BIST 9.717
DOLAR 32,48
EURO 34,95
ALTIN 2.437,25
HABER /  GÜNCEL

Su savaşlarında yeni cephe: Gökçek ve Gülse Birsel kapışıyor!

'Ankara'nın suyu' polemiği büyüyor. Gökçek, 'Melih başkanımın suyu içerek sağlığa zararsız olduğunu ispat etmesi, yeni bir aydınlanma çağıdır' ifadelerini kullanan Gülse Birsel'e Twitter'dan cevap verdi.

Abone ol

Hürriyet yazarı Gülse Birsel, bugünkü yazısında Ankara ’nın suyunun temiz olduğunu kanıtlamak için canlı yayında çeşme suyu içen Melih Gökçek'i eleştirmiş; "Melih başkanımın suyu içerek sağlığa zararsız olduğunu ispat etmesi, yeni bir aydınlanma çağıdır" ifadelerini kullanmıştı. Birsel'e Twitter hesabından yanıt veren Melih Gökçek ise; "Herkes kendi bildiği rolü oynamalı. Bence sen yazarlığı bırak. Senin işin artistlik, artistliğe devam et" şeklinde açıklamada bulundu.

İşte Gökçek'in Twitter hesabından yaptığı o açıklama:



Gülse Birsel'in köşe yazısındaki ilgili bölüm ise şu şekildeydi: 

Yeni Türkiye'de bilime de bir el atmak lazım. Bilim insanları yıllardır her konuda uyarılarla moralimizi bozup duruyorlar. Böyle 'pozitif' bilim mi olur? Bilimi siyasetçilere bırakmak lazım kanımca. Melih başkanımın suyu içerek sağlığa zararsız olduğunu ispat etmesi, yeni bir aydınlanma çağıdır!

Ankara'nın şebeke sularının içmek için ideal olduğu net olarak kanıtlandı. Zira Melih Gökçek bir bardak içti, bir şey olmadı, turp gibi. Sizi bilmem, benim için tamamdır. Yıllar önce de dönemin sanayi bakanı tarafından kameralar karşısında "Bakınız nasıl içiyorum, hüüüp" diye bir bardak çay içilmişti, hatırlarsınız. O zaman da çaylarda zinhar radyasyon olmadığına kafamda en küçük bir şüpheye yer olmaksızın inanmıştım. Bence Çernobil faciası o dönemki hükümete muhalif olanların uydurduğu bir şehir efsanesiydi ve Karadeniz'deki yüzlerce vatandaşımız stresten filan kanser oldu. Hayır, çünkü o bakan o çayı içti abi, ben gözümle gördüm! Gözüme mi inanayım tanımadığım etmediğim bilim adamlarına mı?! 

Ben kendi adıma reyting sisteminin de kalkmasını talep ediyorum. Ölç biç, hep israf. Melih başkanımın yolunu izleyeceğim. Kameraları çağırıp, 'Yalan Dünya 'yı açıp, oturup "Ahahahaayt" diye güleceğim ve "Bakın nasıl gülüyorum, demek ki harikulade bir dizi ve bence reytinglerde birinci" diyeceğim. Kim karşı çıkabilir ki? Ondan sonra yarım saatte çarpık çurpuk yazarım diziyi. Hiç gecelerce ter dökmeye gerek yok, hayat kısa balım! Ben gülüyor muyum, gülüyorum. O zaman bilimsel olarak ispatlandı ki, komik. 

Birsel'in yazısının tamamı için