler. Yapacak birşeyim yoktu. Bilgisayarımda ne var ne yoksa aldılar, kopyaladılar. Kitabım bitme aşamasına gelmişti" dedi.

"Cesareti olan dernek kaldıysa..."

Özellikle Güneydoğu'da çocukların Hıristiyan yapıldığını belirten İlahiyat profesörü, "Türkiye'de çocuklarımızın nasıl Hıristiyan yapıldığına dair belgelerim vardı, onları aldılar. Misyonerlikle ilgili ben televizyon ve konferanslarda çok kez konuştum, yarın da konuşmaya, konferans vermeye devam edeceğim, tabii o cesareti olan dernek kaldıysa..." şeklinde konuştu.

"2 bin küsur belgeme el koydular"

2 bin küsur belgesine el konulduğunu söyleyen Prof. Beyaz, "Belge dediğim; A4 büyüklüğünde bir kağıda not yazmışım, o notlarımı bile aldılar. Konferans CD'lerini ve kasetlerini de aldılar" dedi.

"Arama tutanağını imzalamadım, çünkü kanunsuz"

Aramanın ardından kendisine imzalaması için sunulan tutanağı imzalamadığını vurgulayan Prof. Beyaz, "İmzalamadım çünkü öncelikle arama kararını bana okumadılar. Arama konusuyla ilgili hiçbir belge almadılar, hep onun dışındaki belgelerimi aldılar. Belli amaçlara yönelik belgeleri aradılar. Bu yapılan şey kanunsuzluk çünkü" ifadesini kullandı.

"O zaman hiçbir şey konuşmayalım"

"Hocaları da, profesörleri de, gazetecileri de susturacaksınız. Böyle şaçma şey olmaz" sözleriyle isyan eden Prof. Beyaz, "Bunlar birer bahane. Zirve cinayetini kim işledi bunu devlet bulur. Bana tahminimi sorarsanız bu durumdan yararlanmak isteyenler. Yani Cumhuriyeti korumak istiyenleri sindirmekten istifade etmek isteyenler yaptırdı. Bizim ne alakamız, ne ilgimiz olabilir. O zaman hiçbir şey konuşmayalım. Böyle saçma şey mi olur?" diye sordu.

"Devlete karşı hücum var"

Prof. Beyaz bir soru üzerine de, "Ben derin devlet yufka devlet bilmem, keşke derin devlet olsa; o zaman böyle şeyler olmaz. Türkiye'de devlete karşı hücumlar, projeler vardır. Abartılı bir konuyu anlatmak suç ise hiç konuşmayacağız. Bunlar hukuk değildir. Hukuk maddi delil ister. Böyle uyduruk şeyler olmaz. Misyonerlik zehirli faaliyettir. Aileler ağlıyor. İşte bu çocuk zehirlendi" ifadesini kullandı.