Yetiş Erdoğan!..

Yunus Emre’nin (bazılarına görede İbrahim Tennuri hazretlerinin )çok güzel bir sözü var...

Der ki;

"Hoştur bana senden gelen, ya gonca gül, yahut diken, ya hayattır, yahut kefen. Narin da hoş, nurun da hoş, kahrın da hoş, lütfun da hoş!"

İşte bu söz onu çok iyi anlatıyor ...

Her sorunun çözümüne yetişiyor...

AB ile mücadele!

Yetiş Erdoğan...

ABD ile mücadele!

Yetiş Erdoğan...

FETÖ ile mücadele!..

Yetiş Erdoğan…

Öyle ki!..

Milli Eğitimden, YÖK’e…

Taşeron’ dan, Şoför esnafına kadar..

Yetiş Erdoğan!..

Türkiye’nin sorunları ile mücadele etmek yetmiyor ona!.

Mazlumunda,ümmetinde derdini "Kahrın da hoş, lütfun da hoş’"diye kendine tasa ediyor.

 Çünkü Üstat Necip Fazıl’ın şu sözü ile bakıyor dünyaya

"Üzülme!..

Bu davanın sahibi haktır.

Hak olan davada zafer muhakkaktır."

Yoksa düşer mi yollara!

Nereden  hakka sığınanların sesi geliyor ise orada olmayı kendine görev sayıyor..

Myanmar yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Katar yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Mısır yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Kuzey Irak yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Kerkük yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Venezuela yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Doğu Türkistan yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Musul yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Arakan yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Filistin yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Kudüs yanıyor!

Yetiş Erdoğan…

Yetişiyor evvelallah!

Bakın  nerede bir zulüm yaşanıyorsa o zülüme karşı hakkın sesi sadece ondan yükseliyor…

Selahaddin Eyyubi’yi anlatan “İSLAM’IN KILICI” gibi bir haykırış ortaya koyuyor..

Ne diyor Hadis-i Şerif…

'Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir.  (Müslim)' 

İşte  Recep Tayyip Erdoğan bu Hadis-i Şerif in   gereğini yerine getirmek için canla başla kefeni elinde  mücadele ediyor...

Böyle bir  lidere sahip olmak sizi mutlu etmiyor mu?

Bırakın parti rozetlerinizi,siyasi görüşünüzü bir kenara!..

Bu milletin bir ferdi olarak gurur duymamak mümkün mü Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile...

Sizi bilmem ben gurur duyuyorum..

Çünkü önce gazeteci değil insanım...

Bugüne kadar onu sevmemiş, ona oy vermemiş olabilirsiniz!

Ama hakkın teslimini yapmak boyun borcudur..

İktidarda, devletin başında yer aldığı süre içerisinde kararlı ve azimli, eğilmez başlı bir tavır sahibi olmanın eşsiz örneklerini sergilediğini kim inkar edebilir..

Bir zamanlar hayal  denilenleri tek,tek  gerçekleştirirken ülkeyi geliştirmiş, eskiye göre kıyas kabul etmez derecede güçlendirmiştir...
Türkiye'yi batıya el açar acziyetten IMF'ye yardım eder konuma yükseltmiş ve 'kukla devlet' intibaını silip, 'bağımsız, kendi kararlarını kendi verir' mertebeye çıkarmıştır...

Bakın şu son döneme;

PKK’sı, PYD’si, İŞİD’i, FETÖ’su bütün terör örgütlerini son dönemde milletin istediği gibi hizaya getirmiştir…

Ya mazlum kardeşlerimiz,

Ya kutsallarımız ..

Onlara  ne pahasına olursa olsun bir gün dahi sırtını dönmemiştir…

Bakın...

Kudüs’e sahip çıkmasına…

ABD’ye açıktan tavır koymasına…

İslam alemini anında  İstanbul’da toplantıda  bir araya getirmesine…

Alınan kararlara, dünyaya verilen mesajlara…

Vakur duruşuna...

Baktığımızda  Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında olmak yanında durmak insani ve imani bir sorumluluk değil mi?

Haktan yana tavır koyan, hiçbir gizli ajandası olmayan, karşısında kim olursa olsun bildiğini söylemekten asla çekinmeyen, dostlarına olduğu gibi  düşmanlarına karşıda  göründüğü gibi bir adam olarak mert bir duruş övgüye değer değil mi?

Nereden bir "İmdat "sesi yükselmişse orada ...

Ne diyor:

'Türk milleti daha son sözünü söylemedi.Kudüs giderse Medine’yi koruyamayız, Medine giderse Mekke’yi koruyamayız, Mekke giderse Kâbe’yi de kaybederiz. Unutmayınız, Kudüs demek İstanbul demektir, İslamabat demektir, Cakarta demektir, Medine demek, Kahire demektir, Şam demek, Bağdat demektir. Kâbe demek, tüm Müslümanlar olarak hepimizin şerefi, namusu, onuru, haysiyeti, varlık gayesi demektir. Biz bunların hiçbirinden vazgeçemeyiz'

Bu sesi islam dünyasında hiç bir lider veremiyor..

O nedenle;

YETİŞ ERDOĞAN!..

Milletinde,ümmetinde duası seninle...

Aşık Veysel'in dediği gibi;

'İki kapalı bir handa gidiyor  gündüz gece.'

Allah yar  ve yardımcısı olsun...