BIST 9.524
DOLAR 32,52
EURO 34,84
ALTIN 2.488,17
HABER /  POLİTİKA

Umudum yok dedi hastaneye kaldırıldı

DTP Başkanı Ahmet Türk artık umudum kalmadı sözlerinin ardından hastaneye kaldırıldı

Abone ol

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Genel Başkanı Ahmet Türk, "Barışçıl çözümün yakın olduğu, açılım konusunda ciddi adımların atılacağı umudunu taşıyordum. Ama bugün üzülerek söylüyorum ki adeta o umudumu kaybetmiş durumdayım" açıklaması yaptığı basın toplantısının ardından rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı.

BDP Diyarbakır il başkanlığı binasında düzenlenen toplantıda rahatsızlanan Türk, Alman Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Alman Hastanesi Başhekimi Mahmut Çiftçi, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türk'ün karın ağrısı şikayetiyle hastaneye getirildiğini, kalbinde pil olması nedeniyle öncelikle kardiyoloji tetkiklerinin ve kalp pilinin kontrolünün yapıldığını söyledi.

Kalbinde herhangi bir olumsuz durumun söz konusu olmadığını kaydeden Çiftçi, "Diğer branşlardaki hekimler de kontrol etti. Bağırsaklarından kaynaklı bir rahatsızlık olduğu tespit edildi. Genel sağlık durumu iyi. Şu an kardiyoloji servisinde yatıyor. 6 saat sonra doktorlar tekrar kontrol edecek. Durumuna göre taburcu edilip edilmeyeceğine karar verilecek" dedi.

ARTIK UMUDUMU KAYBETTİM

DTK'nın sivil toplum kuruluşları ile Diyarbakır'da düzenlediği toplantıda konuşan Türk, zaman zaman silahların susması konusunda BDP ve DTK'nın yeni bir çağrı yapıp yapmayacağı yönünde kendilerine soru yöneltildiğini ifade ederek şunları söylemişti:

''Silahlar hala susuyor, süreç devam ediyor. Ama hükümet bu sürecin kesintiye uğraması için adeta her şeyi yapıyor. Bir öz eleştiri yapmak istiyorum. Barışçıl çözümün yakın olduğu, açılım konusunda ciddi adımların atılacağı umudunu taşıyordum. Bu umudumu her zeminde de dile getirdim. Ama bugün üzülerek söylüyorum ki adeta o umudumu kaybetmiş durumdayım. Bugün görüşmelerin zaman zaman Öcalan ile yapıldığını artık herkes biliyor. Bizler de biliyoruz. Şimdi 'yeni bir çağır yapacak mısınız?' diyenlere söylüyorum. Bugün görüşmeler Öcalan ile doğrudan yapılıyorsa ve bu konuda mesafe alınamıyorsa bizim yeniden bir çağrı yapmamızın çok anlamlı olmayacağını görmemiz lazım. Elbette çatışma istemiyoruz. Barışçıl bir sürecin kalıcı olması için çabalarımız sürecek. Ama devletin Kürt halkının taleplerini görmezden gelmesi ve bu süreçle ilgili hiçbir şey yapmaması bizim yeniden bir çağrı yapmamızı gerektirmiyor. Aslında bizler, Kürtler ve sivil toplum kuruluşları bundan sonra bir bütün olarak hükümete çağrı yapmamız gerekir. Adım atmayan hükümetin, devletin kendisi.''

''SÜREÇ KÜRTLER AÇISINDAN BİR DÖNÜM NOKTASI

Türk, herkesin hükümetin adım atmasını sağlayacak bir çalışmanın ve bir çabanın içinde olması gerektiğini ifade ederek, barışçıl bir sürecin gelişmesi için ortak bir çaba gösterilmesi gerektiğini söyledi.

Türk, şöyle devam etti:
''Süreç Kürtler açısından bir dönüm noktası. Önümüzdeki seçimde kendi coğrafyamızda birinci parti olamazsak Kürtlerin sesi olamazsak inanın ki yarın yine Sayın Erdoğan çıkacak ve 'Bakınız ben Kürdistan'da Kürtlerden daha fazla oy alıyorum. Bunlar Kürtler'i temsil etmiyor. O bölgede birinci partiyim' diyecek. Gerçekten bunlara cevap vermekte zorlanıyoruz. Oysaki söylemlerimiz netleşmiş. Halkımıza mesajımız net. Buna rağmen halkımızın sesini kısmak isteyen, çürütmek isteyen siyaset ve mantık karşısında eğer güçlü olmazsak, halkımızın sesini projeler doğrultusunda sandıklara yansıtamazsak inanın ki sürecin önünü tıkatmış oluruz.''