Türkiye’de basın mensubu olmak bir ayrıcalıktır!

Gazetecilik toplumsal açıdan yeri doldurulamayacak bir meslektir. Düşünün sabah sabah kapınız çalıyor ve kapıcının elinde gazete, manşetlerine bakıyorsunuz içiniz açılıyor, iştahınız kabarıyor, hayata daha mutlu başlıyorsunuz.

Haber mi desen, köşe yazısı mı, bulmaca mı… ruhuna gıda verecek çok şey var tabi. Malum devlet devlet oldukça, halk bu devlete sahip çıktıkça çok güzel günlerin bizi beklediği gibi, basın mensuplarının da değeri daha çok bilinecek, maddi manevi açıdan durumlarında iyileşme olacak.

Mesela Basın İlan Kurumu (BİK) yerel basına destek açısından kurulmuş çok önemi bir kurumdur, bir yandan resmi ihalelerin parasının birileri arasında hışı/pışır olmasının önünü kestiği gibi, diğer yandan muhabirlerin maaşını rahat almalarına fırsat oluşturdu. 

Ah keşke gazete patronları da bir az insaflı davranıp, basın mensubu olmayan kimselerin gazete adına birilerini sigortalı yapma tenezzülünde bulunmasaydılar ve gazete adına gösterilen kimselerin tamamı gazetenin aktif çalışanları olsalardı. O zaman çalışanların maaşları da tam/eksiksiz olurdu ayrıca çalışanlar daha da mutlu olurlardı.

Bu seçim sonuçlarının daha hızlı ve pratik bir tarzda haber ve makalelere yansıması açısından, medya mensuplarının daha rahat çalışabilmeleri için Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü bir yeniğe daha imza attı ve İstanbul, Ankara ve Diyarbakır’da olmak üzere üç yerde basın merkezi kurdu ve bu şekilde basın mensuplarının daha rahat çalışmaları için mümtaz bir ortam hazırladı.

Ben de hem bir yazar olarak, hem de Ortadoğu Gazeteciler Cemiyeti İl Temsilcisi vasfımla bu örnek organizasyona iştirak ettim, bir yandan Anadolu Ajansı (AA) aracılığıyla seçim sonuçları ilan yasağı öncesi sonuçları görmemize ve değerlendirmemize imkan verdi, diğer yandan güler tüzlü karşılamaları, ilgi ve ikramlarıyla, akşam yemeğiyle basın mensuplarına hoş bir an yaşatıldı.

Bu konuda fikir ileri sunup, proje üreten BYEGM çalışanlarını candan tebrik ediyorum. Bizim medya mensupları olarak bir araya gelmemiz dahi kendi başına bir hizmetti. Ayrıca BYEGM tarafından akredite olmak da bir onurdur. 

Umut ediyorum ki, zaman içinde Türkiye basını daha da kalite kazanacak ve BYEGM bu çalışmada olduğu gibi yeni yeni projelere imza atacaktır.

Eğer bu gün huzur içinde referanduma gidip, ülkemizin rotasını özgürlükten yana çizebildiysek medyanın bu konudaki çalışması çabası paha biçilmezdir. Kanıt mı istiyorsunuz eğer 15 Temmuz’da medya halktan ve haktan yana bir duruş sergilemeseydi halımız nice olurdu bir an için düşünelim Cumhurbaşkanımızın onurlu duruşunu halka ulaştıranlar kimdi? tabi ki medya. 

Ezcümle yazılı ve görsel medya çok çok önemlidir, ah şu neye hizmet ettiğini kestiremediğimiz bazı diziler ve evlilik programları da olmasaydı daha iyi olurdu değil mi?
İnşallah her açıdan daha iyi günler bizi bekliyor, BYEGM’i bu çalışmasından dolayı tebrik eder, başarısının devamını diliyorum.