BIST 9.645
DOLAR 32,53
EURO 34,89
ALTIN 2.430,49
HABER /  GÜNCEL

Yunanistan'da 'taraflı medya' tartışması

Yunanistan'da referandum öncesi, televizyon kanalları ve gazeteler 'taraflı yayın yapmakla' eleştirildi. Seçim yasaklarının çiğnendiği iddiasıyla bazı yayın organları hakkında soruşturma başlatılıyor. Atina'dan Aylin Yazan'ın haberi.

Abone ol

Yunanistan'daki tarihi referandum sürecinde, özellikle televizyon kanallarının taraflı davrandığı iddiası, ülkenin kriz yanında en çok tartışılan konularından biri oldu.

5 Haziran Pazar akşamı Sintagma Meydanı'nda hayır oyunun kazanmasını kutlayan kalabalığın attığı sloganlar arasında, medyayı da eleştiren sloganlar sıkça kulağa çarpıyordu.

'Hayır'ı desteklemiş olanlar, yani uluslararası kreditörlerin sunduğu yeni kurtarma paketinin koşullarını reddedenler, kampanya süresi olan bir hafta boyunca özel televizyonlarda 'Evet' oyu lehine, insanları kriz ile korkutma amaçlı yayınlar yapıldığını iddia ediyor.

Bu, konuştuğum birçok 'Evetçi'nin de kabul ettiği bir iddia.

Hatta halkın bu tepkisi zaman zaman canlı yayınlarda muhabirlere de yöneldi. En büyük televizyon kanalı Mega Channel'ın bir muhabiri, canlı yayın sırasında, taraflı olduğu iddiasıyla bir vatandaş tarafından itildi.

Bir haftadır habercilerin "işgalinde" olan Yunanistan'da, artık sokaktaki insanlara krizi ve referandumu sormak da biraz zor… Hafta başında konuşmaya çok istekli olan halk, artık gazetecilere genellikle ters tepki veriyor.

Tavla oynayan iki kişi artık sorulardan bunaldıklarını söyleyip "Şu an dinlenme vaktimiz, siyaset ve ekonomi konuşmaktan çok yorulduk" diyorlar. Yine de medyanın tavrıyla ilgili cevapları şu oluyor: "Size tek bir kelime ile ifade edeğim; yaptıkları manipülasyon".

Televizyonlar hangi kanala ne kadar süre verdi?

Yunanistan'da en çok takip edilen medya aracı televizyon… Ülke çapında yayın yapan 6 büyük televizyon kanalı var: Mega, Antenna, Alpha, Skai, Star ve devlet televizyonu ERT (EPT).

Bu kanalların 'Evet' ve 'Hayır' kanatlarına ayırdığı süreyi gösteren bir araştırma, sosyal medyada çokça paylaşıldı.

Yunanistan kanallarının online izlenebildiği "web tv" üzerinden yapılan ve başka kaynaklarca da doğrulanan araştırmada, Atina'daki ana meydan olan Sintagma'da 29 Haziran'da yapılan 'Hayır' ve 30 Haziran'daki 'Evet' mitinglerine, hangi televizyon kanalında ne kadar yer verildiği gösteriliyor.

Buna göre devlet televizyonu ERT dışındaki 5 özel televizyonun, 'Evet' mitingine, 'Hayır' mitingine ayırdığı sürenin 5 ila 14 katı kadar fazla süre ayırdığı görülüyor.

Toplamda 'Hayır' mitingine 8 dakika 33 saniye ayrılırken, 'Evet' mitingine ayrılan süre 47 dakika 23 saniye.

Soruşturma başlatılıyor

Yunan To Bima gazetesi, Atina savcısının, gelen şikayetler üzerine, medyanın referandum programlarında seçim yasasını çiğnediği iddiasıyla soruşturma başlatacağını yazdı.

Huffington Post'un Yunanca versiyonunun da bildirdiğine göre, soruşturmada medyanın referandum sonuçlarını etkilemek amacıyla propaganda yapıp yapmadığına bakılacak.

39 yaşında, Maliye Bakanlığı'nda memur olan Yorgos "Evimdeki televizyonu yeni aldım, oldukça da çok para verdim. Ama referendum sürecinde sinirlenip kırmamak için hiç açmadım" diyor.

Yorgos tüm tv kanallarının tarafsızlığını kaybettiğini söylüyor ve şöyle devam ediyor: "Hayır dersek Avrupalılarla anlaşma şansımızı tamamen yitireceğimizi, Sovyetlere döneceğimizi iddia ederek insanların korkmasını, tedirgin olmasını hedeflediler, ama bunu başaramadılar".

Özel kanallar neden "evet"i destekledi?

Yunanistan'da özel kanallar, dünyanın geri kalanından pek de farklı olmayan bir şekilde, büyük iş adamlarının ve armatörlerin elinde.

Özel kanalların durumunu, Yunanistan televizyon sektörünü en iyi bilen isimlerden olan, ülkenin en büyük stüdyolarının sahibi İstanbullu Christo Elmacığlu anlatıyor:

"Bu iş adamları, devlet ihalelerine girdiği için kanal üzerinden baskı yapıyorlar. Bu yeni birşey değil, az gelişmiş ülkelerin hepsinde bu var. Ancak Yunanistan'da bir düzenleme yetersizliği var ve sorunun kaynağı bu. 90'larda özel televizyonlar açıldığında, o zamanki hükümetler ve ardından gelenler doğru dürüst bir kanun yapmadılar. Kanallara geçici bir izin verdiler. Düzenleme boşluğundan ötürü de yıllardır lisans ücreti ödemiyorlar"

Syriza ile kanallar arasında borç anlaşmazlığı

Elmacığlu'na göre, hükümet ile televizyon kanalları arasında, bu lisans ücreti üzerinden yaşanan "ekonomik anlaşmazlık", televizyon kanallarının taraf tutmasının altında yatan en önemli etken:

"Syriza hükümeti, televizyon kanallarının ödemedikleri lisans ücretleri nedeniyle devlete 250 milyon euro borcu olduğunu iddia etti. Ancak kanal sahipleri buna karşı çıktı, zaten ödeyecek paraları da yok".

'Solcu olduğu için seçimlerden önce de Syriza'ya karşı çıkmış olan ve bunu kabul eden' televizyonların, referandum sürecinde tavrının iyice sertleşmesi de böyle olmuş.

İki taraf arasındaki restleşme artınca, özel televizyonların yayınlarını protesto eden Syriza üyeleri de kanalları boykot ederek kanallara çıkmamış.

Elmacıoğlu buna ek olarak kanalların reklam gelirleri üzerinde çok fazla vergi olduğunu da ekliyor ve "bu durumda kanalların ekonomik olarak ayakta kalması çok zor" diyor.

Syriza devlet televizyonu ERT'yi yeniden açtı

Yunanistan'da önceki hükümetin başbakanı, Yeni Demokrasi Partisi lideri Antonis Samaras, ekonomik kriz gerekçesiyle, 11 Haziran 2013'te devlet televizyonu olan ERT'yi kapatmıştı.

Radikal sol koalisyon Syriza'nın Ocak ayındaki seçimleri kazanıp koalisyon hükümetini kurduktan sonra yaptığı ilk icraatlardan biri de devlet televizyonu ERT'yi yeniden yayına açmak oldu.

Elmacıoğlu, devlet televizyonunun hükümetlerin sırayla kendi adamlarını doldurduğu bir kurum olduğunu ve "gereğinden fazla insan çalıştığı" için ekonomik olarak çöktüğünü söylüyor ve ekliyor "Aynı şekilde devam ederse, sonu yine benzer olur".

Gazeteler ne yaptı?

Sayıları çok daha fazla olan gazetelerde ise çeşitlilik daha fazla. Her gazetenin yakın olduğu taraf açık ve yayınları da bu çizgide ilerliyor. Sadece birkaçının tirajı 10 binin üzerinde.

Kentin ana meydanı olan Sintagma'nın çevresinde 5-6 tane gazete bayi var. Pazar gecesi ülke için tarihi gecelerden biri olmuş olsa da, Pazartesi günü gazetelere ek bir ilgi olduğunu söylemek zor.

Merkez sağın ve neoliberallerin sesi olan ve Yeni Demokrasi Partisi'ne yakın, en yüksek tirajlı gazetelerden biri olan Kathimerini'nin manşeti "Güçlü Hayır'dan sonra: Anlaşma ya da Grexit".

7 yıldır Atina'da yaşayan doktora öğrencisi Dilek Özkan, Kathimerini'nin 'okuyucu kitlesi geniş olsa da, referandum kampanyası boyunca Evet'i desteklediğini' söylüyor.

Merkez solda duran ama referandumda evet oyunu destekleyen PASOK partisi yanlısı Ethnos'un kullandığı başlıklardan biri ise "Büyük yıkım".

Yine PASOK'a yakın Ta Nea gazetesi ise oy sandığı içinde çözüm arayan bir karikatüre yer veriyor ve "Yüzde 61,3 depreminin ardından Tsipras'ın planı" manşetini kullandı.

Merkez sağda duran Elefeleftheros Tipos gazetesi de "Ülke tehlikede, halkın çoğunluğu Tsipras'a güvendi" yazdı.

İktidardaki Syriza'ya yakın Avgi gazetesinin manşeti ise "Halk tehdtilere boyun eğmeyeceğini gösterdi" oldu.

Öğle sonrası saatlerde konuştuğumuz iki gazete bayi de büyük gazetelerden yaklaşık 10'ar adet sattığını söylüyor ve ekliyorlar "Krizden önce bu gazetelerden her birinden 50-60 tane satardık".