BIST 9.717
DOLAR 32,49
EURO 34,96
ALTIN 2.435,32
HABER /  GÜNCEL

Zaman yazarı iki tarafa da isyan etti!

Zaman Gazetesi yazarı Ali Bulaç, hem Cemaate hem AK partiye kızdı. Bulaç, "intihar ediyoruz" diyerek uyarıda bulundu.

Abone ol

İNTERNET HABER - Hükümet ile Cemaat arasındaki savaşta en zor durumda olanlardan biri Zaman Gazetesi yazarı Ali Bulaç...

Başbakan Erdoğan'ın Dolmabahçe'deki 'seçilmiş' köşe yazarları davetine hatırlanacağı gibi Zaman si'nden davet ettiği 2 yazardın biri oydu.

Haliyle Ali Bulaç'ın bugünkü yazısını içinde olduğu durumu da göz önünde tutarak okumak gerekiyor.

Bulaç, hem hükümeti hem Cemaati uyardığı yazısında "intihar ediyoruz" dedi ve Cumhurbaşkanı Gül'ün sözlerini hatırlattı.

İYİ BİR SINAV VERMİYORUZ

İşte yazıdaki kritik uyarılar;

"Kabul edelim, iyi bir sınav veremiyoruz. İktidar ateşi öylesine yakıcı ki ne kadar uzağında kalmaya çalışırsanız çalışın, harareti size de dokunur.

CAN ALICI SORU

Şu can yakıcı soruya hep beraber cevap arayalım: Neden Müslümanlar aralarındaki ihtilafları tolere edemiyor, ortaya çıkan sorunları İslam dairesi içinde kalarak çözemiyorlar? Yüce Allah, ihtilafları çözmek üzere “kitap” indirmedi mi, peygamber göndermedi mi? Müslümanlar Kitab’a ve Sünnet’e inanmıyorlar mı, yoksa inandıkları, dilleriyle takrir ettikleri halde amel etmiyorlar mı? Bu basit bilgiyi bilmiyor muyuz? Benim şahsî kanaatim şu ki biliyoruz ama bilgilerimiz imana dönüşmüyor, bu yüzden imanımız amellerimize yansımıyor. Dolayısıyla bilgilerimizin de, imanımızın da bize faydası olmuyor.

NEFRET TOHUMLARI EKİLDİ 

Biri diğerinin gözünde öylesine bir “nefret objesi” haline getiriliyor ki, kalpleri kasıp kavuran nefret ateşi yakıp yıkmaya yetiyor. Bu ateş bizim ülkemize de sıçradı. Hamdolsun, beklendiği üzere Sünnilerle Aleviler arasında olmadı –inşallah olmaz da-, ama çok daha tuhaf, AK Parti-Hizmet arasında nefret tohumları ekildi. Aynı mescidde namaz kılan, çocuklarını aynı okula, dershaneye veren insanlar bir anda birbirlerine hasım kesildiler.

AK Parti’nin aslolan tabanı, iyi niyetli elemanlarıdır. Taban bir camiadır, köklü bir geleneği var. Müntesipleri mü’min insanlardan oluşur. Hizmet de kuru bir STK değildir, bir cemaattir. Onun da tabanı kendini hizmete adamış mü’minlerden oluşur.

HER İKİSİNİN TABANI BUNDAN UZAK TUTULMALI

Biri diğerini “kendine karşı komplo kurmakla”, diğeri “yolsuzluğa batmak”la suçluyor. Bir kere her ikisinin tabanını bu suçlamalardan uzak tutmalı. Benim açımdan her iki iddia veya suçlama ciddiye alınmalı. İkisinin de bağımsız ve tarafsız olarak araştırılması, soruşturulması gerekir. Hükümete karşı bir komplo söz konusu ise bu hukuk dairesinde ve somut deliller eşliğinde ortaya konabiliyorsa kim bu işe karışmışsa, neyse cezası verilmeli. Ama suç ve ceza “bireysel” olup kolektif olamaz, intikamcı duygularla topyekûn hedefler (medyası, finans kuruluşu, okulu vs.) seçilemez. Yine kim yolsuzluklara karışmışsa, kamuya zarar vermişse, çalıp çırpmışsa bunun da soruşturulması şarttır. AK Parti’yi parti ve tabanıyla bu cürümlerden tenzih etmek lazım.

İNTİHAR EDİYORUZ 

Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül “üsluba dikkat çekiyor, hukuka davet” ediyor, nimetin tepildiğini düşünüyor ve “Birbirimizin yüzüne bakamayacak hale gelmeyelim.” diyor. Bu uyarılara kulak vermeli.

Bu dünyada birbirimizin yüzüne bakamazsak, ahirette hiç bakamayacağız. Lütfen sükunet, itidal, sabır ve hakkaniyet! Bu kavgaya uzaktan bakan, Eflatun’un şu sözünü hatırlar: “Savaşan iki ordu uzaktan intihar eden tek ordu gibi görünür.” İntihar ediyoruz!