BIST 9.525
DOLAR 32,52
EURO 34,75
ALTIN 2.498,23
HABER /  EKONOMİ

Ülker gözüne kestirdi

Ülker şirketlerini de bünyesinde barındıran Yıldız Holding, 2008’de 10 milyar dolar ciroyu aşmayı hedefliyor.

Abone ol

Ülker Yurtdışı Yatırımlar, İş Geliştirme ve Ar-Ge Grubu Başkanı Zeki Sözen, Ülker şirketlerini de bünyesinde barındıran Yıldız Holding'in 2008'de 10 milyar dolar ciroyu geçmesini hedeflediklerini söyledi.

Sözen, Yıldız Holding'in büyüme stratejilerini ve geleceğe yönelik hedeflerini aktardığı basın toplantısında yaptığı konuşmada, iç büyüme ve sıfırdan yatırımların toplam büyümenin yüzde 90'ından fazlasını oluşturduğunu belirtti.

Geçtiğimiz yıl Godiva hariç satışta 10.9 milyar YTL, dış ticarette 664 milyon YTL, yatırımlarda 427 milyon YTL, vergi sonrası karda 635 milyon YTL seviyesindeki rakamlara ulaştıklarını belirten Sözen, 25 binin üzerinde de çalışanları bulunduğunu aktardı.

Satışlarda 2006'dan 2007'ye geçerken yüzde 21, vergi sonrası karda ise yüzde 51'lik büyüme olduğunu kaydeden Sözen, 1944'ten 90'lı yıllara kadar yavaş olan büyüme oranlarının 1990-1999 arasında yüzde 13, 2000'den sonra ise "hızlı koşmaya" başlayarak ortalama yüzde 24'lük büyüme rakamına ulaştıklarını ifade etti.

Zeki Sözen, "2008'de 10 milyar dolar ciroyu geçme hedefimiz var. 10 milyar dolar, bizce dünyada büyük bir şirket algısı. Bunu başaracağımıza inanıyorum. Çok az firmanın yapabildiği, özellikle gelişen ülkelerde prestijli bir rakam" diye konuştu.

"İtibarı yüksek markalarla beraber olmak istiyoruz"

Stratejilerini, hızlı tüketim sektöründe gıda ağırlıklı olarak yeni yatırımlar ve kuvvetli ortaklıklarla büyümek olarak özetleyen Sözen, gıda dışı hızlı tüketime de açık olduklarını, hızlı tüketimi Yıldız Holding'in ana işi olarak gördüklerini vurguladı.

Sözen, "Stratejimiz uluslararası bir grup olmak. Bunu nasıl yapacağız? İç büyüme başta olmak üzere ortaklıklar ve satın almalarla büyümeye devam edeceğiz. İtibarı yüksek ve büyümeye açık markalarla beraber olmak istiyoruz. Hızlı tüketimde büyüme stratejimize uygun işler yapmak istiyoruz. Tabii ki yatırım büyüklükleri ve finansal kriterler de bize uygun olmalı" diye konuştu.

İç büyümede kaydettikleri gelişmelere değinen Sözen, 2007 sonu itibarıyla bisküvide 26 marka ve 135 çeşit ürünün yer aldığını, 11 bisküvi fabrikasında yıllık 700 bin ton üretim kapasitesine sahip olduklarını ve yüzde 53'ün üzerinde pazar payı ile sektör lideri olduklarını kaydetti.

55 marka ve 188 çeşit ürünün olduğu çikolatalı ve kaplamalı ürünlerde ise yüzde 60'ın üzerinde paya sahip olduklarını anlatan Sözen, "Bir aylık çikolata üretimiyle, dünyanın çevresinde çikolatadan bir ekvator oluşturacak bir kapasiteye sahibiz" dedi.

Günlük 2 bin 100 ton süt alımının olduğu süt sektöründe de Türkiye'nin en büyük üreticisi olduklarının altını çizen Sözen, 350 bin tonluk kapasitelerinin bulunduğa yağ sektöründe de 100 bin ton margarin üretimiyle yüzde 45'in üzerinde pazar payları bulunduğunu, günlük ortalama 800 sefer sayısı yaptıklarını, Cola Turka ile sektörde dünya devi iki firmanın arasında pazar ikincisi olduklarını söyledi.

"İran iştirakimizi karlı bir şekilde sattık"

Konuşmasının ardından soruları da yanıtlayan Sözen, fabrika sayısındaki azalmaya ilişkin soru üzerine, "Fabrika sayısında İran'dan çıktık. İran'da dört fabrika söz konusuydu. İran iştirakimizi karlı bir şekilde sattık" dedi.

Yavaşlamanın konuşulduğu 2008'de ekonomideki beklentilerine dair bir soru üzerine de Sözen, "2008 beklentimiz, yavaşlama üzerine kurulu değil. Biz finansal açıdan güçlü kuruluş olduğumuz için uzun döneme fokus oluyoruz. E7 ülkelerinin, gelişmiş ülkeleri geçeceğinin konuşulduğu bir dönemde kısa dönemli problemleri düşünmemeyi arzu ediyoruz. İşlerimizde bir yavaşlama yok" dedi.

Emtia fiyatlarındaki artışın doğal olarak girdileri etkilediğine işaret eden Sözen, "Zam yapıyor musunuz denildiğinde, şirketlerin kaldırabileceği miktarlar şirketler tarafından absorve ediliyor, katlanılmaya çalışılıyor. Ama zam da kaçınılmaz olarak gerçekleşiyor" diye konuştu.

Dış ticaret hacminde ithalatın yer almadığını belirten Sözen, kara ilişkin bir soru üzerine de, "Kar, faaliyetlerimizden oluşan bir kar. Şirket ve hisse satışlarından oluşan kar bu rakamın içinde yok" dedi.

"Şirketlerin kademeli olarak halka açılması gündemde"

Zeki Sözen, halka açılmaya dair sorular üzerine de şunları kaydetti:

"Şirketlerimizin kademeli olarak halka açılmaları gündemde. Holdingimizin halka açılmasını daha sonraki bir aşama olarak düşünüyoruz.

Ülker Çikolata'nın 2008'da halka arz edileceğini, ilk yarıda bunun olabileceğini söylemiştik. Bu planımız devam etmektedir. Ancak şirketlerimizi, tek tek hızlı bir şekilde halka arz edeceğimizi kesinlikle söylemiyoruz.

Hızlı kaynak oluşturma enstrümanı olarak görmüyoruz. Şirketlerimiz hazır oldukça, zamanı geldiğinde, acele etmeden halka arzlar olacak."

Şu andaki cirolarının yüzde 80'inden fazlasının gıdadan geldiğine dikkat çeken Sözen, Ülker'in bir marka, ürün kategorilerinin markası olduğunu, Yıldız Holding'in ise çatı kuruluş özelliği taşıdığını ifade etti.

"Sağlıklı her gıda kategorisine girebiliriz"

Ülker'in uzun veya yakın gelecekte sağlıklı olan her gıda kategorisine girmeyi düşünebileceğini kaydeden Sözen, ev ve kişisel bakım kategorisinde yavaş da olsa ayağı yere basan bir şekilde ilgili sektörlere girebileceklerini söyledi.

Perakende sektörüne girip girmeyecekleri yönündeki soruya ise Sözen, "Perakendede eskiden de pek olmadık. Zaten 'Bizim Toplu Tüketim' var. Farklı bir dağıtım kanalı. Güzel, hızlı gelişen bir şirket" yanıtını verdi.

Ülker'in aslında bölgesel şirketler liginde çok önemli bir yerde bulunduğunu vurgulayan Sözen, dünya şirketi olmanın her kuruluşun arzusu olduğunu, Godiva'nın bu doğrultuda önemli bir adımı oluşturduğunu söyledi.

Sözen, "Biz Ülker ile bölgesel güç olmayı, Godiva ile de bir dünya gücü olmayı hedefliyoruz. Türkiye'nin kalbini kazandığımız gibi belki dünyanın da kalbini kazanabiliriz. Çikolatadaki yatırımımız, Godiva ile süslenmiş durumda" diye konuştu.

Godiva'nın geçen yılki cirosunun 487 milyon dolar olduğunu belirten Sözen, Godiva'nın finansmanı ile ilgili olarak da, bu tip satın almaların zaten öz sermaye ve kredinin bir paçalıyla yapıldığını, kendilerinin de aynı yöntemi uygulayacaklarını söyledi.

Sözen, "Üç ay içinde yaparız' demiştik. İnşallah üç ay içinde yapmış olacağız" dedi.